Haritalar hazırlanıyor mu? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Haritalar hazırlanıyor mu?

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Tabi ki Kıbrıs siyasi sorununu sadece kendi beklentilerimizle tezlerimiz yönünden değerlendirmiyoruz. Öylesi bir tutum soruna bir camı olmayan miyop  gözlükle bakmak olur! Kaldı ki bir başka sorun da kendi “tezimize nasıl baktığımızdır!” Mesela hâlâ hangi nedenden dolayı masadan kaçan Rum tarafının  tekrar masaya döndüğünü bilmiyoruz! Rum basını diyor ki önlerine  Omorfo konmuş!

RUM TARAFI: Kendini 9 Ocak’ta yeniden başlayacak müzakerelere alıştırmaya çalışıyor! Hatta “çoklu” dedikleri 5’li konferansın başarısızlığa uğraması halinde bir ikincisinin de olabileceğini söylüyor.. (Ancak burada bir parantez açmak gerekiyor. Bizim 5’li, Rum tarafının ısrarla “çoklu” dediği “zirve toplantısı” Türk ve Rum taraflarınca ayni anlamı taşımıyor! Rum tarafı “çoklu konferansa AB’nin hatta Rusya’nın  bile katılacağı olasılığında bakıyor!)


HARİTALAR! Bir diğer önemli konu tabi ki “Toprak.” Toprak dediğiniz de “haritalar üzerinde tespit edilirken  her halde kılı kırk yararak santimine kadar ölçümleri gerektirecek. Ve 11 Ocak’ta Türk Rum tarafları bu “haritaları” birbirlerine verirlerken “al-ver sürecine” geçilecek.

Merak bu ya! Başladık mı haritamız üzerinde çalışmaya?  Rum’a nereleri vereceğiz? Nereler Türk Kurucu Devletinde kalacak? Sınırları da çizdik mi? Tapu Kadastro Haritalar Dairemiz başladı mı çalışmalara?

Yoksa! Günü saati geldiğinde masaya bir Kıbrıs haritası serip “işte burası sizin burası bizim” denirken, üzerinde parmak gezintileri mi yapılacak?

HEYECANLI OLACAK? Hatırlardadır, Annan planında “kazan kazan” deniyordu ama doğrusu aradan şu kadar yıl geçti hâlâ Türk tarafının ne kazandığını anlamış değilim, TC’nin devam edecek “garantörlük” hakkından  başka!  O da zaten sembolikti ama olsundu dedikti!             Ya şimdi ne olacak garantörlük konusu? Hep şunu söylüyoruz sonunda? Başlayınca müzakereler öğreneceğiz!

 


     

  İÇ BARIŞI YİTİRİRSEK FATURASINI HEPİMİZ ÖDERİZ!

1958’lerde bizler de yollardaydık. Kadınlı erkekli, öğrenciler oluşumuzla “ya taksim ya ölüm” sloganları atarak  yürürdük yollarda..

1958’lerin 27-28 Ocak günlerinde Kıbrıs Türk halkı olarak yine yollardaydık!   Özgürlük ve egemenliğimiz için bağırıyorduk yine: “Ya taksim ya ölüm” diye.

Sonrası yıllarda da yürüdüktü.. Ya İngiliz Sömürge İdaresine karşı ya Rum’a karşı! Hayatımıza gasp edenlere, adadaki varoluşumuza son vermek isteyen “düşmanlarımıza” karşı…

Sonra devlet olduk, çok partili demokratik düzenlere geçtik.  Örgütlendik, Sendikalaştık.. Ve yine çıktık yollara. Bu kez yaşam hakkımız için yürüdük. Aş, iş için yürüdük. Hakçasına düzenler için yürüdük!

FAKAT: Asla Türk’ün  Türk’e karşı yürüyüşü olmadı bunlar! O kadar ki “kurduğumuz sendikaları bile “zümre çıkarları için değil, toplum çıkarları için” kurduk..                   Kurduğumuz partilere bile “Köylünün, çiftçinin, memurun, öğretmenin, polisin, esnafın zanaatkârın partisi” dedik!

       Sloganlarımızı “toprak ekenin su kullananın” diyerek halkçılığın vurgulamalarında  yücelttik.. Ve ne Meclis bastık ne Bakanlık! Ne Başkanlık kapısı kırdık ne polise saldırdık…

O yılları, o sendikal ruhu, o halktan yana eylemleri bir kez daha saygı ile anarım…


NE OLDU BİZE? Geçtiğimiz gün insanlarımız, öğrencilerimiz yeniden yollardaydı. Yeniden eylem yapıyorlardı..                                           Haklıydılar 43 yıldır çözüme ulaştırılamayan sorunların yarattığı kamburları taşıyorlardı can sıkıntılarıyla sırtlarında!                                                Haklıydılar çünkü  o sorunlar nedeniyle oluşan bozuk düzenlerde savrulan insan hayatlarını protesto ediyorlardı!

Haklıydılar çünkü o bozuk düzenlerin eseri olan trafik kazalarında ölüyordu insanlar!

       Haklıydılar  çünkü aradan 43 yıl geçmesine karşın devletin tüm kurumları batmış, batarken KKTC’de ne istikrar ne huzur ne görünen gelecek bırakmışlardı!

Haklıydılar çünkü liyakatsiz yönetimler tarafından yönetilme talihsizliği yaşıyorlardı…

FAKAT ÇOK HAKSIZDILAR! Hukukun üstünlüğünü savunurken, bozuk düzenlere karşı çıkarken, çok partili demokratik devlette seçme seçilme hakkını kullanırken, eylem hakkında eylemlerin en özgürünü yapma olanağı bulurken…

Eylemlerinde yarattıkları “kaos” nedeniyle haksızdılar! Hukukun üstünlüğünü tepeledikleri için haksızdılar! Polise, Türk’ün  Türk’e saldırması nedeniyle haksızdılar!   Kardeş  kardeşe, arkadaş arkadaşına  saldırdığı için haksızdılar!

OLMADI! Sendikalarla Birliklerin “şiddet yoluyla” hükümetleri baskı altına alma alışkanlıklarının artık yabancısı değiliz! Daha dün hayvan besicilerinin “darbeyi” andıran eylemlerine tanık olduktu.. Geçmişte Yorgancıoğlu ile Kalyoncu hükümetlerini “Sendika ve Birliklerin”  nasıl bunalttığını da iyi hatırlarız.

O dönemlerde de bugün de tekrarlıyoruz: Sendikaların artık  teamülü haline gelen bu eylem ve grevler eğer böyle devam ederse bir gün hükümeti kuracak siyasi parti bulunamayacak!

Asıl büyük tehlike ise “toplumun bu tip eylemler ve başkaldırılar sonuncunda beterince kamplara ayrılması, ayrışması ve insanların birbirlerine “düşman” gözüyle bakmaları! Kısaca “iç barış” yitip gidiyor, böyle bir KKTC de kimse kazanmaz hepimiz kaybederiz!


       KISACA TAKILDIĞIM:  (DÖVİZE KARŞI TEDBİRLER ALINMALI.)

Türkiye harıl harıl döviz vurgununa çare arıyor. TL’yi dövizin yerine tedavüle sokma sancılanmalarında halkı seferberliğe çağırıyor. Dolarlarını yurolarını TL’ye, altına çevirmeye çağrıları   yapılıyor…

İşte çaresizliğimiz! TC “çareler tükenmez” denirken KKTC’de “çaresizlik” alın yazısı gibi “mukadder” oluyor! Tabi hükümetin ne yaptığını nasıl tedbir alacağını (bizim de bir Merkez bankamız varken ne düşünüp ne tavsiye edeceğini) bilemiyoruz!

Ancak Türkiye TL’yi tedavüle sokarken eğer KKTC piyasalarını rahatlatacaksa TC’den ithalatın TL ile yapılması sağlanmalıdır. Bunu bizzat maliye bakanı S.Denktaş söylemişse mümkündür de kaç gün geçti öneri söylemde kaldı!   Kaldı ama tedbirlerin alınması da kaçınılmaz, kıpırdamak gerekiyor!

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar