Kıbrıs Sorununu Sonlandırmak Zamanı Gelmedi Mi? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

Kıbrıs Sorununu Sonlandırmak Zamanı Gelmedi Mi?

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Kıbrıs Sorunu çok uzadı! Tabi Güney için değil, Kuzey için! Anlatmaya bile gerek yok, komşumuz bir dünya devleti.. Bizi müzakere masasına mahkum etti, ensemizde poza pişiriyor! Dolayısıyla iki soruya cevap vermemiz gerekecek.

       BİR: Türk tarafı için kaç zaman daha çözümsüzlüğü birlikte taşıyan siyasi sorun devam edecektir!


İKİ: Çözüm olsun diye bir 43 yıl daha Rum tarafının keyfini beklemeyeceğimize göre Federasyondan öte nasıl bir alternatif çözüm düşünüyoruz?

Bu iki soruya kesinkes cevap vermeden geçen zamanlar artık “boşa geçmiş” sayılmalıdır! Çünkü Güney gitgide uluslar arası ilişkilerini daha geniş bir yelpazede  sürdürürken, etkin politikası ve Rum Yunan lobileriyle Türkiye’yi “işgalci suçlamasıyla” töhmet altına sokarak sorunun mihenk taşına vuruyor..

Hatta çözümsüzlüğün pek çok nedeni varken, sorunu getirip getirip, Türkiye’nin adadaki garantisine bağlıyor!

ÇÜNKÜ her zaman tekrarladığımızca “Türkiyesiz bir Kıbrıs çözümü” oluşturmak artık Helenizmin bir hedefi haline gelmiştir!” Hemen tüm uluslar arası anlaşmalarına katılan Yunanistan’la  iş ve güç birliğini sürekli geliştirirken, KKTC’i Türkiye’den kopartrtıp adada yalnızlığa itmek politikasını güdüyor!

(Buna karşılık bizdeki bazı kesimler “Türkiye” kelimesinden bile kaşıntı duyacak safdil siyasetlerde “bu sorunu iki halk çözecek” çıkışıyla bilerek veya bilmeyerek Rum’un amacına yardımcı oluyorlar! Tabi bunun bir nedeni de siyasi partiler ve STÖ’leri arasında ulusal bütünsellik sağlanamamasıdır. Mesela bugüne kadar “iki toplumlu, iki bölgeli siyasi eşitliğe dayalı federal Kıbrıs” çözümünü belki siyasi partiler olarak benimsedikti ama artık açık seçik görüyoruz, Güney Rum politikası karşısında bu slogansal çözüm ilkesi özellikle son Grant Montana’da çökmüş yeni alternatifler arayışına girmeyi zorunlu hale getirmiştir.”)

BU nedenle diyoruz önümüzdeki seçim siyasi partilerimiz açısından fırsat olmalıdır. Çözümle ilgili Rum tarafının tutumunu da değerlendirerek yukarıda sorsormak gereğini duyduğumuz sorulara açık seçik cevap verilebilmelidir ki Kıbrıs sorununu artık “talihe kısmete” bırakmadan  ve Türkiye ile birlikte siyasi irademizle çözecek güce ulaşabilelim..

**********

SEÇİMİ FIRSATA DÖNÜŞTÜREBİLİR MİYİZ

İnsan sürekli haklı olmaktan, haklı çıkmaktan usanır mı? “Yeter be” der mi? En çok gazeteci refiklerim bilecek.. Evet! Çünkü en çok “ben dediydim, yazdıydım” lafı   onlarındır da ondan..

BU ülkedeki değişim 2014’lerde başladı. Annan planı bozgunu ardından dikkatler Kuzey’e çevrildiğinde ve TC’den de büyük bir nüfus akışı başladığında sorunlar daha çok katmerlendi! Çünkü  iktidara gelen sonrası tüm yönetimler hızla gelişen “büyümenin” gerisinde kaldılar!        Devlet özelin, sektörlerin, ticaret erbabının becerilerine “hantal ve merkeziyetçi tutumuyla” cevap veremeyince de dağ gibi sorunların altında kalınması kaçınılmaz kader oldu!

MESELA araba satışları hızla arttı ama uygunluğunca yol yapılmazken, trafik tedbirleri de alınamadı!

       Nüfus hızla arttı ama okullar hep ayni sayıda kaldı!

İnşaat sektörü hızla gelişti ama “şehir ve çevre planlamaları yapılmadığından çarpık yapılaşma kaçınılmaz oldu!

Nüfusla birlikte hasta sayısında artış oldu ama “hastaneler yetersiz kaldı, doktorlar çoğalacağına azaldı!”

Üniversite üstüne üniversite açıldı, dünyanın  her yerinden öğrenciler  geldi ama ne “kalite oluşturuldu  ne de şu anda yüz bin olduğu söylenen üniversite öğrencilerine yönelik ciddi denetimler yapıldı, sonuçta artık “uyuşturucu, fuhuş, içki, kumar” olayları da üniversitelerimizin parçası haline geldi, illegal olaylar da cabası!

Kırsal kesimlerde toprak gitgide yalnızlaştı, kentlere göçten dolayı çalışacak insan kalmadı sebze meyvede Türkiye’ye muhtaç duruma gelirken, et de pahasıyla birlikte aldı başını gitti!..

ÇOK kısaca Memleket büyüdü ama devlet küçüldü! Şimdi siyasi partilerin yavaştan başlayan seçim kampanyalarına bakıyorum! Şu yukarıda yıllardır yazılıp söylenenleri, yazıp söyleyenleri haklı çıkartarak “seslendiriyor,  yeni düzenlerden söz ediyorlar…”

       MESELA hemen tüm siyasi partiler “Kooperatifçiliği” özel bir önemle vurguluyor, kalkınmanın lokomotifi olacak diyorlar! Çok ama çok geç kalınmış bir vaat ki icraatı nasıl olacak bilmiyoruz. Çünkü bu ülkede “üreticilere kooperatifçiliği sevdirmek mümkün olmadı!” Hatta anonim şirketlere bile gidilemedi! Ve sonuçta  “hava yollarımızı” bile batmaktan kurtaramadık!”

Oysa o hava yolları yaşatılabilseydi şimdi onu aşkın uçakla hatırı sayılır bir  yere gelecektik.. Oysa bir gün ne TC’den uçaklar dolusu yolcunun Kuzey’e  gelebileceğini görebildik ne  çoğu Casinoları için  inşa edildilerse de  devasa otelleri hayal edebildik! Sonuçta turizm lokomotif olma yolunda çuf çuf etmeye başladı ama onun kaymağını da  TC’li patronlar yalıyor!

HASILI kelam önümüzdeki seçimi nasıl fırsata çevirir nasıl bir düzenle yitirilenleri yeniden kazanırız… Göreceğiz de “çok umutlu olduğumu söyleyemem çünkü sadece  memleketi pislikten temizlemek bile ulusal bir dava haline geldi, memleketimiz  o kadar yani!                                **********

KISACA TAKILDIĞIM: (POLİSİMİZLE  OYNANMAMALIYDI!)

       UBP-DP koalisyon hükümeti başından  beridir mahkemelerden dönen “yasa tasarılarının”  şampiyonudur! Bu da “iş bilmezlik yanı sıra  yasaları bile doğru çalıştıracak kabiliyet ve cibilliyete sahip olmadığının ayan beyan ispatıdır! Nitekim Son numaraları her zamanki gibi hesapsızlık kitaplıksız sonucu Polis Teşkilatındaki polislerimize 25 yılda emekliye çıkma ve ikramiye hakkı  verilmesiydi ki “Meclise” kadar taşıdılar sonra da dediler ki “ama bu kadar da olmaz! Diğer memurlar için de emsal olur sonra  ne bütçe dayanır ne ayakta duracak hükümet kalır!”

Ve ne oldu? Polis “kandırılmış” duruma düşerken, bizatihi hükümet tarafından “layık olmadığı bir muamele” gördü!  Hem de “Polisimizi” diyorum ben..

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar