Dünyayı kurtarmak için… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

Dünyayı kurtarmak için…

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

İletişim ve haberleşme teknolojisi arttıkça dünya küçülüyor. Bizim gibi sıradan insanların akıl  erdirmekte güçlük çektiği “Dijital” dediğimiz sayısallık üzerine kurulan yeni fakat çok daha büyük bir dünya oluşuyor.

Nitekim artık sadece “nereden geldiğimizi” bilmekle kalmıyoruz. Eskiden göremediğimiz için “mukadderat” deyip Allah’a havale ettiğimiz “gelecekleri” de  daha iyi görebiliyoruz.


Tutun ki artık insanlık “kaderinin tevekkülünde”  değildir.. O kadere  egemen oluşunun evrimsellik çağını yaşıyor.

ANCAK bu “çağ” hiç de gönül açıcı değil! Çünkü  dünya 2  derece ısındı denilirken  eğer önüne geçilmezse üzerinde yaşanabilirlik mümkün olmayacak. Bu nedenle “yok oluşu” durdurmak için “dünyasal  seferberlik başladı bile!

FAKAT o doğasal seferberliğe karşın  ayni ülkeler bir yandan da dünyayı   “düşman kamplarına böldüler!” Nükleer silahlarla bloklaşırlarken  dünyayı  adeta zamanı gelmeden berhava edip yokluğa gömmek için  uğraşıyorlar!

Yani insanlık doğasal felaketlere inat kendi felaketini de beraber hazırlamakta!

…VE Kıbrıs’ı düşünüyorum gözlerim kapalı! “Neyiz bu dünyada” sorusuyla! Ne kadarız? Ve “nereye gidiyoruz?”

Ki Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Rum Yunan ikilisinin oyununu bozan Libya ile oluşturduğu Kıta Sahanlığı ittifakını bu sorunların açılımlarında değerlendirmeye çalışıyorum!  Çünkü  artık Rum tarafıyla farklı rotalarda gitgide geriye dönüşü olmayan ayrı gayrı yollara saptık!

FAKAT hâlâ tek ve büyük bir şansımız vardır: Bütün bu arızalı ve netameli yolları koşarken, son noktayı   “Türkiye-Yunanistan  anlaşmasıyla koymak..”

Tabi bu “şansı” kullanmak artık Yunanistan’ın görevidir. Nitekim ne diyor Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu? Rum Yönetimi hariç tüm ülkelerle anlaşma yapabiliriz.

YANİ Yunanistan’la bile!

Kİ Atatürk ile Venizelos bunu başardıydı… ABDİ İpekçi, Theotorakis, Zülfi Livaneli de Türk Yunan arkadaşlığını tesis etmek için çok uğraştılardı..

HATTA günü geldiğinde İsmail Cem Papadopulos ile sirtaki bile oynadıydı Türk Yunan dostluğu uğruna..

VE biz Kıbrıslı Türk ve Rumlar. Neden başarmayalım? Başarmak için ille de yeniden savaşmak, kırıp dökmek öldürmek mi gerekir!

HA neden böyle olsun diyorum? Başında yazdım işte! Çünkü  artık insanlık için tek bir “hedef, ideal” vardır: Dünyanın kurtarılması için birlikte çalışmak, iş ve güç birliği yapmak…

Bunun için ulusların birbirlerini kıyarak yok etmesi değil, birbirlerinin ellerini tutarak dünyayı kurtarmalarıdır asıl büyük ve dünyasal olay..

*****

ÖĞRETİM KADAR ÖNEMLİDİR EĞİTİM                                                   

   VE devam ediyorum: Diyorum ki  artık etkilerini yaşamaya başladığımız için bizzat görüp ellediğimizce eğer iklim değişikliklerini en azından beterin beteri olmadan önlemek istiyorsak  “gelecekler için çalışıp  önlemler alması gerekecek bir nesil yetiştirmek zorundayız..”

Oysa Bakın! Türkiye’de de  son zamanlarda  gencecik kızlar kadınlar nasıl kıyım kıyım kıyılmaktalar. Bir özürle geçiştirilecek olaylar nedeniyle insanlar nasıl birbirlerini kurşunlamaktalar!

Son olay beterin beteri olmuş. Ceren Özdemir adlı gencecik bir bale öğrencisi  “psikopat” dedikleri bir kişi tarafından bıçaklanarak öldürülmüş. Tek bir neden bile yok! Günlerdir Türkiye ayakta. Ceren Özdemir’in yanı sıra kadına şiddet olayını tartışıyor, gösteriler düzenleniyor. Fakat bugüne kadar tek bir kişi çıkıp da “biz nasıl insanlar yetiştirdik ki böylesi canavarca” diye sormuyor!.

…BANA  olayı yıllar önce arkadaşım rahmetlik Arif Hasan Tahsin anlattıydı. Geçmişte de çok yazdımdı. Kısaca şuydu:

Arif, Avustralya’da evli kızını ziyarete gider. Bir gün bir gencin makineli tüfeğiyle  hiç nedensiz bir otobüs dolusu insanı taradığı, onlarca ölü olduğu  haberleriyle çalkalanır Avustralya..

VE şöyle devam eder anlatımına rahmetlik Arif Desem:

“Çok merak ettimdi acaba ertesi gün gazeteler olay hakkında neler yazacaklardı..

“Ertesi  sabah gazetelere baktımdı  ne cani ne psikopat gibi kelimeler vardı  haberde. Hatta bazı gazeteler  şunu sorguluyorlardı: “Biz nasıl bir gençlik yetiştirdik ki böylesi feci  bir katliamda bulundu?..”

İŞTE olay! Asıl sorgulanması gereken “nasıl insanlar yetiştiriyoruz ki suç makinesi haline geliyorlar?  Kadınları kıyıyor, mal gibi kullanırlarken horluyor, taciz ediyorlar?”

EĞİTİM! Asıl büyük sorun eğitimde! Çocuklarımızı sadece Türkiye’de değil, KKTC’de de iyi yetiştiremiyoruz!  Gözettiğimiz tek şey “derslerinde  çok iyi olmaları!”

HATIRLAYIN: Mağusa’da bir grup üniversiteli gencimiz bir Afrikalı siyahi öğrenciyi “göl” dediğimiz bataklığa götürüp başına taşlar vurarak ezip öldürdülerdi.

Gazetelerde  haberlerini okurken mahkemede anlattıkları beni titretip çarpmıştı!  Bir tavuğu bile kesmek travma yaratırken nasıl bir insanın başı taşlarla ezilebilirdi? Bunu yapanların arasında gencecik kızlarımız da vardı. Olabilir miydi?

Ve Arif Hasan Tahsin gibi mırıldandımdı:”Biz nasıl bir nesil yetiştirdik yarabbi!  Kaldı ki uyuşturucudan ötesi illegal olaylara kadar artık gençlerimiz her belanın içinde!

Desek ki insan ektiğini biçerse Devlet de odur! Çocuklarımıza iyi “öğrenim” de sağlasak  galiba  iyi “eğitemiyoruz!”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar