Bayram zehir oldu - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
KıbrısManşet

Bayram zehir oldu

egemen-tokat

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde solunum cihazı olmaması nedeniyle farklı tarihlerde bilinç kaybı geçiren biri 7, diğeri 61 yaşında iki kişi Yakın Doğu Hastanesi’nde yaşam savaşı veriyor. Bayram hem onlara hem ailelerine zehir oldu.

YANLIŞ TEŞHİS İDDİASI: 7 yaşındaki Egemen Tokat, 15 Haziran’da karın ağrısı şikayetiyle önce Girne Akçiçek Hastanesi’nin ardından da Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Tokat ailesinin iddiasına göre, oğullarına yapılan yanlış ve eksik tedavi sonucu beyin fonksiyonları durdu

NARKOZDAN SONRA OLAN OLDU: Girne Akçiçek Hastanesi’nin ardından da Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne getirilen Egemen Tokat’ın arkasından su alınması operasyonu için narkoz uygulandı. Ne olduysa ondan sonra oldu. Küçük Egemen, narkozun etkisinden çıkarken rahatsızlandı ve bilincini kaybetti


‘OKSİJEN MAKİNESİ YOK DİYE’: Anne Tokat: Oksijen alamadığı için çocuğumuz mosmordu, oksijen makinesi olmadığı için bizi apar topar YDü Hastanesi’ne sevk ettiler. YDÜ’deki doktorlar ‘çocuğu buraya son raddesinde yolladılar’ şeklinde açıklama yaptı. Ne bayram ne seyran bize her şeyi zehir ettiler

Devrim DEMİR 

Egemen Tokat henüz 7 yaşında. 15 Haziran’da karnesini aldıktan sonra gün boyu anne ve babasının yaptığı sürprizlerle eğlendi. 15 Haziran akşamı ise karın ağrısı şikayetiyle anne ve babasını telaşlandıran küçük Egemen, ailesi tarafından Girne Akçiçek Hastanesi’ne götürüldü.

Yapılan ilk müdahalenin ardından küçük Egemen’e serum takıldı. Sabaha kadar doktor gözetiminde tutulan Egemen Tokat sabah saatlerinde yine kusma şikâyeti ile doktor tarafından muayene edildi.

Küçük çocuğun ailesi oğullarını alıp eve gidecekleri hayalini kurarken, ambulansla Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Tokat ailesinin iddiasına göre, oğullarına yapılan yanlış ve eksik tedavi sonucu beyin fonksiyonları durdu.

Aile, 10 gündür Yakın Doğu Hastanesi yoğun bakım servisinde bilinci kapalı yatan oğullarının uyanması için dualar ediyor.

Koridorlarda uyuyup uyanıyorlar

Gökhan-Songül Tokat çiftinin ilk göz ağrıları 7 yaşındaki Egemen Tokat 10 gündür bilinci kapalı bir şekilde Yakın Doğu Hastanesi yoğun bakım servisinde ölüm kalım savaşı veriyor.

Tokat ailesi 10 gündür yaşadıklarını Havadis’e anlattı.

“Oğlumuz karne aldı, ona sürprizler yaptık akşamı ise erkenden yorgun düştü uyudu. Gece 11 gibi karın ağrısı şikâyetiyle Girne Akçiçek Hastanesi’ne götürdük, serum taktılar. Gerekli tüm tahliller yapıldı, temiz çıktı sabah saatlerinde kahvaltıdan sonra yine kustu ve Doktor Sadık bey geldi. Çocuk kustuğu ve halsiz düştüğü için antibiyotik yaptıklarını biraz uyuyacağını belirterek odadan ayrıldı. Öğleden sonra doktor yine geldi, refleksleri çok iyi dedi, Egemen’e bir iki soru sordu cevap verdi oğlum, bana eve gitmek istediğini söyledi.

Daha sonra yeniden gelen doktor bana çocuğu Lefkoşa’ya sevk etmemiz gerektiğini söyledi.”

“Oğlum yürüyerek ambulansa bindi”

Anne Songül Tokat, oğlunun ambulansa gitmeden önce kendi başına tuvalete gittiğini geri gelip kendisiyle şakalaştıktan sonra ambulansa yürüyerek bindiğini kaydetti.

Anne Tokat, oğullarının sevkinden sonra çocuk bölümüne alındığını kontrol eden çocuk doktoru Hüseyin Helvacı’nın kendilerini bilgilendirip oğullarının gayet sağlıklı olduğu açıklamasını yaptığını belirtti.

Songül Tokat şöyle devam etti: “Doktor Hüseyin Helvacı yeniden geldi ve oğlumuzun sırtından su alacağını belirterek bizi odadan çıkardı. Kısa bir operasyonla çocuğumu bize baygın teslim ettiler, çocuğun kilosunun yüzde beşi kadar narkoz verdiklerini ve kendine geleceğini söyleyerek çekip gittiler” dedi.

“Oğlum önümüzde ölüyordu”

10 gündür oğlunun gözünü açması için dualar eden ve yoğun bakım servisinden bir an olsun ayrılmayan Gökhan-Songül çifti oğullarının derdinden 2 yaşında olan kızlarını unuttu. Perişan olan aile, kimseden bir açıklama alamazken, hastanede yaşadıkları olayın şokunu atlatamıyor.

Songül Tokat, “Egemen’e iki serum bağladılar, çocuk ne oldu bilmiyorum aşırı derecede tepkiler vermeye başladı, göz bebekleri büyüdü ve bağlı olduğu makine ötmeye başladı. Doktor ve hemşireyi çağırdık bize bu tepkilerin normal olduğunu onları meşgul etmememiz uyarısını yaptı. Egemen’in dili çıktı ve mosmordu ben çığlıklar attım hemşireler geldi, yastığını ters çevirdiler ağzından kırmızı bir şeyler daha sonra ağzından ve burnundan sular geldi. Oğlumuz gözümüzün önünde ölüyordu ama doktor ve hemşirelere göre her şey normaldi. En son halini gören hemşire bilincini kaybediyor diyerek bizi kapı dışarı ettiler. Oğlum avuçlarımdan kayıyordu, saatlerce yalvardım bana her şey normal diyerek azarlayan doktor ve hemşireler her şey bittikten sonra iki buçuk saat Egemen’e müdahale etmeye çalıştı” sözlerini kullandı.

“Çırpınıyordu biz yerle bir olduk”

Egemen’in son çırpınışları olduğunu ve artık hiçbir müdahalenin onu geri getiremeyeceğini anlatan gözü yaşlı anne, “Çırpınmaya başladı ve biz anne baba olarak evladımızın yok olup gitmesine şahit oluyorduk, yerle bir olduk. Hemşireler de doktor da çok rahattı sanki oğlumuz normale döndü ve onu kurtardılar gibi rahat tavırları bizi bir kez daha yıktı. Oksijen alamadığı için çocuğumuz mosmordu, oksijen makinesi olmadığı için cihazlar yetersiz diyerek bizi apar topar Yakın Doğu Hastanesi’ne sevk ettiler. 10 gündür yüzümüz gülmedi, doktorlar her şeyi bitirmişler çocuğu buraya son raddesinde yolladılar şeklinde açıklama yaptı. Oğlumun beyin fonksiyonları durdu, müdahale edilecek hiç bir şey bırakmadılar, 10 gün oldu yoğun bakım kapısı önünde sabaha kadar dua ediyorum, beni hissedip gözlerini açacağı anne diyeceği anı bekliyorum. Hep uyuyor, biz kahrolduk başka anne baba bizim yaşadığımız yaşamasınlar ama devlet hastanelerinde kesinlikle ciddiyet yok, baştan atmak için herkesin canını hiçe sayıyorlar. Kızım abisi uyansın diye ağlıyor, doktorlara söyleyin uyandırsınlar diye ağlıyor daha 2 yaşında” sözlerini kullandı.

‘Yatak yok’ dediler bizi sevk ettiler

27 GÜNDÜR YAŞAM SAVAŞI VERİYOR: Arı sokmasına alerjisi olan Güner Öztürkler, 30 Mayıs’ta Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı, kapıdan içeri girmeden ‘yatak yok’ denilerek müdahale edilmeden YDÜ Hastanesi’ne sevk edildi. Arada geçen 4 saatlik zaman diliminde alerji nedeniyle Öztürkler’in solunumu durdu. Öztürkler 27 gündür yaşam mücadelesi veriyor

Arı sokmasına alerjisi olan ve 30 Mayıs tarihinde bahçesinde uğraşırken arı sokması sonucu hastaneye sevk edilen 61 yaşındaki Güner Öztürkler de Yakın Doğu Hastanesi’nde yaşam mücadelesi veriyor. Öztürkler’in iki kızı ve eşi 27 gündür babalarının ve eşinin uyanması için dua ediyor.

“Yatak olmadığı için sevk ettiler bilinci kapandı”

27 gündür yoğun bakım servisinde yaşam mücadelesi veren Güner Öztürkler’in kızı Saffet Öztürkler, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“30 Mayıs tarihinde babam bahçede uğraşırken arı soktu, annem ve kardeşim ambulans çağırdı. Evde gerekli ilk müdahale yapıldıktan sonra, Lefkoşa Hastanesi’ne sevk ettiler. Annem ve kardeşim hastaneye daha girmeden, babamın yatak olmadığı için Yakın Doğu Hastanesi’ne sevk edeceklerini öğrendi. Sevk işlemleri için 4 saat canımızı ezdiler. Babam hastaneye giderken alerjisi olduğu için, solunumu durdu, 15 dakika beynine oksijen gitmedi. Hastanede eksik müdahale yaptılar, solunum cihazı olmadığı için beklettiler. Bu zaman kaybında babam yoğun bakıma alındı ve yaşam mücadelesi veriyor.”

saffet

Öztürkler: Lüks araçlar canımızdan kıymetli

Saffet Öztürkler, babasının durumu hakkında şu anda hiçbir şeyin belli olmadığını ifade ederek, bu konuda yasal yollara da başvuracaklarını söyledi.

Öztürkler, “Perişan olduk, bayram zehir oldu evimizi işimizi unuttuk. Babam sağlıklıydı, bu memlekette her şeye para var hastanenin acil ihtiyaçlarına yok. Bu olayla yaşandı ve hastaneye 22 adet solunum cihazı alındı. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Devlete artık güvenimiz kalmadı. Devlet hastanede başa çıkamadığı hastalarını sevk ediyor ve baştan atıp hastaları kaderlerine terk ediyorlar. Babamın canı devletin lüks makam araçlarından kıymetli değildir, yazıklar olsun” diyen Öztürkler, ilgilerinden dolayı YDÜ doktor ve hemşirelerine de teşekkür etti.

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar