İngilizlerin bir asimilasyon politikası yoktu ama cadde ve sokak isimlerini değiştirmekten de geri kalmazlardı.
Bir yazımızda değinmiştik, bazı belgelere göre yerli ahalinin İngiltere’ye yerleşmesi için radyolardan propaganda yapıldığı da olmuştu…
…
O dönemler Dereboyu ya da Mehmet Akif Caddesi, Shakespeare Caddesi adını taşıyordu, daha önceleri bir adı var mıydı bilmiyoruz.
Nelson Caddesi olduğu gibi Londra Sokağı adını taşıyan sokak ve caddeler de vardı…
…
Arabahmet bölgesinde şimdiki Şht. Salahi Şevket Sokağı (Victoria Sokağı)’nın bittiği güney ucu Baf Kapısına çıkar ve Baf Sokağı ile birleşir.
Tam o birleşme noktası şehrin giriş kapılarından biri olduğundan kalabalıktı ve İngiliz yönetimi oraya bir trafik polisi yerleştirmişti.
O dönemler trafik polisleri yolun ortasına yerleştirilen trafik işaretli küçük bir taş parçasının üzerine çıkarlar ve trafiği oradan yönetirlerdi.
Dönemin trafik polislerini o şekilde yansıtan fotoğraflar vardır.
Zaman ilerleyecek ve günümüzde trafiği renkli ışıklarla “teneke polisler” yönetecekti ama vakit henüz erkendi…
…
İnsanın teneke bir polise yakalanması gücüne gidiyor tabii!
…
Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB)’nin resmi web sitesinde Belediyenin tarihçesi anlatılırken şunlar belirtilir:
“İngilizler’in 4 Haziran 1878 tarihli ‘İttifak Antlaşması’ ile adada yönetsel hak kazanmaları üzerine Lefkoşa kentinin merkez olarak kullanılmasına devam edilir.
İngilizlerin adaya gelişlerinden hemen sonra Lefkoşa’da yeni bir Belediye Meclisi oluşturulur ve Vali tarafından Belediye Başkanlığı görevine bir İngiliz atanır.”
Güney Kıbrıs’taki Lefkoşa Belediye binasının salonunda bulunan geçmişten günümüze Belediye Başkanlarının fotoğrafları asılıdır ki 2 Türk belediye başkanın fotoğrafları da mevcut.
Kronolojik sergilenen fotoğraflara bakıldığında ilk Belediye Başkanı Kıbrıslı bir Türk.
O başkan, fesli görüntüsü ile Hasan Hilmi Efendi (1878-1882)’dir.
Bundan anlaşılan İngilizler geldiğinde Belediye reisi Hasan Hilmi Efendi’deydi ve dört yıl görev yapmıştı.
Diğeri Şevket Bey Bodamialyzade 11.4.1908-31.3.1911 tarihlerinde başkanlık görevini sürdürmüştür.
Lefkoşa Türk Belediyesi’nin ilk Belediye Başkanı Tahsin S. Gökmen (1958-1961) olarak bilinir ve LTB de resmi sitesinde onun adı verilir…
…
Hadi birlikte yaşanan dönemlere ait Rum başkanlara sahip çıkılmadı (sanki onlar zibilimizi toplatmadılar!), 2 Türk başkana neden sahip çıkılmadığı anlaşılır değildir!
Belediyelerin 1958 yılı itibarı ile ayrıldığı bilinir.
Tahsin S. Gökmen de o ayrılma sonucunda oluşturulan LTB’nin ilk başkanıydı, bu doğru…
…
Yine LTB’nin resmi sitesinde sergilenen geçmiş belediye başkanlarının fotoğrafları arasında bir tanesi dikkat çekiyor.
Fotoğrafın 1969-1976 tarihleri arasında belediye başkanlığını yürüten Dr. Ziver Kemal Bodamyalızade’ye ait olduğu belirtiliyor, ancak bu fotoğraf, güneydeki belediye binasında asılı duran Şevket Bodamyalızade’nin kendisidir kanımızca.
Bir karışıklık olabilir mi, yoksa ikisi de Bodamyalızade olduğuna göre (akraban olmaları mümkün) birbirlerine ikiz denecek kadar benziyorlar mı, bilemiyoruz…
…
Konuyu nereye bağlayacaktık, doğrusu aklımız karıştı!
…
İngiliz’in asimile politikası yoktur gibi bir şey diyorduk!
Zaten ne gerek var onun bunun asimilesine!
Biz onu da beceriyoruz kendi kendimize!
