Müştak Baba adlı bir kâhinimiz olduğunu biliyor muydunuz?
Ben de bilmiyordum. Bir süre önce Murat Bardakçı’dan öğrendim.
Buna karşılık Nostradamus adını dünya alem biliyor. Dünyada olan biten büyük olayların nerdeyse hepsini de önceden bilmiş muzzam bir önbilici.
Ne var ki “Nostradamus’u artık bir tarafa bırakın, zira tarihte tek bir gerçek kâhin vardır: Müştak Baba” diyor Bardakçı.
Ebced hesabıyla tarih düşüldüğü kesin olmakla birlikte ileri bir tarihte yer alacak olayları hesaplayıp yazmak aklın alacağı işler değil. İstanbul’dan vatanı olan Bitlis’e giderken 1247 (1831-32) yılında 73 yaşında öldürülen Müştak Baba, ölümünden nerdeyse 100 yıl sonra Ankara’nın başkent olacağını öngörmüş.
Zor anlaşılacağı için daha doğrusu anlaşılmayacağı için şiirin orijinalini es geçip günümüz Türkçesindeki mealine göz atalım: “1000 mānāsına gelen ELF sözü, güzeller beldesinin başına EFSER, yani tāc olarak konursa, o belde İstanbul’dan farksız bir hāle gelir. Sonra, Yunus Suresi’ndeki NUN ve Kaf Suresi’ndeki KAF harfleri alınır. Hazreti Peygamber demek olan Resul’ün başındaki RI harfi de bunlara ilâve olunmak ister ve maksad “hāy-ı huy” sözündeki “HE” harfi ile tamamlanır. Ey anlayışlıların padişāhı olan Sultan Hacı Bayram! Senin bulunduğun o güzel belde, bu değersiz kul Müştak’tan hürmet istiyor!”
Yorumu ise şöyle: “Müştak Baba, şiirin ilk mısraında “1000” demek olan “elf” ve “tāc” demek olan “efser” sözlerini veriyor ve “efser”in başına “elf”in ilâve edilmesi gerektiğini söylüyor. Ebced hesabıyla 341 tutan “efser”e “elf”in, yani “1000” sayısının ilâvesiyle, Ankara’nın başkent yapıldığı 1923’ün Hicri takvimle karşılığı olan 1341 tarihini elde ediyoruz.
“Şair, daha sonra beş mısrada sırasıyla “elif”, “nun”, “kaf”, “rı” ve “he” harflerini veriyor. Bu harfler, bu sırayla yazıldıklarında ortaya “Ankara” kelimesi çıkıyor. Yani, Müştak Baba, “Ankara”nın eski harflerle yazılışı olan “A-N-K-R-H” harflerini sıralıyor, “Güzeller beldesi ve Hacı Bayram’ın memleketi olan Ankara, 1341 yılında başlara tāc olacak ve İstanbul’dan -yani, şiirin yazıldığı zamanın başkentinden- farksız hāle gelecek” diyor.”
Bardakçı daha sonra bize şu bilgiyi veriyor: “Şiirin mısralarında gizlenen kehaneti, Sultan Vahideddin’in tahttan indirilmesi fetvasını yazan Konya Mebusu, Evkaf Nazırı yani Vakıflar Bakanı ve ‘Hülâsatü’l-Beyan’ isimli Kur’an tefsirinin sahibi Mehmed Vehbi Efendi’nin çözdüğü söylenir.”
Çok ilginç. Ankara’nın başkent ilân edilmesine beş kala Konyalı bir müfessir, 90 yıl önce ölen Kadirilik tarikatının Müştakıyye kolunun kurucusu olan şair Müştak Baba’nın şiirini yorumluyor ve bir din önderinin Ankara’nın başkent olacağını öngördüğünü ortaya koyuyor. Belli ki Cumhuriyetin Kurucu Babaları, halkın tepkisinden endişe duyuyorlardı. Ve bir din ulusundan medet umuyorlar. (Bilim adamı dediğin bu türden yararlı işler kotarmalı. Gerisi laga luga.)
Nostradamus’un kehanetleri de buna benzer şekillerde yorumlanıyor. Adını daha şaşaalı olsun diye Fransızca Nostradame’den “Nostradamus” olarak Latinceleştiren Michel (1503-1566) “Les Propheties” (Kehanetler) adlı kitabında 942 rubai veya dörtlük yayımlamıştır. O gün bu gündür, bu şiirlerden yetiştiren istediğini çıkarabiliyor.
“Şeyh uçmaz, müritleri uçurur” misali; fala, büyüye, keramete, kehanete inanan insanlar, Nostradamus’un şiirlerinde neler buldular neler. En önemli birkaç tanesi şunlardır:
Napolyon’un imparator olması (bunu Beethoven’e de sormalılardı), Hitler’in yükselişi, İkinci Dünya Savaşı, John F. Kennedy’nin katledilişi, insanoğlunun aya ayak basışı en önemlileri arasında sayılabilir. Şiirlerinde “yeni kent”, “ürkütücü yıldırım”, “kaos sonucu ikiz kardeşler ayrı düşer” gibi ifadeler geçiyormuş. Bunlar neye delâlet ediyor? Elbette, New York’taki ikiz kulelerin gök yüzünden gelen uçaklar tarafından yıkılmasına.
İddialara göre, kitapta 900 kehanetten söz edilmektedir. Bunların %70’i vukubulmuş ve Nostradamus bunları bilmiştir. Geriye %30’u kalmıştır ve muhakkak kâhinimiz onları da bilecektir. Yeter ki oluversinler.
Eskileri bir kenara itelim. 2019 yılı için Nostradamus, daha doğrusu yorumcuları neler söylüyorlar: (Sıkılmaşsanız devam etmenize gerek yoktur.)
Bu yıl “adalet yılı” olacaktır. Ancak deprem, kasırga, tayfun, sel gibi felâketler de olacak. Amerka’da hem de Florida, Georgia, Güney Carolina ve Teksas’ta kasırgalar, Avrupa’da seller büyük zararlara yol açacaktır.
Ekonomik gelişme zayıflayacaktır. Ama yaz ve özellikle de güz aylarında borsadan yüksek kârlar sağlanacaktır.
Ortadoğu’daki din savaşları, göçmen ve terorizm sorunlarını artıracaktır.
Çin, Amerika’yı yetişip geçecek ve dünyada iki süper güç varlığını 27 yıl boyunca sürdürecektir. (Nostradamus neler de biliyormuş!)
Sosyal ve arkadaş çevremizi yıl içinde genişletmiş olacağız. Ancak bu konuda dikkatli davranmalıyız çünkü dışardaki “aşk çiçeği” eve üçüncü bir şahsı getirip evli çiftin uyumunu bozabilir. (Aman dikkat!)
Gerek Müştak Baba’nın gerekse Nostradamus’un kehanetleri, bilimsel tetkik ve tahkike karşı duramazlar. Oyalanmak için iyi malzemedirler.
