“Yasadışı kürtaj” davasının sanıklarının yargılanmasına dün Girne Ağır Ceza Mahkeme’sinde devam edildi. Polis çavuşu Namık Kemal Baz, avukat Güneş Menteş’in sorularını yanıtladı
Devrim DEMİR
Kamuoyunda “Kürtaj davası” adıyla bilinen, Ada Hospital’da bazı hamileliklerin yasa dışı sonlandırılmasıyla ilgili 6 sanıklı davaya Girne Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün de devam edilirken, iddia makamının ilk tanığı Namık Kemal Baz, sanık Fahri Karagözlü’nün avukatı Güneş Menteş’in sorularını yanıtladı.
Baz, Ada Hospital’da uzman doktor tarafından yapılan bin dosyanın 73’ünde şüpheli işlem yapıldığının tespit edildiğini kaydetti.
Tutuklu yargılanan Doktor Fahri Karagözlü, Doktor Rasiha Serdaroğlu, Doktor Mehmet Ali Tunçbilek, Doktor Verda Özkent Tunçbilek, ebe Ayşegül İşbilen ve emekli hemşire Taner Okburan dün Girne Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin huzuruna çıkarıldı.
Yargıç Murat Soytaç ve Seren Bensen’in üye olarak yer aldığı heyete yalnızca bu dava için Girne Kaza Mahkemesi Başkanı Fatma Şenol başkanlık ediyor.
İddia Makamı Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Erdinç Akyener hazır bulunduğu davada, Mehmet Ali Tunçbilek’i Avukat Serhan Çınar, Verda Tunçbilek’i, Avukat Mustafa Şener, Ayşegül İşbilen ile Taner Okburan’ı Avukat Emre Kadri, Fahri Karagözlü’yü Avukat Güneş Menteş ve Rasiha Serdaroğlu’nu Avukat Tahir Seroydaş ile Avukat Ömer Başay temsil etti.
“Kürtaj” yerine “kist” yazıldı
Polis çavuşu Baz, Avukat Güneş Menteş’in sorusu üzerine, şüpheli dosyalar içerisinde da geçen bir polise ifade almak için çağırdığını söyledi. Kadının polise gelerek “kist” ameliyatı olduğuna dair ifade verdiğini anlatan Baz, daha sonra bu kadından DNA testi için kan alındığını söyledi. Baz, kadından alınan kan örneğinin, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini ve orada incelemesi yapılan fetüslerden biriyle uyumlu olduğunun tespit edildiğini söyledi.
Bunun üzerine Avukat Menteş, konu kadının acı ve sızı içerisinde hastaneye gittiğini iddia etmesi üzerine Baz, kadının kendilerine verdiği ifadede böyle bir beyanının olmadığını kaydetti. Baz, kadının nişanlı olduğunu ve bebeği istemediği için kürtaj olduğunu gönüllü ifadesinde söylediğini kaydetti.
Anneler ülkeye gelirse tutuklanacak
Polis çavuşu, Türkiye Cumhuriyeti’nde ifadesi alınan bir çok kadının DNA örenği vermediğini ve KKTC ‘de bu ifade veren kadınların arananlar listesinde olduğunu söyledi. Baz, kadınların KKTC’ye gelmesi durumunda yasal işlem başlatılacağını kaydetti.
Menteş, “müvekkilimin size bir beyanı yok”
Avukat Güneş Menteş, Baz’ın şahadeti sırasında, sanık Fahri Karagözlü’nün, hastanede kendisine “galiba o büyük bebek nefes aldı ve öldü. Ben cezaevine giremem, girersem ölürüm” şeklide bir beyanı olduğunu söyledi. Ancak Menteş, müvekkilinin tahkikat memuruna böyle bir beyanı olmadığını iddia etti.
Baz: Olduğu gibi anlattım
Soruşturma memuru Baz, sanığın ilk tutuklandığı gün kendisine “Galiba o büyük bebek nefes aldı ve öldü. Ben cezaevinde yaşayamam” şeklinde sözlü beyanda bulunduğunu, bunu da mahkemeye aktardığını, teminat duruşmasında sanığın cezaevinde yaşayamam dediği için kaçma ihtimaline vurgu yapmak için ifadeyi yuvarlayarak anlattığını dile getirdi.
Menteş: Tıbbi gereklilikleri yerine getirdi
Avukat Güneş Menteş, Fahri Karagözlü’nün gönüllü ifadesine değinerek, sanığın hasta, sakat, anomalisi olan bebekleri kürtajla aldığını, bu konuda tanı koyacak tek merciinin doktor olduğunu ifade ederek, müvekkilinin tıbbı gereklilikler çerçevesinde operasyonlar yaptığını öne sürdü.
