ERSAN SANER’İN YERİNDE OLMAK İSTEMEZDİM… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe YazarlarıSürmanşet

ERSAN SANER’İN YERİNDE OLMAK İSTEMEZDİM…

Mehmet MoreketMehmet Moreket

Ankara’da toplantıya giden Ekonomik Örgütler Platformu üyelerinin söylediklerinde ortak bir nokta var.

Anlaşıldıklarını söylüyorlar…


Bu aynı dili konuştukları anlamına geliyor.

Muhataplarının neyin ne olduğunu da ne yapmak istediklerini de bildiklerini görmüşler.

Hepimiz de biliyoruz ki, bizimkilerin elinde olmayan veriler Türkiye yetkililerinin elinde var. Mali durumdan tutun, ekonominin çarklarına, sosyal başka verilere kadar.

Burada karşılarında, sorunu bile anlayamayan insanlar olduğunun onlar da farkında.

Kendi yönetimlerinden plan, proje, doğru kararlar beklemiyorlar. Bunu doğrudan söylemeseler de ima ediyorlar.

Öncelikle aşı talep etmişler, diğer konularda neler konuştuklarına dair bir netlik olmasa da anlayış görmüşler.

KKTC’nin kalkınması yönünde Türkiye’nin kararlılığını görmüşler.

Ne acı verici bir durum aslında…

74’de onca hazır sermayeye rağmen, daha o tarihlerde başlayan muhtaçlık ilişkisi, artık son noktaya gelmiş, buradakilerin yönetme becerisinin sıfırlandığını gören Türkiye, doğrudan ilişkilere giriyor.

Önce yerel yönetimler, şimdi de tüm ekonomik örgütler. Otelcisi, tüccarı, sanayicisi, müteahhidi, hepsi.

Ticaret Odası Başkanı, Fuat Oktay’ın ekibinin yaptığı çalışmayı “takdire şayan” diye niteliyor.

Oysa Turgay Deniz, mevcut iktidarla iyi bağlantıları olan biri, ama ister istemez mukayeseyi yapıyor ve karşılarında iyi bir hazırlık gördüklerini söylemekten çekinmiyor.

Bir bakıma bu ülkenin hükümetinin bizzat kendisinin yapması gerekeni, örgütler yapıyor.

Ben bugün Ersan Saner’in yerinde olmayı asla istemezdim.

Ben burada Başbakan’ım diye gezineceğim ama, Türkiye, halkın içindeki vasatları doğrudan muhatap kabul edecek, birlikte iş planı yapacaklar.

Ne utanç verici.

Derdi tasası bu ülke olan insanı üzer böyle bir durum…

Türkiye onca işine gücüne rağmen buraya bu kadar emek, zaman ve para harcayabiliyor, bu ülkenin yönetimi, çıkışının nerede olduğuna bile karar veremiyor.

Dahası Türkiye ile doğru dürüst bir ilişki kuramıyor. Öyle edilgen, öyle pasif, öyle başarısız ki, dışa karşı da “Bu Kıbrıslı Türkler kendi kendilerini yönetmekten aciz” gibi, felaket bir tablo ortaya çıkıyor.

Kendilerini çaresiz gördükleri gibi, ülkenin dinamiklerini de yok sayıyorlar.

Elinde bir sürü imkan varken, sırf bir sonraki seçimi tehlikeye atmamak adına halka zulüm ediyor.

Bunu biz görüyoruz da, anlaşılan artık Türkiye de görüyor.

Yazık, bir Başbakan’ın başına gelebilecek en kötü şey. İnsan kendine böyle bir şeyi nasıl yapar? Farkında olan insan yapmaz tabii… Ancak ne yaptığının farkında değilse yapar.

Hazırcılıkları, halka “siz ne işe yarasınız” sorusunu sordurmuştur. Bu da hem kurultaya hem de seçime yönelik tüm hesaplarını alt üst etmeye yeter…

 

 

YERİN KULAĞI VAR

EKONOMİ BAKANININ SÖZLERİ:

Bankaların elinde para stoku kalmadı, Merkez Bankası’nın kaynakları da sonuna kadar kullanıldı”. Bu sözler ne bir ekonomist, ne de muhalefet tarafından sarf edildi. Bunu söyleyen Ekonomi Bakanı Arıklı’nın ta kendisi. Özellikle bankalarla ilgili sözleri bankalar yasasına göre suç teşkil etmiyor mu? Bu olağanüstü dönemde söylenebilecek en son sözler bizzat ekonomiden sorumlu bakan tarafından söyleniyor, yazık ki ne yazık…

 

ÖZERSAY KİMİ KAST ETTİ:

HP lideri Özersay; “Kritik bazı kurumlara şaibeli atamanızdan da belli oluyor ki, bu kurumları yönetmeye değil, içini boşaltmaya talipsiniz. Kümesin başına tilkiyi bekçi yapmışsınız resmen” diye bir paylaşımda bulundu. Herkes Özersay’ın bu “şaibeli tilkinin” kim olduğunu merak ediyor. Aslında biraz araştıran, geçmişi kurcalayanlar Özersay’ın kimi kast ettiğini hemen anlayacak…

 

MEMURDAN KES, ÜNİVERSİTELERE VER:

Al işte sektörleri de birbirine düşürdüler sonunda. Otelciler de öğrencilerinki gibi, turistlerin karantina ücretlerini de devlet ödesin diyor. Sabah Damla Dabiş’in programında Maliye Bakanı Oğuz’u dinledim. Damla defalarca kaynağı sordu, hayat pahalılığından kesilenle ödeneceği iddialarını dile getirdi, Bakan bir türlü net yanıt veremedi. “Tasarruf yapacağız” falan dedi, “üniversitelerin bazıları zorda” bile dedi. Ama aldıkları kararın adaletli olduğuna kimseyi ikna edemedi…

 

BİRAZ İNSAF:  

Bazı üniversitelerimizin “bilim yuvası” değil, “ticarethane” mantığı ile yönetildiğini bilmeyen yok. teşvikler, vergi indirimleri ve muafiyetler yetmemiş olacak ki, gelecek öğrencinin karantina parasını bile devlete ödetmeyi becerdiler. Bir üniversitemizin sahibi, taleplerinde tavan yaparak devletin işsizlere verdiği 1500 liralık desteğin üniversite hocalarına da verilmesi gerektiğini söyleyebildi. Ne diyelim, biraz vicdan, biraz insaf be kardeşim…

 

EN ÇOK ZARAR GÖREN KİMDİR?:

Kapalı işletmelere verilecek desteğin adı yok hala. Geçmişte kimlere verileceği bir bir açıklanırken, bu defa “en çok zarar gören” diye bir esnek ifade var. Ne olacak şimdi? Kim başvuracak, kim vurmayacak, niye vurmayacak ve niye alamayacak, bu kriter nedir, hangi verilerle belirlenmiştir? Hangi saha araştırması yapılmıştır? Bunların hiçbirinin yanıtı yok. Korkum, 1500 liralar da seçime yönelik dağıtılmasın…

 

İNGİLİZ TURİSTİN HESABINI SANER’DEN SORUN:

Rum Yönetimi’nin AB’den çıktığı gerekçesiyle İngilizlerin kuzeye geçmesine izin vermeyeceği tartışılıyor. Türkiye üzerinden de direkt sefer yok… Bu nedenle İngiliz turisti rüyamızda göreceğiz artık. Ne yaman çelişkidir ki, bununla mücadele etmesi gereken kişi de İngiliz havaalanlarında slotları olan, Türkiye’de touch down yaparak yolcu taşıyan kendi havayolu şirketimiz KTHY’nin kapısına kilit vuran kişi… Çözümü, sorunu yaratana havale etmek bu olsa gerek…

 

FOTO GÜNDEM: Güney’de partiler 5’li konferans, İngiliz planı, Türk tarafının tezleri konularını tartışmışlar. Görünen o ki, onlar da federasyon fikrinden bir o kadar daha uzaklaşmışlar. “Maraş’ı alalım, Güzelyurt’u alalım, Türk askeri gitsin, karşılığında eşitliği kabul edelim” diyen DİSİ Başkanı’na resmen saldırmışlar. Hem o tarafta, hem de bu tarafta ayrılığın taşları birer birer döşeniyor farkında mısınız?

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar