Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Kıbrıslı Rumların bölgedeki bazı diğer aktörlerle birlikte Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye’nin haklarını gasp eden bir takım adımlarını sahada dengelemeye başladıklarını söyledi.
Özersay, sahadaki kazı çalışmalarının gerek yakından izlenmesi gerekse güvenliğinin sağlanması için insansız hava araçları ve benzeri unsurları da kullanmak gerektiğine dikkat çekti.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, İnsansız Hava Araçları konusunda CNN Türk’e konuştu. Kudret Özersay, Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC olarak Doğu Akdeniz bölgesinde sadece kağıt üzerinde değil sahada da dengeyi sağlamaya yönelik bir süredir bazı adımlar atıldığını belirterek, bunun bir kullanım izni olduğu söyledi.
Özersay, Kıbrıslı Rumların bölgedeki bazı diğer aktörlerle birlikte gerek Kıbrıslı Türklerin gerekse Türkiye’nin haklarını gasp eden bir takım adımlarını sahada dengelemeye başladıklarını ifade etti.
Sismik araştırma ertesinde şimdi de Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığıyla kazı çalışmalarını birlikte yürüttüklerini söyleyen Özersay, sahadaki kazı çalışmalarının yakından izlenmesi ve güvenliğinin sağlanması için İHA ve benzeri unsurları da kullanmak gerektiğine dikkat çekti.
Özersay, “Rum tarafı İsrail ile birlikte daha önce 8 tane İHA satın alımı ve kullanımı yoluna gitti. Diğer aktörlerin de kendi kazı gemilerini ve diğer faaliyetlerini gerek savaş gemisi ve kruvazörlerle yahut başka yollarla korurlarken aynı zamanda bilgi toplama, gözetleme ve istihbarat çalışması yapma ihtiyacı doğuyor. Bu bağlamda biz de başka aktörlerin yaptığı gibi böyle bir adım attık ve dengeleme unsurunu iyice somutlaştırdık” dedi.
Bölgenin sadece stratejik açıdan değil jeopolitik, jeostratejik ve jeoekonomik açıdan da son derece önemli olduğunu belirten Özersay, bu adımla sadece açıklama yaparak değil sahada da dengeyi sağlama kararlılığında olduklarını göstermiş olduklarını ifade etti.
Özersay, “Barışa ve istikrara hizmet edecek olan bu tür bir dengenin sağlanmasıdır. Öbür türlü hak gaspına izin vermemiz halinde bir süre sonra bu başka gerginlikler doğururdu. O nedenle böyle bir adım attık’ diye konuştu.
Yerleşke hazırlıkları ile ilgili soruya karşılık ise Özersay sürecin fiilen başlamış durumda olduğunu söyledi.
Özersay ‘Zaten hukuken adım atıldı, fiilen de süreç başlamış durumda. Ne kadar bir zaman alacağını önceden kestiremiyorum çünkü teknik bir çalışmanın sonucunda ortaya çıkacak. Aslında daha önceden de devam eden çalışmaları Türkiye’deki havaalanlarından kalkan özellikle Dalaman’dan kalkan benzer cihazlar üzerinden izleme, gözetleme ve güvenliği sağlama devam ediyordu. Ancak mesafe uzun olduğu için bir takım sıkıntılar ortaya çıkıyordu. Şimdi doğrudan doğruya çalışmaların yapıldığı bölgenin merkezinde olan KKTC’deki zaten var olan bir havaalanından yani Geçitkale havaalanından bu hizmet sağlanabilecek’ ifadelerini kullandı.
Konuyla ilgili herhangi bir tepki olup olmadığıyla ilgili bir soruya karşılık ise Özersay bir tepki olmadığını belirtti.
Gerek Rum tarafı, gerek İsrail ve Mısır’ın kendi çalışmalarının güvenliğini sağlamak için aynı metotları kullandıklarına işaret eden Özersay “Özellikle İHA’lar üzerinden gözetleme ve istihbarat toplayarak güvenliği sağlama yoluna gidiyorlar. Benzer bir şeyi bizim yapmamız kadar da doğal bir şey olamaz” değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Özersay, bölgede ve dünyada istihbarat toplama ve güvenlik sağlama konusunda değişen ihtiyaçlar bulunduğunu belirterek, İHA’ların da bu değişen ihtiyaçların bir parçası olduğunu anlattı.
