Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı…
Göreve yeni geldi.
Geniş bir kesimin konsensüsü var.
İkinci turda yüzde 60.5 oy. Şaka değil.
Çok ciddi bir seçim Süreci geçirdi.
Hep şunu söyledi: Birinci turun birincisi benim. İkinci turda da biz bu seçimi alırız.
Birinci turun birincisi olamadı. Bin 350 civarında bir oyla birinci turun ikincisi oldu.
Vakit kaybetmeden CTP'nin desteğini Aldı.
CTP PM "Akıncı" dedi, CTP Tabanı akın akın sandığa koştu.
Öyle ki ilk turdan CTP Akıncı'yı ortak aday olarak desteklese… İlk turdan alabilirdi seçimi.
Sadece CTP'liler değil elbette.
Değişim isteyenler…
TDP'liler…
UBP- DP'liler…
Emekçiler…
İş çevreleri…
Örgütler…
Kısacası, toplumsal bir konsensüs…
Yüzde 60.5 oy ile Akıncı'yı Cumhurbaşkanlığı'na taşıdı.
Samimi oldu…
Akıncı hep samimi oldu.
Kampanya boyunca "Türkiye ne der?" Diye yalpalamadı, söyledi…
"Asker ne der?" Diye de korkmadı…
"UBP ve DP'lilerden de oy almam lazım" kaygısı da taşımadı.
Tıpkı o reklamdaki gibi…
"DÜMDÜK" bir kampanya yürüttü.
Samimiyeti sever Kıbrıs Türkü…
Akıncı da samimi davrandı…
Seçimi kazandı…
En temel nokta çözümsüzlük
Akıncı neden bu kadar destek Aldı?
Destek verenlerin ortak paydası neydi?
Akıncı'dan en büyük beklenti nedir?
40 tane de soru yazsam, cevabı kendimce tektir:
"Çözümsüzlük artık can yakıyor. Kıbrıs Türkü çözüm sürecinin canlanmasını istiyor. Çözüm sürecini sadece canlı tutacak değil, aynı zamanda samimiyetle Çözümü arzulayan bir lidere ihtiyaç vardı…"
Kısacası, Akıncı'dan beklenen çözüm motivasyonunu sağlamalıydı.
Üstelik, Dipkarpaz'dan Yeşilırmak'a kadar bu toplumun hassasiyetlerini de gözetmeliydi.
Nami neden doğru?
Herkesin bir takım hassasiyetleri olabilir.
Müzakereci olarak görmek istediği isimler de olabilir.
Ancak, doğru seçenek şansı fazla değildi.
Müzakere sürecini iyi bilecek…
Hassasiyetleri bilecek…
BM ile diyaloğu olacak…
Garantör ülkelerin hassasiyetlerini bilecek…
KKTC halkının hassasiyetlerini bilecek…
Özdil Nami bu Yolların tümünden geçti.
Akıncı da bu süreçte zaman kaybı yaşamak istemedi belli ki.
Eide bugün adada… Hafta boyunca burada kalacak.
Anastasiadis masaya geliyor…
Ben asla Akıncı'nın, "Türkiye istedi, Nami'yi atadı" eleştirilerini hak ettiğini düşünmedim.
Eyyam yaptığını da…
CTP'ye diyet ödediğini de düşünmedim.
Bunların tümü Akıncı'ya da…
Nami'ye de haksızlık.
Akıncı samimiyetle çözüm istiyor.
Nami de…
Sadece, "Maraş bütünlüklü çözümün parçasıdır" resmi devlet görüşü üzerinden Nami'yi vurmak haksızlıktır.
11 Şubat belgesi nasıl ortaya çıktı? Eroğlu ve ekibi mi çalıştı üzerinde?
Talat dönemindeki ilerlemeler hangi müzakereci işe sağlandı?
Navtex konusunda da Nami'nin hatalı olduğunu düşünmedim. Kıbrıslı Türklerin de hakları olduğunu yok sayamayız.
Zaman tanınmalı
Akıncı da Nami de Kıbrıs sorununda çözüm istiyor.
Akıncı bir konuda adım atacak ve Nami taş koyacak?
Buna inanıyor musunuz?
Böyle bir şey mümkün mü?
Kıbrıs sorununun çözümünü isteyen ve bu yönde ömür törpüleyen iki isim…
Ekiplerini de genişleterek yeni bir Sürecin mimarı olacaklar.
Tarihsel bir fırsat Akıncı ve Nami'nin önünde.
Üstelik Nami, herkes CTP içerisinde pozisyon alırken, siyasi geleceğini de riske atıyor…
Ben iki isme de güveniyorum.
