Devletin itirafı - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
Köşe Yazarları

Devletin itirafı

Barış UzunahmetBarış Uzunahmet

Belki DPÖ’nün yaptığı bir durum değerlendirmesiydi ama bir nevi devletin kendi kendini eleştirmesiydi. Geçtiğimiz ay yayımlanan ve 215 sayfadan oluşan bu detaylı raporda eğitime de 28 sayfa yer ayrılmış…

Peki eğitim adına ne diyor bu DPÖ? Belki bilindik şeyler söylüyor, belki bizim bu satırlarda defalarca yazdıklarımızı tekrarlıyor ama devletin en önemli kurumlarından biri bunları söylüyorsa bu çok ciddi bir özeleştiridir.


DPÖ’nün bu raporuna göre eğitim sistemimiz ezbercidir ve öğrenciler sorgulama yeteneğinden yoksundur. Altyapılar yetersizdir, doğal olarak da eğitim kalitesi düşüktür. Sınıflar kalabalıktır, sürekli öğretmen eksikli yaşanıyor. Ortaokullarda okuma yazma bilmeyen çocukların olduğu ve başarının sadece sınavlarla değerlendirildiği bir ortamda eğitim yapıldığını DPÖ de onaylıyor.

Önemli tespitlerden biri de; sınava dayalı eğitim sistemi dolayısı ile özel ders- not ilişkisi eğitime zarar veriyor olmasıdır.

Şu bir gerçek ki biz kademeler arası geçişleri çoktan seçmeli sınavlarla yaptığımız sürece:

-Eğitim sistemimiz ezberci olmaya devam edecektir.

-Özel ders bir rant kapısı olmaya devam edecektir.

-Başarı, sınavlara endeksli olmaya devam edecektir.

Yani kolej sınavı bu şekli ile devam ettiği sürece, yani orta sonda yapılan yerleştirme sınavı bu şekilde yapıldığı sürece çocuklar ezberci olmaya devam edecektir. Yani çocuklar düşünmeden sorgulamadan ezberlemeye devam edecektir.

Bu hükümeti oluşturan partilerin de özellikle kolej sınavının bu şekilde devam edemeyeceğini yönünde beyanları olduğunu hatırlatmakta yarar vardır. O zaman bu konuda adım atılması gerekmiyor mu? Bu konuda en azından yapılması düşünülenlerin kamuoyu ile paylaşılması gerekmiyor muydu?

*******

Bana göre de esas önemli tespitlerden biri de stratejik bir planın olmamasıdır. Doğrudur bugüne kadar eğitim adına doğru dürüst bir devlet politikası oluşturulamadı. Her gelen hükümet kendi doğruları ile eğitimi yönetmeye çalıştı. Mevcut hükümetin de “vizyon 2030” diye bir stratejik planı olduğu söyleniyor. Üzerinde çalışılıyormuş… Hep beraber göreceğiz bakalım bu “vizyon 2030” stratejik planında neler olacağını… Bir devlet politikası mı olacak yoksa yine bir parti görüşü ağırlık mı kazanacak?

Aslında Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit geçmişte bu konuda eğitimde bir devlet politikasına ihtiyaç olduğu defalarca söylemişti.

Bu saatten sonra eğitim dibe vurmuşken, ülkedeki eğitim sistemi “ego tatmini” için kullanılamaz, buna kurban edilemez. Eğitim ciddi bir iştir ve artık daha çağdaş, daha laik, daha bilimsel, daha amaca hizmet eden bir eğitim sistemi gereklidir.

Eğitime dünyada en çok para harcayanlardan biri olan Kıbrıslı Türkler, bunun karşılığını alamamaktadır. Vatandaşın bu paraları harcamadığı, devletin görevini tam yaptığı bir eğitim sistemi ve kaliteli eğitimi bu toplum hak ediyor.

Elbet bir gün o da olur diye düşünüyorum.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar