Kafamız karışıyor, kuşkularımız artıyor... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

Kafamız karışıyor, kuşkularımız artıyor…

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Ve üzülüyoruz! Çünkü  geçmişten bugünlere gelene dek özgürlük ve egemenliğimize kavuşmak  için gerçekleştirdiğimiz mücadeleler, yaptığımız fedakârlıklarla ödediğimiz bedellerin karşılığını alamadığımız, göremediğimiz bir “Devlet zafiyeti” yaşıyoruz.

D’sinden T’sine kadar tutan tarafı olmayan bir Devlet! Ki bütün “icraatı” TC’den sağladığı parasal kaynaklarla şu veya bu şekilde “memurunu” ödeme başarısını göstermesidir..


ÖTESİ parça körçe, gıdım gıdım yapıla gelen işlerdir.. Bazıları mesela “Hal inşaatı” gibi  projeler  ancak 18 yıl sonra gerçekleştirilecek imkânı bulmuştur!

Bulmuştur ama bu kez de   büyük oranda bu “Hal’lerin” denetim ve  idari sorumluluğunu yüklenecek olan Belediyeleri de  birlikte gündeme getirmiştir! Şöyle ki “ne olacak bu belediyelerin durumu” sorusuyla!    Ki Devlet yapımız birbirlerini sürekli olumsuz etkileyen, bozan, kokuşturan bu ve benzeri Kurumlar sorunlarıyla kaimdir!

Çünkü  Devlet  barışık olmadığı Kurumlarına sahip çıkacak dirayeti gösterememektedir.

Bu nedenle Devlet için sadece “Belediyeler” değil, ötesi Kıb-Tek gibi şaibeli olanları da KKTC’nin yapısal bozukluğunun sonucu olarak kanayan sorunlar yığını halindedirler..

ÖTE yandan Kentlerımiz, “çevre, trafik, altyapı sorunlarıyla boğuşmak zorunda bırakılmışlardır!”

Keza yanlış  imar iskân politikaları nedeniyle insanların   soluk alacağı gıdımlık yeşil alanları, parkları bile gözden kaçırılmıştır!   Apartman aralarında bir karışlık  “boş alan” bırakılmamış, çocukların  oynama yerleri gasp edilerek  “sosyal sorunlar”  yaratılmıştır!

Mesela yıllardır  Girne’yi utancı olan  tarihi limanından, Mağusa limanını mezbelelikten kurtaracak  tedbirlerin  alınmasını bekliyoruz!

Kaldı ki koronavirüsün bile alamadığı “canları” her hafta 30’un üzerindeki Trafik kazalarının bazılarında   kaybediyoruz!

YANİ diyor “gönülde yatan aslan” önce şu memlekete güveni huzuru, aydınlığı getirecek altyapı sorunları çözülsün. Devlet Belediyelerle işbirliği yapsın…  “Çok” mu istemiş oluruz

***

KISACA TAKILDIĞIM

Geçen hafta Lefkoşa’da, en az gelip giden “yönetimler” kadar etkin, ayni zamanda memleket ekonomisinin “akil adamları” rolü ile önemli  konuma sahip “Kıbrıs Türk Ticaret Odası”nın  bir toplantısı vardı. KKTC’nin dünyadaki 141 ülke arasındaki “rekabet edebilirliğinin” de açıklanıp tartışıldığı,  KKTC ekonomisinin zafiyetlerinin  vurgulandığı bir toplantı… Siyasileri, STÖ Başkanlarını bir araya getiren önemde bir toplantı…

,Ki “konuşup görüş ve önerilerini ortaya koyarlarken memleketin ahvalini öğreniyorsunuz!”  Yada öğrenmeyi bekliyorsunuz..

MESELA Meclis başkanı Teberrüken Uluçay ekonominin önünü açacak bazı yasaların 7-8 yıldır Meclis’te beklediğini söylüyordu…

Hasan Taçoy, “herkes bir bedel ödedi” dedikten sonra yılların müzmin derdi olan ve hâlâ bu hükümet tarafından görmezlikten gelinen  “kamuda değişimin şart olduğunu” hatırlatıyordu…

Yıllardır dillere pelesenk olduğu halde sadece “söylemlerde” kalan “reformları” bu kez Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz hatırlatıyordu…

CTP Başkanı ve eski Başbakan Erhürman kaynakların sınırlı olduğunu doğru kullanılmaları gerektiğini söylüyor, Turizm ile Yüksek öğretimde yaralar olduğunu vurguluyordu…

Başbakan Tatar “önemli olan ülkeyi ileriye götürmektir” derken yeni Ekonomik Paketten söz ediyordu…

TABİ ki  tüm bu konuşmacılar, temenni ve önerilerde bulunanlar  özel veya tüzel olsunlar  sonuçta halkın, üyelerin seçtiği,  KKTC’yi yönetip büyütmek kalkındırmak için çalışan yetkili kişilerdir…

1974’ü Kıbrıs Türk halkının “Kuzey’de Devlet oluşunun miladı olarak kabul edersek 36 yıldır da “icraatların”  sahibi sorumlu ve yetkilisi olan “Yöneticilerimizdirler..”

Bayrak yarışı yapar gibi birbirlerine görev devrederek bugünlere gelinmiştir ama  işte şu yukarıda çok kısaca aktardığımca “KKTC’nin kalkınması, istikrara kavuşması için neler yapılacağını söylemelerine, önerilerde bulunmalarına hatta söz vermelerine karşılık; KKTC’i istenen yere taşıyamamış, yüzdürememişlerdir…

BEN İnsanların zenginliğinden, refahlarından, villaları, lüks arabaları, sahip oldukları menkul ve gayrimenkullerinden bahsetmiyorum: Devletin fukaralığından, çaresizliğinden söz ediyorum..

Bir ülkede insanlar ne olursa olsunlar.. Devlet çaresiz ve fukaraysa ancak KKTC kadar olur!

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar