Hür-İş Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin, Kamu-İş’te örgütlü, devlet okullarında görev yapan 230 hademenin özel şirketlerde çalışıyor olmasının 42/96 sayılı yasaya bağlı olarak toplu iş sözleşmesi yapma hakkını verdiğini vurguladı.
Yeltekin yazılı açıklamasında, “Bu hak anayasal bir haktır. Ancak bunu KKTC Milli Eğitim Bakanı bilmiyor mu? Ülkeyi yönettiğini zanneden fakat iktidar olamayan bu Hükümet, devleti taşeron firmalarına teslim etmiştir. Sosyal devleti ortadan kaldıran bu Hükümet başta Anayasa’yı, hukuk devletini ve kamu düzenini yok etmiştir.” iddiasında bulundu.
Yeltekin, Milli Eğitim Bakanı’nın dünkü “sendikalı olmanın, toplu iş sözleşmesi yapmanın esasen hukuki zemini yoktur” söyleminin aslında devlet idaresinin olmadığının kabile yönetim anlayışının açık göstergesi olduğunu ileri sürdü.
Yeltekin, “Sorun sadece hademe sorunu değildir. Okullarda görev yapan okul aile birliklerinin yardımcı anne öğretmenlere de asgari ücretin altında ücret ödediği diğer bir kanayan yaramızdır.” ifadelerini kullandı.
Yeltekin, Sağlık Bakanlığı’nda çalışan ve işlerine Nisan 2022 de sözde son verilmiş ama kayıt dışı çalışmaya devam eden 85 civarında taşeron işçinin Sosyal Sigortalar Dairesi tarafından tespit edildiğini, Ağustos 2022’de Sağlık Bakanlığı’na,Maliye Bakanlığına konuyla ilgili yazı yazılmasına rağmen herhangi bir cevap alınamadığını belirtti.
Yeltekin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin ve bakanlığa bağlı daire müdürlerinin görevlerini yapmalarının çalışma barışı açısından önemli olduğunu kaydetti.
Yapılan açıklama şöyle:
Hür-İş Federasyonuna bağlı Kamu-İş Sendikamızın devlet okullarında görev yapan 230 hademenin özel şirketlerde çalışıyor olması 42/96 sayılı yasaya bağlı olarak toplu iş sözleşmesi yapma hakkını vermektedir. Bu hak Anayasal bir haktır. Ancak bunu KKTC Milli Eğitim Bakanı bilmiyor mu? Ülkeyi yönettiğini zanneden fakat iktidar olamayan bu Hükümet, devleti taşeron firmalarına teslim etmiştir. Sosyal devleti ortadan kaldıran bu Hükümet başta Anayasayı, hukuk devletini ve kamu düzenini yok etmiştir.
KKTC Milli Eğitim Bakanının dünkü beyanatı “sendikalı olmanın, toplu iş sözleşmesi yapmanın esasen hukuki zemini yoktur” söylemi aslında devlet idaresinin olmadığının kabile yönetim anlayışının açık göstergesidir. Sadece sorun hademe sorunu değildir. Okullarda görev yapan okul aile birliklerinin yardımcı anne öğretmenlere de asgari ücretin altında ücret ödediği diğer bir kanayan yaramızdır. Yine KKTC Sağlık Bakanlığında çalışan ve işlerine Nisan 2022 de sözde son verilmiş ama kayıt dışı çalışmaya devam eden 85 civarında taşeron işçisi sosyal sigorta dairesi tarafından tespit edilmiş ve sosyal sigorta daire müdürlüğü tarafından Ağustos 2022 tarihinden KKTC Sağlık Bakanlığına, Maliye Bakanlığına konu ile ilgili yazı yazılmasına rağmen herhangi bir cevap da alınmış değildir.
Sonuç olarak KKTC Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin ve bakanlığa bağlı daire müdürlerinin görevlerini yapmaları çalışma barışı açısından önemlidir.
Ali YELTEKİN
Hür-İş Genel Sekreteri
