Otellerin gerisinde ki hayat “Bafra Turizm Bölgesi” - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

Otellerin gerisinde ki hayat “Bafra Turizm Bölgesi”

Abdusselam TanışmanAbdusselam Tanışman

Şu aralar memlekette eylemsiz gün geçirmiyoruz. Salgın dolayısıyla ekonomik anlamda hemen hemen her sektörde ciddi sıkıntılar yaşanmakta, bu sıkıntılar baş gösterirken gerekli ekonomik tedbirleri zamanında alma becerisi gösteremeyen hükümetin kapısına her gün bir başka birlik haklı olarak dayanmakta ve haklarını talep etmektedir. KAR-İŞ iki gündür meclisin önünde eylemlerini sürdürürken dünde ülke ekonomisinin can damarlarından biri olan turizmin önde gelen birliklerinden KITSAB ise Başbakanlığın kapısına dayanmıştı.

Hazır “turizmin lokomotifi” olan seyahat acenteleri, turizm olgusunu gündeme taşımışken ülke turizmini ve turizmden maksimum derecede faydalanmayı yeniden planlamakta fayda var.


Ülkemiz, turistik açıdan oldukça büyük bir potansiyele sahip olmakla birlikte yaşadığımız pandemi süreci tüm dünya turizmiyle birlikte ülke turizmini de bir hayli etkileyecek gibi duruyor. Kapıların kapalı kalması halinde ülkemiz de turizmden direkt veya dolaylı yönden faydalanan işletmeler maalesef çok zor bir yaz sezonu geçirecektir. Gerekli sağlık tedbirleri alınıp kapılar bir an önce açılmalı ve sektör yeniden canlandırılmalıdır. Canlandıralım canlandırmasına da bunu yaparken bu işi yeniden kurgulayalım.

Ülkemiz de turistik açıdan büyük öneme haiz iki bölge var. Bunlardan biri Girne diğeri ise Karpaz Bölgesi’dir. Gerek sahilleri gerekse doğası itibari ile her sezon turist çeken bu bölgeler de açılan büyük turistik tesisler özellikle yaz turizmi ve “Casino” turizmi aracılığıyla her yıl binlerce turisti ülkemize çekmektedir. Buraya kadar her şey normal. Esas sorun turist ülkeye gelir gelmez başlamaktadır.

Büyük oteller, “All inclusive” (her şey dahil, tam pansiyonculuk) adı altında turist daha ülkeye ayak basar basmaz özel taksileri veya otobüsler aracılığıyla turisti hava limanından alıp otellere taşımaktadırlar. Turist otele giriş yaptıktan çıkacağı tarihe kadar, seyahat acentelerinin düzenlediği özel turlara katılmaması durumunda sürekli otelde kalmakta ve otelin gerisinde ki hayatla bağlantısı kesilmektedir. Gelen turistler, günde üç öğün her şey dahil paketinden faydalanıp açık büfeyi kullanmakta, barlardan ücretsiz faydalanmakta akşam olunca da bar veya eğlence ihtiyacını yine otelde ki canlı müzik veya animasyon şovlarından karşılamaktadır. Zaten “Casino” turizminden yeterince kazanan otel sahipleri, bir de turiste her türlü imkanı sunarak otellerin gerisinde turistin ihtiyacına yönelik oluşabilecek yeni iş kollarının da kurulmasına fırsat tanımamaktadır.

Bu durum bir kıyı şehri olan Girne Bölgesi’nde daha hafif hissedilirken “Bafra Turizm Bölgesi’nde (Karpaz)” tam tersi bir durum yaşanmaktadır. 2000’lerin başlarında turizm yatırım alanı olarak belirlenen Bafra Turizm Bölgesi’nde dokuz km’lik alanda beş yıldızlı dört adet büyük otel bulunmaktadır. Her yıl binlerce turisti çeken bu bölgenin hemen gerisinde ki Bafra köyü ve civar köylerin, turistle dolup taşması beklenirken maalesef bu da uzak bir hayal olarak kalmış durumda. Sadece otellere yakın bir alanda otel personellerine yönelik açılan market ve bir iki restoran haricinde bir de taksi durağı bulunmakta. Onlar da her yıl otel yönetimlerinin farklı uygulamalarından çekerken bu yılda pandemi sürecinden dolayı daha da büyük sıkıntıların içerisine düşmüş durumdadırlar. Sizin anlayacağınız, Karpaz Bölgesi’nde otellerin gerisinde ki hayat hiçte renkli değil.

Peki, bundan sonra ne yapmalı?

Yapılacak şey çok basit. Otellerde ki “All inclusive” (herşey dahil) sistemi kaldırılıp yerine Avrupa’da ve Güney’de uygulanan kahvaltı dahil konseptine geçilmeli. Dileyen turist öğle ve akşam yemeğini otelde restoran usulü ödeyip karşılarken, dileyen turistin öğle ve akşam yemeğini otellerin gerisin de teşviklendirme ile halk tarafından açılacak restoranlar da yiyebileceği alternatifler çoğaltılmalıdır. Karpaz Bölgesi’nde yer alan diğer köyler de turiste  yönelik yeni mekanların açılmasına fırsat verilmeli, devlet tarafından bölgede toplu taşımacılık geliştirilerek bu bölgelere turistlerin taşınmasına olanak sağlanmalıdır. Böylece açılacak alternatif iş sahaları istihdam sorununa da alternatif çözümler oluşturacaktır. Uzun lafın kısası, turizmden sadece otel sahiplerinin değil yerli halkın da faydalanabileceği bir sistemin oluşturulması şarttır.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar