Gürkut: Yerinde karar

COVID-19 pandemisi her türlü çabaya rağmen tüm dünyada devam ediyor ve can kayıplarına neden olmayı sürdürüyor.

Bizim toplum olarak en sıkı ilişkide olduğumuz Kıbrıs’ın güneyinde ve Türkiye’de de salgın kontrol dışı bir şekilde sürmektedir.

Yurtdışından ülkemize gelen kişiler ya 7 gün karantinada kalıp sonrasında PCR’ları negatif ise topluma giriyorlardı ya da girişte yapılan PCR’ları negatif ise 3 günü geçmemek kaydı ile direk topluma giriyorlardı.

Ama biz şu anda ülkemizde kullanılan PCR testlerinin kit özellikleri ve tekniği nedeni ile test uygulanan kişilerden virüsü taşıyanların yarısına (%50) yakınını saptamadığını (atladığını) biliyoruz. Yani yaptığımız PCR negatif çıktı diye topluma girmesine izin verdiğimiz kişilerin bazıları aslında pozitiftir.

Diğer yandan 7 gün karantinaya rağmen SARS CoV-2 virüsü 2-14 gün arası bir kuluçka (çoğalma) süresine sahip olduğu için 7. günden sonra 14 güne kadar hastalık belirtilerinin ortaya çıkması da mümkündür. Yani 7 gün karantina sonrası topluma karışanların bazıları sonradan pozitifleşebilir.

Ülkemizde son günlerde giderek artan sayıda ve her bölgede saptanan kaynağı belirsiz, yani virüsü kimden kaptığı belirlenemeyen yerel vakalar bulunması, aramızda virüs taşıyan (hasta) ama bunu bilmeyen/bilmediğimiz kişiler var demektir. Bu kişilerle temas eden sağlıklı kişilerin solunum yollarına ulaşan virüs onları da hasta etmektedir.

-3 günlük karantinasız giriş yapanlardan saptayamadığımız pozitifler

-7 gün karantinaya rağmen sonradan pozitifleşenler

-Aramızda dolaşan ama asemptomatik olduğu için hasta olduğunu bilmeyen vatandaşlar

Yani virüs ya yurtdışından geliyor (ki uzun süre yerel vakamız olmadığına göre şimdiki yerel vakaların kaynakları ya Güney’le temastır ya yurtdışından gelenlerle temastır. Ya da yurtdışına gitmiş olanlardır.) ya da zaten içimizde var olan yayılıyor.

Önümüzde yılbaşı var: İnsanların birlikte olma, kutlama yapma, kalabalık ortamlar yaratıp sıkı temas risklerinin yüksek olacağı bir dönem.

Bugün Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi tarafından alınan

-3 günlük karantinasız girişlerin durdurulması (devamı)

-7 günlük karantina süresinin 10 güne çıkartılması

-Güney’e geçiş/gelişlerin kısıtlanması ve düzenlenmesi

-Yılbaşı etkinlikleri ve kutlamalarının yasaklanması ve bar, meyhane vb. toplu bulunulan yerlerin kapatılması kararları çok yerindedir. Komiteye bu kararları üretme sorumluluğunu gösterdikleri için teşekkür ederim.

Diğer yandan karantina uygulamasının şartları oluşturularak EV KARANTİNASI’na dönüştürülmesinin elzem olduğunu düşünüyorum.

Tüm dünyanın COVID aşıları ile ilgili hazırlıkları tamamladığı ve hatta uygulamaya geçtiği bu günlerde toplumumuz için de FDA veya EMA tarafından onaylanacak güvenliği saptanmış aşıların sağlanması için çalışmaların yapılması gerekmektedir. Ülke olarak bir aşı programı oluşturma çalışmalarımız tamamlanmalı ve sistematik bir şekilde risk gruplarından başlanarak toplum aşılanmalıdır.

Kış aylarına girdiğimiz bu günlerde vakaların artma riskine karşı, açılışı yapılmış olan Acil Durum Hastanesi’nde görev yapacak personele dair hazırlıkların en hızlı bir şekilde bitirilmesi ve hizmete hazır hale getirilmesi de daha fazla ertelenmemesi gereken çok önemli bir noktadır.

Son olarak toplum olarak tüm arzu ve beklentilerimize rağmen COVID-19 pandemisi devam etmektedir ve bizler hastalığın olmadığı eski günlerimizdeki gibi yaşamak için bir süre daha sabretmek zorundayız. O zamana kadar da

MASKE-MESAFE-HİJYEN hala bildiğimiz en iyi korunma yöntemleri olarak durmaktadır.

Hepimize 2021’i sağlıkla karşılayabilmek için büyük sorumluluk düşmektedir.

Bu yılbaşı akşamını ÇEKİRDEK AİLEMİZLE evlerimizde geçirmek hepimiz için en iyi seçenektir.