Öğretmenlerin moral bozukluğu ciddiye alınmalı - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 30, 2024
Köşe Yazarları

Öğretmenlerin moral bozukluğu ciddiye alınmalı

KKTC eğitim sistemi her zaman el yordamıyla ve yönlendirilmiş düşünme süreçleriyle idare edilmeye çalışılmakta. Bu nedenle problemlerin nereden kaynaklandığı, bilimsel çalışmalar ile ortaya konup, çözüm önerileri getirilemiyor. On dokuz senelik eğitim emekçisi olarak KKTC eğitim sistemi ve kültürüyle iç içeyiz ancak hiçbir bilimsel çalışmayla eğitimin niteliğini artırmaya yönelik hiç bir ciddi adımla karşılaşmadık.
Eğitimin formal kısmının yöneticisi ve uygulayıcı öğretmendir. Buralarda öğretmenlerin nitelikleri, öğretmen eğitiminin nasıl olması gerektiği, hizmet içi eğitimin hangi alanlarda yapılması gerektiği konularında, hiçbir bilimsel çalışma yapılmadı. Dolayısıyla öğretmenlerin icra ettikleri mesleklerindeki problemler bilinmemektedir. Öğretmenlerin meslekleri ile ilgili algıları ne yazık ki bilinmiyor. Örneğin öğretmenlerin, öğretmenlik mesleğini sevip sevmedikleri, mesleği icra ederken mutlu olup olmadıkları, bir daha meslek seçecek olsalar acaba tekrar öğretmenliği seçerler mi? gibi konularda, durumsal bilgiler hiç bilinmiyor çünkü bu konularla ilgilenen “bakanlık” hiçbir çalışma yapmadı; durum hakkında verisi yok.
Diğer mesleklerde olduğu gibi öğretmenlerin meslekleri ile ilgili algılarının nasıl olduğu önemlidir. Genel olarak tüm meslek alanlarındaki çalışanların, meslekle ilgili algıları eğer pozitifse, mesleği icra ederken daha iyi performans göstermektedirler.
Öğretmenlerin mesleklerini icra ederken iş doyumlarının, moral ve motivasyonlarının ne düzeyde olduğu çok önemlidir. Bu üç kavram, öğretmenlerin mesleklerini nasıl icra edeceklerine ve sonuç olarak da öğrencilerinin başarı düzeylerine, etki edecektir.
Moral gelecekle ilgili bir kavram iken, iş doyumu genel olarak şimdiki durum ile ilgilidir. Moral, bir bireyin genel (iş) durumunu etkilediğini düşündüğü ihtiyaçlarını gidermeye yönelik bireysel beklentilerinin oluşturduğu genel hisler ve onların kuşattığı zihinsel bir durumdur. İş doyumu ise bireyin işle ilgili ihtiyaçlarının ne kadar yerine getirildiği konusundaki hislerinin oluşturduğu zihinsel bir durumdur. Motivasyon ise bir aktiviteye katılmaya (girişmeye) olan istekliliğin derecesini belirleyen tüm faktörlerin oluşturduğu bir durum veya böyle bir durumun yaratılmasıdır (Bayrakçı*).
Öğretmenler mesleklerini icra ederken iş doyumları, moralleri ve motivasyonlarının ne düzeyde olduğu bilimsel çalışmalar ile ortaya konabilir. Ancak KKTC toplumsal yapısı ve eğitim sistemi dikkatle incelendiğinde, bu üç kavram ile ilgili öğretmenlerin pozitif algısı olduğunu söylemek mümkün değil.
Alanyazında öğretmenlerin morallerinin düşmesine neden olan değişkenlerden bazılarının; düşük maaş, düşük statü, eğitim reformlarından etkilenen değişimler, sınıf sayılarının artışı, emeklilik düzenlemelerindeki değişiklikler, iş kaynaklı stres, sürekli yer değişikliği, öğretmen azlığı, işe girme problemleri olarak belirtilmektedir*.
KKTC eğitim sisteminde öğretmenlerin maaşlarının ve statüsünün çok düşük olması, onların işleri ile ilgili doyum düzeylerinin düşük olduğunun kanıtıdır. Moral açısındansa, öğretmenlerin gelecekleriyle ilgili kaygılarının her geçen gün daha da kötüye gitmesiyle beraber, çöküntü yaşamaktadırlar. Toplumsal olarak KKTC olgusu içerisinde tüm çalışanlar gibi her geçen gün daha da kötüye giden alım gücü, statülerinin gittikçe alt sıralara doğru düşmesi, çocuklarına buralarda iyi bir gelecek görememeleri kısaca toplumsal çöküntü öğretmenlerin, moral açısından da iyi durumda olmadıklarını göstermektedir.
İş doyumsuzluğu ve moral çöküntüsüyle birlikte, motivasyonun da kötü durumda olduğu kesin. Öğretmenlerin motivasyonlarının yani yaptıkları işleriyle ilgili aktiviteye girişme örneğin öğretimi daha iyi yapmaya karşı isteklilikleri de çok iyi durumda değil. Kısacası öğretimin emekçileri iş doyumu, moral ve motivasyon açısından negatif tutumlara sahip. Genel olarak öğretmenlerinin moral bozukluğu yaşadığı bir toplumda, eğitimden beklenti içinde olmak, fazlasıyla saflık olur. Bu önemden yola çıkarak bir an önce toplumsal olarak, öğretmenlerin moral boğukluğu ciddiye alınıp, gereken tedbirler alınmalıdır. Yoksa nitelik açısından zaten iyi durumda olmayan  KKTC eğitimi daha da kötüye gidecektir.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar