Kolej ve aileleri sömüren dershaneler neden kapatılamıyor? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 30, 2024
Köşe Yazarları

Kolej ve aileleri sömüren dershaneler neden kapatılamıyor?

 Siyaset buralarda hiç bir probleme çözüm bulamaz artık. Size bu önerme  çok iddialı gelebilir ancak tersini söylemek de imkansız. Bunun nedeni de siyaset kurumundaki aktörlerin  “yönlendirilmiş” ya da belirli “şablonlar”a göre,  problemlere yaklaşmalarıdır. Şablonlardan bir tanesi de seçmenlerin çoğunluğunun oylarını  kaybetmemektir. Yani alınacak kararlar veya yapılacak işler, seçmenlerin oylarının alınması sayıltısına dayandırılmaktadır. Seçmenlerin oylarını almak, problemlerin nasıl ele alınacağı veya nasıl çözüleceğinin en temel belirleyicisidir.
       Bu bağlamda ideoloji de hiçe sayılmaktadır. İdeoloji “filler ve çimen”ler olgusuna dönüştürülmüştür. Şu andaki siyasi aktörler ait oldukları “siyasi ideoloji”yi hiçe saymakta. Örneğin sol ideolojiyi benimseyen siyasi partilerin, üst yöneticileri ideolojiden uzak uygulamalara imza atmakta. Sol ideolojiyi ise gariban alt kesim (taban) benimsemeye ve savunmaya devam ekmekte. Ancak üst kademe, sol ideolojiyi çoğu zaman kenara atıp, gelecek kaygısıyla, sağ veya farklı ideolojiyi savunanlarla “fil” kardeşliği yapmakta. Geriye kalan alt kesim (taban) de kendi aralarında “çimen” olgusuyla hareket edip, ideolojiyi savunmaya devam etmekte. Onlar asla üst kademenin fil kardeşliğini göremeyecek durumda çünkü filler onları savaştırmakta. Sonuç asla umurlarında bile olmuyor fillerin. Alt kesim savaşa dursun; umurlarında bile değil. Siyaset bu nedenle hiç bir probleme çözüm bulamaz.
Bu nedenle siyasilerden umut kesildi buralarda. Geriye ne kalmakta; sivil toplum kuruluşları ile vergi ödeyen vatandaşlar, problemlerini kendileri çözmeye çalışmalı. Bazı sivil toplum kuruluşlarının (özellikle bazı sendiklar) da yönlendirilmiş ve şablonlara teslim oldukları da hesaba katılmalı.
Kolejlerin neden kapatılmadığını anlamak güç. Vatandaşın oturup bunu düşünüp, ele alması gereken konuların başına yazmalı. Nedeni de açık; çağ nüfusu çocuk 3500 civarı ancak kolejlere giren çocuk sayısı 450. Oran olarak ise çağ nüfusunun sadece % 12.8’i koleje girmekte.
Kolejler de dahil, okulların varlığı için vatandaşların vergileri kullanılır. Vergiler olmasa okullar da olmaz. O zaman vatandaş kendi vergilerinin nerelere gittiğini sorgulamalı, peşine düşmeli.
Çünkü vatandaşların kendi ödedikleri vergileri ile “ayrıcalıklı” okullar yani kolejler yaratıldı. Genellikle üst sosyal tabakadaki çocukların girebildiği okullar. Öylesini bir duruma getirildi ki kolej olgusu, geçmişte deneme sınavlarında ilk 100’e bile giremeyen öğrenciler ilk 10 hatta ilk beşe girmişlerdi. Nasıl olurdu sorusunu yine çocuklar BRT ekranlarında itiraf etmişlerdi; biz bu soruları önceden dershanede çözmüştük. Anlayacağınız birileri kendi çocuklarını kolejli yapmak için şaibeli sınavlar yapılmasına neden olmuşlardı. O sınavların iptal edilmesi gerekirdi ama siyasi aktörler bunu asla yapamazlardı.
Ben kendi vergilerimin sadece üst sosyal tabakadaki çocukların gireceği kolejler için harcanmasını hiç istemem. Peki vatandaşlar olarak sizlerin tutumu ne? Bu konuya el atılması gerekmekte çünkü güya daha iyi eğitimi olan kolejlere giren çocuklar, zorlama ile özel ders desteğiyle, daha prestijli üniversitelere girme şansı yakalayıp, sosyal yaşama katıldıklarında da yine en prestijli statüleri onlar dolduracak.
Aslında çok daha yetenekli olan, daha iyi öğrenme kapasitesine sahip olan alt sosyal tabaka çocukları bundan mahrum bırakılmakta. Sonuçta da sosyal yaşamda prestijli statülere girememekteler.
Peki biz kendi vergilerimizle niye ayrıcalıklı olan “kolej”lerin yaşatılmasını sağlayalım, esas soru bu. Bir de kolejlere girmek için aileleri para olarak gören ve onları sömüren dershaneleri neden yaşatalım. Kolej olgusu ortadan kalkarsa aileleri sömüren dershanelere de gerek kalmayacak…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar