AKP İstanbul’u kolay kolay vermez - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Köşe Yazarları

AKP İstanbul’u kolay kolay vermez

Bekir AzgınBekir Azgın

Ekrem İmamoğlu’na mazbatası teslim edildiğine göre İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’ni CHP’nin kazandığını varsayabiliriz. Ancak kimse bayram yapmaya kalkışmasın. Daha atlanması gereken hendekler var. Birilerinin ayağı kayarsa kendini çukurun dibinde bulması azımsanmamalı.

AKP, gönül rızasıyla, İstanbul’u vermek istemeyecek. Belediyeyi geri almak için ellerinden gelen her şeyi yapacaklar. Bunun için de birçok neden var.


Ben, “çaldılar, çırptılar, örtmeye çalışıyorlar” edebiyatı yapmayacağım. O işler, somut delil olmadan yapılmaz. Ben görebildiğim nedenleri sıralamaya çalışacağım.

Partinin orta dereceli yöneticileri başkanlarının gazabına uğramaktan korkuyorlar. Onun gözüne girip milletvekili adayı olmayı hayal ederken birden kendilerini muhtar adayı olarak bulabilirler. Korkudan ödleri patlamasın diye geceli gündüzlü çalışarak YSK’ye sunulacak delil topluyorlar.

İkinci ve en önemli neden, çantada keklik olarak gördükleri İstanbul seçimlerini, kendi elleriyle CHP’ye kaptırdıklarına inanıyorlar. Ve bunda haksız sayılmazlar. Oyları tekrar tekrar saydırdılar, olmadı. Şimdi seçimlerin yenilenmesini istiyorlar. Bunun gerekçesini anlayabilmek için rakamlara bakmak gerekir.

İstanbul’da Millet ittifakı ile Cumhur İttifakı arasındaki oy farkı yazana ve söyleyene göre farklılık arz etmekte. Biraz önce YSK’nın sitesine girdim ama orada beyaz bir sayfa ve bir not var: “Sandık sonuçları ve Tutanaklar sayfamız YSK’ca kesin seçim sonuçlarının ilan edilerek Resmi Gazete’de yayımlanmasını takiben hizmete açılacaktır.”

Her halükârda iki ittifak arasındaki fark 13 ilâ 27 bin gibi bir rakamdır. 2018 yılı genel seçimlerinde oy kullanan seçmen sayısı 9.304.207 idi. Son seçimlerde ise 8.605.086 seçmen oy kullandı, yani 500 bin dolayında seçmen sandığa gitmedi. Bunların çoğunun AKP’yi protesto etmek için sandığa gitmeyen AKP’liler olduğu varsayılmaktadır. “Tekrarlanacak olan seçimlerde bu seçmenleri sandığa taşımanın bir yolunu buluruz” diye düşünüyorlar.

Bir de geçersiz oy sorunu var. Geçen yılki seçimlerde geçersiz oylar 150 binden azdı. Bu yılki seçimlerde kullanılan oylar azalmış olmasına rağmen geçersiz oylar 300 binden fazlaydı. Birçok insan sandığa gitmiş görünmek için oy vermeye gitmiş ama sandıkta oylarını yakmışlardır. Böylece AKP’yi cezalandırmış oldular.

HDP genel seçimlerde 1 milyonun üzerinde oy almıştı. Bu oyların İmamoğlu’nu öne geçirmekte önemli rol oynadığını söylemek için allame olmaya gerek yoktur.  Geçen seneki genel seçimlerde AKP ve MHP’nin aldıkları oylar 4.640.013; CHP, İP ve HDP’nin aldığı oylar 4.338.613 idi. Yerel seçimlerde Yıldırım 4.156.036, İmamoğlu da 4.169.765 oy almışlardır.  Görüldüğü gibi Cumhur İttifakı’nın 0.5 milyon dolayında oy kaybı vardır. Seçimler tekrarlanırsa AKP’liler oylarını geri alabileceklerini hesap ediyorlar. Ve seçimleri tekrarlatmak için ellerinden geleni artlarına koymayacaklar.

Yerel seçimlerden en kârlı çıkan partinin CHP olduğunu söylemek, herhalde malumu ilâm etmekten başka bir şey değil. Kırklareli’ni bir bağımsıza, Giresun ve Zonguldak’ı da AKP’ye kaptıran CHP, MHP’den Adana ve Mersin’i, AKP’den de İstanbul, Ankara, Antalya, Artvin, Ardahan, Bilecik, Bolu ve Kırşehir’i koparmıştır. Geçen seçimden elinde bulunan Aydın, Burdur, Çanakkale, Edirne, Eskişehir, Hatay, İzmir, Muğla, Sinop, Tekirdağ ve Yalova belediyelerini tekrar kazanmıştır.

Türkiye geneli için sevinebilirler, ama dediğim gibi, İstanbul için bayram yapmak için daha erkendir. Bakalım, zaman ve YSK ne gösterecek.

“Beka sorunu” olan tek ülke Türkiye değil. İsrail’in de beka sorunu var. Başbakan Benyamin Netanyahu, seçim öncesi yaptığı konuşmalarında defalarca “Arap denizinin ortasındaki bu İsrail adacığını kurtaracak tek lider benim” diye İsraillilere hatırlatmak gereğini duymuştu. Türkiye’nin beka sorununu çözecek olan tek kişinin Erdoğan olduğu gibi.

9 Nisan günü yapılan seçimlerde Başbakan’ın Likud partisi 35, eski Genel Kurmay Başkanı Benny Gantz’ın Kahol Lavan (Mavi ve Beyaz) İttifakı 35 sandalye kazandı. Geriye kalan 50 sandalyeyi de 9 parti paylaştı. Bu dağılım, Netanyahu’ya yeniden hükümeti kurma olanağı verdi çünkü küçük partilerin birçoğu aşırı dinci veya milliyetçi partilerdir. Dolayısıyla orta şekerli Gantz yerine koyu muhafazakâr Netanyahu’yu desteklemeyi uygun buluyorlar. Netanyahu, onun aleyhine yolsuzluk davası açan savcının elinden kurtulursa bakarsınız İsrail’i de kurtarır.

Netanyahu’nun kazanması için Trump da çok çalıştı. Önce Amerikan eliçiliğini Kudüs’e taşıdı. Sonra Suriye’den ele geçirilen Golan tepelerinin İsrail’e ait olduğunu açıkladı. Seçimlere bir hafta kala Netanyahu’yu Beyaz Saray’da ağırladı ve onun güzel hatırı için İran devrim ordusunu “terörist” ilan etti.

Seçimlerden sonra da “Netanyahu kazandığına göre, barış yapmak daha kolay olacaktır” diye buyurdu. Elinde “asrın barış planı” diye nitelendirdiği bir barış antlaşmasını devreye sokacağını söylüyor. Asrın Barış Planı’nı da Yahudi olan damadına hazırlattı.

Allah Filistinlileri ve insanlığı Trump’ın büyük planlarından korusun.

 

 

 

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar