Karaoğlanoğlu ayaktaydı dün…
Kaya Grubun satın aldığı eski Zeyko fabrikasına başlattığı otel inşaatına ilaveten, barıkçı barınağına ve Mete Adanır futbol sahasına da “çevre düzenlemesi” adı altında el koyma çabaları bölge halkı tarafından kalabalık bir eylemle protesto edildi…
Olay yeni değil. İrsen Küçük hükümeti, seçim yasaklarına az bir süre kala Karakum’daki Zeyko Yağ Fabrikası’nın kullanımındaki 20 milyon sterlinlik araziyi 49 yıllığına Kaya Turistik Tesisleri’ne kiralanması için Maliye Bakanlığı’na yetki vermişti. Aynı Hükümet 2011 yılında da araziyi 49 yıllığına aynı şirkete kiralama kararı almış ancak, mahkemenin ara emri ile kiralamayı iptal etmek zorunda kalmıştı…
İnşaat başladı. Ama bununla da kalmadı. Şirket “ben göndermedim” dese de, ortada muhtarlığa, spor kulübüne, balıkçılar birliğine imzalaması için gönderilen bir sözleşme metni var. O metinde, futbol sahası ve balıkçı barınağının geliştirileceği, ancak sahanın haftanın belli günleri kulübün kullanımına verileceği, balkıçı barınağına da ileride marina yapılacağı belirtiliyor ve tarafların buna itiraz etmeyeceklerini taahhüt etmeleri isteniyor…
Otelin yayılmak istediği araziler, İTEM yasasına göre devredilemez bir konumda. Buna rağmen, CTP-UBP hükümetinin son günlerinde gündeme gelen bu konuda Hüseyin Özgürgün’ün “olmazsa olmazımızdır” dediği iddia ediliyor. Şimdi UBP-DP hükümeti kurulunca, bu işin bir çırpıda halledileceği endişesi var. Köylüler ve duyarlı örgütler, şirketin planlarını hayata geçirmesini engellemekte kararlı. Her adımda eylemler devam edecek…
Bu arada, dünkü eylemde, arazinin şirkete tahsis edilmesine onay veren o zamanki kabinenin Maliye Bakanı Ersin Tatar’ın da protesto eyleminde başrollerde olması dikkat çekti. Anlaşılan Tatar, parti yönetimine tepkisini bu şekilde gösteriyor…
Göreceğiz bakalım, halk mı, yasalar mı, Ersin Tatar mı, yoksa Özgürgün, şirket ve destekçileri mi galip gelecek…
OKUR UYARIYOR: ÖNCEDEN UYARMAKTA FAYDA VAR…
Mehmet bey iyi günler,
Hayırlısıyla yeni hükümetimiz kuruldu. Şimdi her bakan kendi bürokratlarını hızlıca devreye sokacak. Ben size sadece Tarım Bakanlığı ile ilgili olanları yazmaya çalışacağım. Bakan Çavuşoğlu büyük ihtimalle en büyük müttefiki H.A’yı Veteriner Dairesine Müdür olarak atayacak.
Kısaca birşeyler yazayım. İlgili müdürün 2009 yılında göreve geldiğinde yasaları uygulamamasından dolayı devleti tam 770.000 TL zarara uğrattığına dair Sayıştaylık raporları arşivde durmaktadır. Bu para ne yazık ki kendisinden tahsil edilmemiştir.
Bundan daha önemlisi, Veteriner Dairesi bünyesinde kurulan gıda laboratuvarında eğitim çalışmaları için 1 milyon TL harcama yapıldığı, yine ilgili müdür tarafından imzalanmasına rağmen böyle bir eğitimin hiç kimseye verilmediği CTP hükümeti tarafından tespit edilmesine rağmen işin üzerine gidilip ne yazık ki gerekli soruşturmanın açılmasına olanak sağlanmamıştır. Şimdi aynı zihniyetteki insanlar göreve hangi yüzle talip olup topluma hizmet edeceklerdir. Bunların en büyük hizmetleri kendilerine ve yandaşlarına olacaktır. Eksik bıraktıkları yerleri tamamlamaktan başka amaçları yoktur. Bir müdür düşünün ki denetlemekle yükümlü olduğu bir şirketin satış bayiliğini yapmaktadır. Bu denetleme ne kadar dürüst olacaktır ve yaptırım gücü olabilecek midir. H.A şu anda önemli bir şirketimizin ….. bölümünü denetlemesi gereken müdürlüğün başına getirilecekse, Mağusa’da kendisinin işletmeciliğini yaptığı ….. satış dükkanının durumu ne olacaktır? Geliri oldukça yüksek olan bu satış yeri iptal edilmeyeceğine göre, bu gibi atamaların yapılması ne kadar uygundur? İnşallah yeni hükümet bu şekildeki atamaların yapılmasına izin vermez. Ancak hiç umudum yok, aklıma “yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır” sözü geliyor. Kolay gelsin…(A.S.)
YERİN KULAĞI VAR
KURULTAY KASIM’I BULMAYABİLİR: Dünkü yazımızda, CTP’nin kurultayına daha 7 ay olduğunu, 7 ay süreyle yaşanacak tartışma sürecinin de partiyi yıpratacağını yazmıştık. Dün Birikim Özgür televizyonda, önümüzdeki günlerde ciddi bir özeleştiri süreci başlarsa, kurultayın Kasım’ı bulmayacağı iddiasında bulundu. Bunun içinde, başkanın kim olacağı tartışmasının da bulunacağını vurguladı, kadroların kendileri de dahil olmak üzere sürekli yenilenmesinde yarar olduğunu belirtti. Ülkenin şu anda en büyük partisi olan CTP bakalım bu sınavı nasıl atlatacak…
OLABİLİR Mİ: Gazeteci- Yazar Kahvecioğlu, Türkiye ile iyi ilişkileri olmasına rağmen Ersin Tatar’a Maliye Bakanlığı’nın kasıtlı olarak verilmediğini iddia ederek, “Sırf Maliye Bakanlığı ona verilmesin diye Serdar Denktaş tercih edildi. Bunun yanında Maliye’yi de Serdar Denktaş’ın ensesine attılar ki Türkiye ile o boğuşsun, para bulsun, vatandaş maliyenin önüne gitsin” yorumunda bulundu. Kahvecioğlu’nun bu iddiaları ne kadar doğru bilemem ama, yakında kokusu çıkar…
GÖZLER MALİYE BAKANINDA: CTP-UBP hükümetini sona erdiren maaş krizi, yeni hükümetin önündeki en büyük sorun olarak çözüm bekliyor. Türkiye ile imzalanması gereken protokol henüz imza aşamasına gelmedi, maaş gününe 10 gün kaldı. Yeni Bakan Denktaş açıklamalarında “maaşların geçikebileceği” mesajını verse de, daha ilk aydan yaşanabilecek bir gecikme ortalığı karıştırabilir. İç borçlanmaya gidilemeyeceği, yerel bankaların bu meblağı karşılayamadığı, Türkiye bankalarının da ekonomik protokolun imzalanmasını teminat olarak görmek istedikleri biliniyor. Ha belki Türkiye kendilerine ‘hoşgeldin’ iltiması yapar, eksilen miktarı avans olarak serbest bırakır… Değilse işleri zor.
ANLAYANLAR ANLAMAYANLARA ANLATSIN: Meclis’ten oybirliği ile geçen yeni Seçim ve Halk Oylaması Yasasıyla ilgili sadece vatandaşın değil, bu yasayı yapan vekillerin de aklı karışık. Birçok vekil ne yazık ki oy verdikleri yasayı tam anlayamadıklarını ifade ettiler. Desenize bu seçimlerde vekiller vatandaştan oy isterken, nasıl oy kullanacaklarını da anlatmak zorunda kalacaklar. Ama işin ucunda oy oldu mu, eminim bir kolayını bulacaklardır…
ÇARŞAFA DOLANACAKLAR: Yıllardır tartışılan ve oybirliği ile onaylanan seçim yasası değişikliği birçok yenilikler içeriyor. Örneğin kamuoyunda “çarşaf liste” diye bilinen ve milletvekillerinin sadece bölgelerinden değil, tüm KKTC’den seçilmesi de yeni yasa ile yürürlüğe girdi. İlk seçimlerde bakalım bu çarşaf kimlerin ayağına dolanacak, kimleri içine saracak birlikte göreceğiz…
BİR O KALMIŞTI: “Kedicikleri” ile ünlenen Adnan Oktar hoca da sonunda Maraş konusunda konuştu. Oktar, bir tv programında, Maraş’ın Osmanlı’ya ait olduğunu söyleyerek, “Açalım Rumlar gitsin yerleşsin ama Maraş bizimdir” ifadelerini kullandı. Hepsini anladım da, kedicikleri bundan ne anladı, onu anlayamadım…
[quote font=”helvetica” font_size=”14″ align=”justified” bgcolor=”#e3f3ff” color=”#606060″ bcolor=”#0065ad” arrow=”yes”]ZİRVEDEKİLER: Birikim Özgür: “CTP, gelecek seçimler için mali ve ekonomi odaklı bir politika ortaya koymalıdır. Ekonomiyi, maliyeyi görmezden gelemezsiniz… Türkiye’den alınan mali destek bir gerçektir. Bunu sağlayamazsanız, ülkeyi yönetemezsiniz, başkalarını istediğiniz kadar suçlayın. Parti içinde çok ciddi bir özeleştiri yapmak zorundayız”… [/quote]
[quote font=”helvetica” font_size=”14″ align=”justified” bgcolor=”#e3f3ff” color=”#606060″ bcolor=”#0065ad” arrow=”yes”]DİPTEKİLER: Vergilerimizle Hovardalık: Siyaset bir kez daha kamuda deprem yaratıyor. Daha doğrusu paylaşımcı siyaset… Yeni hükümetle 40 daire, kurum, kuruluşun bağlı olacağı bakanlıklar değişiyor. Siz buna değişecek müdür müsteşarları da ekleyin…Tabii KKTC devleti öylesine zengindir ki, bu tür lükslerinden vazgeçmez. Sadece kağıt, tabela, şu bu masrafı bile yüzlerce asgari ücrettir, hazine açık vermiş, maaşları ödeyemez durumdaymış, kimin umurunda. Şimdi bekliyorum, daha sekiz ay önce “bundan sonra müşavir yaratılmayacak” ilkesine imza atan UBP, gücü eline geçirince bu sözünden geri adım atacak mı..?[/quote]
