İktisatbank Hazine Grup Müdürü Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu:
İktisatbank Günlük Piyasa Analiz ve Yorumu 13/12/2017
- ABD ve İngiltere’de neredeyse son 6 yılın zirvesine yükselene enflasyon, gelişmiş ülke tahvil faizleri üzerinde baskı kurmak suretiyle gelişmekte olan ülkelere satış getirdi
- FED’in dün başlayan faiz toplantısı bugün sonuçlanıyor. Karar KKTC saati ile 21:00’de açıklanacak. 25 baz puan faiz artışına kesin gözüyle bakılıyor
- FED’in iletişim politikasını ne kadar başarılı yaptığını bir kez daha görüyoruz keza sabah saatlerinde piyasalar süt liman. Öte yanda yarın TCMB’nin nasıl bir aksiyon alacağına dair en ufak bir ip ucu bile yok
- FED’in 25 baz puan faiz artışından ziyade, FED politika yapıcılarının 2018 yılına ait beklentileri ve tahminleri daha ön planda olacaktır (FED Başkanı Yellen 21:30’da son kez basın toplantısı düzenleyecek)
- USD/TL kuru, dün gün sonunda açıklanan güçlü enflasyon verilerine paralel 3,86 seviyesine varan bir yükseliş kaydetse de, yeni gün başlangıcında yeniden 3,84 seviyesinin altına geriledi
- Teknik bir bakış açısı ile, 3,84 altında kalıcılık ilk etapta 3,82 devamında ise 3,75 seviyelerini halen daha gündeme getirebilir (bakınız grafik)
- Lakin, olası düşüşleri (3,75 – 3,82) riskli pozisyonları kapama ve ileriye dönük döviz ihtiyaçlarını karşılama anlamında fırsat olarak göreceğiz
- Bu görüşümüzün arkasında TCMB’den güçlü bir adım gelmeyeceği varsayımının da yattığını belirtmek isteriz
- Sabah saatlerinde Almanya’da; günün ikinci yarısında ise ABD’de açıklanacak TÜFE enflasyonu günün en öneli verileri olarak takip edilecektir. Güçlü veriler, iyimser havayı sekteye uğratabilir
Dün sessiz güne ABD’de açıklanan ve neredeyse son 6 yılın en yüksek seviyesine ulaşan ÜFE enflasyonu damgasını vurdu. ABD’de üretici fiyatları Kasım ayında % 0,4, yıllık olarak ise % 3,1 (Ekim % 2,8) artarak beklentinin üzerinde yükseliş kaydetti. ÜFE’nin Ocak 2012’den bu yana en yüksek seviyeye çıktığını not etmemiz gerekiyor. Çekirdek verilerde de benzer bir eğilimin hakim olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Haliyle, beklentilerin üzerinde gelen enflasyon verisi sessiz ve göreceli iyimser bir seyir izleyen küresel piyasalarda havayı bir nebze de olsun sekteye uğrattı. Özellikle son dönemlerin popular sloganı haline gelen güçlü büyüme, düşük veya kontrol altında olan enflasyon, düşük faiz ortamı ve beraberinde devam eden merkez bankası desteği, küresel piyasaların risk iştahı körüklemek suretiyle hisse senedi piyasalarında alımlar destekliyor. Risk iştahı o kadar yüksek ki, piyasaların korku göstergesi olarak görülen VIX endeksi tarihi düşük seviyelerde salınmaya devam ediyor. İyimserliğin nereye kadar devam edeceğin bilmiyoruz lakin şu anda gemiden kimsenin de atlamak istemediğini düşünüyoruz. Bu iyimserliği perçinleyecek diğer önemli bir gelişmenin ise, ABD’de vergi reformu konusunda son viraja girilmiş olmasını görüyoruz. Her ne kadar küresel piyasalarda iyimserlik tam gaz devam etse de, açılışta da söz ettiğimiz üzere, ABD’de açıklanan son 6 yılın en yüksek üretici enflasyonu, bir miktar da olsa kafaları karıştırdı. Bu olguyu desteklercesine, İngiltere’de de dün açıklanan TÜFE enflasyonun benzer bir şekilde son 6 yılın zirvesine ulaşması, tahvil faizlerinde yükselişe neden olarak gelişmekte olan ülke para birimlerinde satışları destekledi. ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin dün hızlıca % 2,40 seviyesine yükselmesi ile içerde USD/TL kuru da son günlerde sıkıştığı 3,8175 – 3,8420 aralığını günün son işlem saatlerinde yukarı yönlü kırarak 3,86 seviyesine dayandı. Gün içinde dalgalı bir seyir izleyen BIST100 endeksi günü % 0,1 düşüşle tamamalarken, 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi günü 10 baz puan yükselişle tamamladı.
Bugün ve yarın Merkez Bankalarının günü. İlk olarak FED’in dün başlayan ve bugün sonuçlanacak olağan FOMC toplantısına müstakbel Başkan Yellen son kez başkanlık yapacak. FED’in başarılı iletişim politikası nedeniyle, bu akşam faizinin 25 baz puan artmasını kılcal damarlarına kadar özümseyen küresel piyasalar, süt liman bir vaziyette akşam faizi artırımından ziyade politika yapıcılarının 2018 beklentilini bekliyor. FED’in toplantısı ardından mikrofon karşısına FED Başkanı sıfatı ile son kez çıkacak olan Yellen’in konuşması ileriye dönük sinyaller olarak önemle talip edilecektir. Öte yandan, TCMB’nin de FED sonrasına konuşlandırılacak toplantısı da büyük önemle takip edilecektir. Kafalar her zaman olduğu üzere yine net değil. TCMB’nin olağan hale getirdiği Geç Likidite Penceresinin (GLP) (% 12,25) mi artırılacağı , % 8 olan 1 hafta vadeli politika faizinin mi artırılacağı, faiz koridorunu alt bandı olan (borç alma faizi % 7,25) ; üst bandı olan (borç verme faizi % 9,25) mi artırılacağı, hiçbir hamle yapılmadan, politika faizim artık % 12,25 diyerek GLP’nin politika faizi mi ilan edileceği, ya da hiçbir hamle yapılmadan tümünün sabit mi bırakılacağından tutun; 50 – 100 – 200 baz puan artışların havada uçuştuğu geniş ve kestirilemez bir toplantının bizi beklediğini görüyoruz. TCMB’nin üzerinde var olan siyasi telkinlerin ve devam eden düşük faiz isteği; hatta dün Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüksek enflasyonun sebebinin yüksek faiz olduğunu söylemesi ile faize karşı olduğunu yinelemesi ardından gözler yarın TCMB’nin ne yağacağına çevrilmiş durumda. Piyasanın arzuladığı ve faiz artışının bilenen ve ortodox ve enflasyon beklentilerini çıpalayacak şekilde yapılması, hem piyasa faizlerinde hem de kur üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturacağına kesin gözüyle bakıyoruz. Lakin, TCMB’den agresif ve tabuları yıkacak bir hareket beklentisi içinde olmadığımız da not etmek gerekiyor.
ABD borsalarının geceyi yeni yükselişler veya daha doğrusu bitmeyen rekorlar (alıştık artık) ile tamamlaması ardından, sabah saatlerinde Asya piyasalarında göreceli karmaşık bir seyir görüyoruz. Dünkü ABD ÜFE enflasyon verisi ardından, gözler bugün
ABD’de açıklanacak TÜFE enflasyonuna çevrilecektir. İçerde ise, Trump’ın gündem değiştiren Kudüs çıkışı ardından gözler İstanbul’da düzenlenecek İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısına çevrilmiş durumda. Yukarda da değindiğim üzere, USD/TL kuru, dün gün sonunda açıklanan güçlü enflasyon verilerine paralel 3,86 seviyesine varan bir yükseliş kaydetse de, yeni gün başlangıcında yeniden 3,84 seviyesinin altına geriledi. Teknik bir bakış açısı ile 3,84 altında kalıcılık ilk etapta 3,82 devamında ise 3,75 seviyelerini halen daha gündeme getirebilir. Olası düşüşleri (3,75 – 3,82) riskli pozisyonları kapama ve ileriye dönük döviz ihtiyaçlarını karşılama anlamında fırsat olarak okumaya devam ediyoruz.
USD/TL günlük grafik
Eylül ortasında başlayan yükseliş 3,98 seviyesinde hız keserek, geçen hafta yerini düşüş eğilimine terk etti (5 numaralı bölge aşağı yönlü geçildi).
 |
Kaynak: Reuters
USD/TL 4 saatlik grafik
Yükseliş trendinin kırılması ardından, aşağıda 3,82 seviyesi destek görevi üstlendi.
 |
Kaynak: Reuters
USD/TL haftalık grafik
3,84 seviyesinin altında kalıcılık ve 3,82 seviyesinin geçilmesi durumunda, teknik olarak bir sonraki durağın 3,75 seviyesinde olduğunu görüyoruz. Düşüşleri (3,75 -3,82) riskleri hafifletmek için fırsat olarak okuyoruz
 |
Kaynak: Reuters
