Türkiye’de TOMA olayına gösterilen reaksiyonu dün köşeme taşımıştım. Benzer bir reaksiyonu da kendi okurlarımız arasında ölçmek istedim.
Dün “Beslemeler, Türkiye’den gelen paraya da karşı çıkın” diyen de vardı, “Özkan Yorgancıoğlu Türkiye’ye Başbakan olsun” diyen de…
Kıbrıs Türkü’nün, Başbakan’ın açıklamalarına destek verdiği muhakkaktır.
Ama yetmez.
Başbakan “kuru açıklamalarla” gündemi geçiştiremez.
Tavır koymalıdır.
Güç- Sen de, Kamu-Sen de, “Başbakan’ın yetkisi var, kullansın” diyor.
Kendisine halk desteği olan bir konuda, Başbakan’ın ve diğer devlet yetkililerinin, “ağlama” pozisyonu almaları hoş değildir.
Somut adım bekleniyor. Nedir? “İptal…”
Peki ne düşünüyor okurlarımız?
Sizlerle:
Eybil Tünay: GKK bu TOMA’yı yarın öbür gün askeri gemiyle getirir… Mağusa Serbest Liman Bölgesi’nden… Tankları ve diğer mühimmatını getirdiği gibi… Kimsesi de sesini çıkaramaz gardaş…
Arif Alasya: Öncelikle bu TOMA talebini yapan kuruma bir bakalım. GKK, yani Anayasamızın Geçici 10’uncu Maddesi’ne göre KKTC’deki tüm yetkileri elinde bulunduran kurum. Demek hükümetin reddetme veya para yoktur demesi sadece bu maddeyi Anayasa değişikliği ile ortadan kaldırmaya bağlı. Peki bu güne kadar Meclis’e bu geçici maddenin kaldırılması ile ilgili bir değişiklik öneren bir değişiklik tasarısını sunan parti var mı? Bunu böyle saptadıktan sonra halen arkasında büyük bir güç bulunan hükümet bu tasarıyı süratle Meclis’e sevk edip hatta yeni değişiklikleri de içeren bir paketle referandumu sağlayabilir mi? İşte bu konsensüs sağlanırsa hem TOMA hem de diğer sorunlar çözülür… Şimdi sıra sizde yürekli vekiller…
Engin Ömer Kunt: Söz konusu ihale sonunda bir mukavele yapılır… Mukavelede özel idari ve teknik şartnameler olur ve onlar da imzalanır…
Özel İdari Şartname
Madde 23- Diğer Hususlar:
23.1. Malzemeler TC’de faaliyet gösteren yüklenicilerden alınması halinde: Gümrük Muafiyet Belgesi verilmeyecektir.
23.2. KKTC’de faaliyet gösteren yüklenicilerden alınması durumunda;
23.2.1. Talep edilmesi halinde, malın ithali için izin verilebilecek ve Gümrük Muafiyet Belgesi tanzim edilecektir.
Bu ancak mukavelenin tek taraflı iptali ile olur… Mukaveleyi imzalayan makam kimdir.??? da konuşuruk daha…
Hasan Ahmet Uzun: Sayın Yorgancıoğlu’nun Meclis’te yaptığı konuşmanın arkasındayız TOMA içeri giremez çünkü girerse ilaçlı suları ile bizleri cilt hastalığına yakalatacak.
Semra Dükyancı: Bugüne kadar yapılan mücadelelerde ne biber gazına ne de TOMA’lara ihtiyacımız var. Bu halkı daha fazla kışkırtma aracıdır. Sevecen, olgun Kıbrıs Türklerine bunlar yaraşmaz. Belki de halkın asla kabullenemeyeceği yaptırımlar kapımızdadır. Bunun karşısında gerçekten bizleri zorla isyan etmeye zorlayacak bu kararlar, (sosyal patlama yaşanırsa) değil TOMA’lar toplar tüfekler konuşsa bizleri artık kimse durduramayacak.
.jpg)
Emine Dağlı Çoban: Bütçemiz ortada TOMA kullanılır veya kullanılmaz o ayrı konu ama TOMA parasıyla bu ülkenin daha acil ihtiyaçları var örneğin Devlet Hastanemiz (BNDH)’in elektrik sorununu güneş paneli kurarak karşılayabiliriz 332.000 dolar yetmezse halk üstüne düşeni seve seve yapar.
Tamer Öncül: Ben TOMA’yı TEZ’li isterim; salça yapacam da…
Derviş Hasan Subaşı: TOMA gelse ne olur gelmese ne olur Ekmekçi, önce yasalar değişmeli.
KKTC Ebru Kırmızı: TOMA yerine itfaiye araçları çoğaltılsın. Yangın helikopteri alınsın. Eğer gelecekse Meclis’te çiçekleri sulasınlar.
Eylem Avcı Alnur: Helikopter lazım TOMA değil, bence bir şey alınacaksa öncelik ihtiyaçlar olmalı.
Aysel Gürsöz: Bu halk, ilerisi için kim bilir hangi olaylara gebe bırakılacak? TOMA’nın bu ülke için geçmişteki eylemlere bakıldığında “gereksiz” olduğunu söyleyebiliriz. Ancak şimdi neden böyle bir şeye ihtiyaç duyuldu? Bundan sonrasında bizi TOMA’ya ihtiyaç duyulacak kadar büyük eylemler mi bekler acaba? Bu mudur yani? Düşünüyorum da, örneğin bir Elektrik Dairesi’nin, Telefon Dairesi’nin özelleştirilmeye çalışılması sonucunda bu halk geçmişteki kadar pasif kalabilir mi? Bence taş taş üstünde kalmaz. Önceden hazırlık mı yapılıyor acaba diye düşünüyorum.
Halil Adal: On birlerde asker, polis varken, kavga etmesini dahi bilmeyen bu, uysal toplumum TOMA’ya ihtiyacı yoktur. Toplumun hastaneleri perişan, okullar dökülüyor. TOMA alınmasına karar veren kişi veya kişilerin tek bir hedefi olmalı o da TOMA’yı bir baskı aracı olarak kullanmak belki de CTP’yi dağıtmak.
Yusuf Yemenicioğlu: TOMA’nın ülkeye girişi KIBRIS TÜRKÜ’NE hakarettir, tarihin hiçbir döneminde bu ülkede TOMA kullanılacak olaylar olmamıştır ve gerekirse limana geldiğinde ülkeye girmemesi için eylem yapacağız…
Mehmet Topçu: Ehliyet sınıfı nedir? Şoför eşantiyon olarak mı gelecek? Çim sulaması yapar mı? Kumdaki batan araçları kurtarabilir mi! Bu ülkede toplumsal olaylarda kullanılırsa eğer halk daha çok kışkırtılacaktır! Etkiye tepti, hemen iptal edilmeli ihale!..
Moran Açıkada: Tabii ki ülkemizde böyle toplumsal direnişlere karşı kullanılacak araçların olmaya başlaması üzücü. Fakat gel gelelim ülke 30 yıl önceki sakinliğinde de değil buna bağlı olarak Çevik Kuvvet cop kalkan da kullanmaması gerekir. Bu araç herhalde sokaklarda gezip vatandaşa su sıkmayacak, her hakkını arayana da bu alet kullanılmamalıdır ama polise askere yani bu ülkenin memuruna taş atana Meclis’in camlarını kapısına zarar verene gerektiği insancıl dozda kullanılması yani oradaki tehlikeyi bertaraf edici unsur olarak kullanılabilmelidir. Hakkını aramak yasal eylem yapmak demokrasinin getirdiklerindense, bence yapılacak olan eylemde demokratik ve YASALSA TOMA’nın kullanılmasına gerek duyulmayacağı kanaatindeyim.
Feyzan Korur: TOMA alımı gereksiz. Bugüne kadar yapılan tüm eylemlerde Kıbrıs Türk halkı olgun ve yaptığı eylemin bilincine vararak davranış sergiledi. Bundan sonraki eylemlerde aynı davranışlar olacak. Tedbir amaçlı elimizde bulunsun amaçlı dahi alınması gereksiz. Bu vatandaşa bir baskıdan öte bir şey değildir. Ve TOMA’nın Gezi Parkı olaylarında nasıl kullanıldığını gördükten sonra, alınmaması konusunda ısrarlıyım bir vatandaş olarak.
Selim Göçmenoğlu: Öncelikle bu konuyu 3 başlıkta cevaplayalım…
1- TOMA’ya ihtiyaç var mı?
2- Alma yetkisi kimdedir?
3. Yetki kimdeyse hemen iptal edilsin ve bu ihale bedelini en ihtiyaç duyulan bir yere harcasınlar.
Özgül Çelik: Bir musibet, bin nasihatten iyidir… Atasözü var. CTP anayasal değişiklik isteği için TOMA krizi bir fırsat. Krizi fırsata çevirmek gerekir. TOMA krizi bir musibet ise çözülmesi için fırsat oluştu…
