Eksik olan kaynak değil - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Köşe Yazarları

Eksik olan kaynak değil

 

Bizim coğrafyamızda yaşayanlar siyasette başarıyı kendinden, başarısızlığı da Allah’tan ya da rekabet içinde olduklarından bilinsin ister.


Her yolunda gitmeyen konuda genel kabul göreceğine inanılan bir söylemin arkasına gizlenme çabası vardır hep.

Bizde nedir bu?

Kıbrıs sorununa bağlı olarak ambargolar.

Kıbrıs sorunu çözülse problemlerimiz ortadan kalkacak.

Doğru mu?

Birçok Kıbrıslı Türk bunun inkar sürecini temsil eden bir söylem olduğunu biliyor.

İnanılmasa da çaresizlikten olacak sıkı sıkıya bağlanması gereken bir olgu haline gelmiş bu söylem. Bir çekim gücü de diyebiliriz buna.

Her türlü başarısızlıkta kullandığımız ambargolara son yıllarda bir yenisi daha eklendi.

Türkiye ile olan ilişkimiz.

Ya da yansıtılmaya çalışıldığı şekliyle onun karşı konamaz hale gelen talepleri ve bunun karşısında bizim çaresizliğimiz.

Tüm bunlar bizi iki yönden etkiliyor.

Birincisi, anlaşmanın birçok şeyi çözeceğini düşünen bir kesim ve beklenti yaratıyor. Bunu canlı tutuyor.

Müzakere masasında bizim elimizi zayıflatan aleyhimize bir görüntü yaratıyor.

Bu da zamanı geldiğinde içteki ve dıştaki kamuoyu oluşturucularının Kıbrıs Türkünü ikna için ortaya koyacağı söyleme katkı yapacak potansiyel bir “aktifi” oluşturuyor.

“Evet” de ve tüm bunlardan kurtul tezini canlı tutuyor.

İkincisi ve bana göre daha da önemlisi, yapabileceklerimize odaklanmayı, başarısızlıklarımızı kabullenmeyi ve düşünüp kendi çözümlerimizi üretmenin önünde engel oluşturuyor.

Bundan dolayı bir şeyleri düzeltmek için nereden başlamamız gerektiğinin şaşkınlığı içerisindeyiz. En iyi bizim bildiğimiz sorunları ve yapmamız gerekenleri bize başkasının gelip söylemesini bekler durumdayız. Belki biraz erken olacak ama bana göre yeni hükümetin verdiği görüntü de budur.

Özel sektörde de zaman zaman karşılaşılan bir durumdur;  yönetim ve çalışanların tümü kurumun gidişatını görür, bilir ama hareket edip bir türlü aksiyon alamaz.

Genelde kurum içerisinde üst kademelerdeki liderlik boşluğu, orta ve alt kademede de tecrübe ve bilgi eksikliğinin getirdiği özgüvensizlik kök sebeplerdir bu duruma.

Buna ek olarak hata yapma ve fırça yeme korkusunun yarattığı baskı ile bir türlü önceliklendirme yapamama ve bundan dolayı hareketsiz kalma olarak da seyreden bir “psikolojik vakadır”.

Aksiyon almak için eksik ne var, gerekçelerini rakamları alt alta koyup sorgu sual karşısında savunma yapmayı göze alıp bir türlü talep edilemez istenilenler.
Bu durumla karşı karşıya kalan kurumlar içine düştükleri durumdan çıkmak için ya merkezden kişileri görevlendirir ya da ciddi paralar vererek danışman bir firmanın yönlendirmesine başvurur.

TC hükümetleriyle bizim ilişkimiz bunu andıran bir ilişkidir.

Bu süreci iyi bilenler başarının “piknik ateşini” dışarıdan destek alarak yakmakta olduğunu, sonrasını o birimde, ülkede çalışanların getirmesi gerektiğini iyi bilirler ve buna göre hareket ederler.

Kurum içerisinde özgüveni yeşertmek ve sürdürülebilir kılmak için bu esastır.

Biz bunu TC hükümetleriyle bir türlü yapamadık.

Yapamadık, çünkü bizimkiler plan ve programlarını kendileri yapmayı, yeri geldiğinde taleplerinde diklenmeden dik durmayı beceremediler.

Bizim başlangıç olarak tecrübesiyle “piknik ateşini” yakmamıza yardımcı olacak Türkiye’ye ve sonrasında da ateşi emanet edeceği tecrübe ve yetkinliğe sahip siyasilere ve teknokratlara ihtiyacımız var.

Bizim kaynağa değil öncelikli olarak devlet yönetiminde liderlik yetkinliğine sahip bürokrat ve siyasetçilere ihtiyacımız var.

Devlette olması gereken duruşu sergileyemeyenin inandırıcılığı ve ekonomisi olur mu?

İnandırıcılığı olmazsa, fedakarlık yapma talebi ve liderliği kabul görür mü?

En azından 1950li yıllardan başlayıp 1970’li yıllara kadar gelen kendi mücadele tarihimizden hem Türkiye hem de biz ders alalım. Ve artık kabul edelim bizim eksiğimiz kaynak değil, liderlik edebilme yetkinliğidir.

Devlet yönetimini ve siyaseti tesadüflerin toplamı olmaktan çıkarmak için tedaviye doğru teşhis koyarak başlamamız lazım.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar