RUMLARA BU CESARETİ VEREN NEDİR… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 30, 2024
Köşe Yazarları

RUMLARA BU CESARETİ VEREN NEDİR…

Mehmet MoreketMehmet Moreket

Anastasiadis, BM Genel Sekreteri özel temsilcisini gönderip, bir hareket başlatınca, yine çamura yatmış, kaç gündür “güven artırıcı önlemlere” bağlılıktan söz ediyor.

 


Hatta Maraş’a karşılık, Ercan’ın açılması fikrini de tekrar etmiş.

 

Kabul edilmeyeceğini bal gibi bildiği halde, şirin görünecek…

 

Diğer taraftan kapsamlı çözümün adı yok. O da pekala biliyor ki, Türk tarafının zaten böyle bir niyeti yok, bir de insani yönden baskı yapacak ki, destekçisi çoğalsın.

 

Ama aynı Anastasiadis, insanların seyahat özgürlüğünü gözünü kırpmadan kısıtlayabiliyor…

 

Haber Cyprus Mail’de çıktı. İngiliz Yüksek Komiserliği, KKTC’de yaşayan vatandaşlarına duyurmuş, güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin henüz resmi olmayan kararıymış;  1 Ocak’tan itibaren kuzeyde ikamet eden İngiliz vatandaşlarının, ilk geçiş günlerinden itibaren sadece 90 gün güneye serbestçe geçmelerine izin verilecekmiş, sonra 90 gün geçemeyeceklermiş, sonra yine bir 90 gün geçebileceklermiş. Ha, ama güneyde yaşayan İngilizler kuzeye rahatça gidip gelebileceklermiş…

 

Tam bir insan hakları ihlali. Gerekçesi yok, ne olabilir ki?

 

Bu yayın yapıldığı saatten beri bekliyoruz; bizim taraftan bir ses çıkacak mı? Hala yok…

 

Konunun 1. derecede muhatabı Ersin Tatar, mesela Anastasiadis’e bir telefon açacak mı? İlgili Komiteyi görevlendirecek mi, ahbabı Boris Johnson nezdinde bir girişim yapacak mı? Ya da en azından AB’ye Rumları şikayet eden bir mektup falan? Ben yazıyı yazdığım saatlerde 24 saat geçmişti, henüz bir tepki yok. Haberi var mı, ondan bile emin değilim. Zira o buralara fazla bakmıyor, gözü ufukta, Torosları seyrediyor…

 

Bugün, yarın KKTC’de yaşayan İngilizlere Christmas mesajı yayınlayacak ama yüzlerine nasıl bakacak bilmem…

 

Asıl soru, Rumlar bunu niye şimdi yapıyorlar sorusudur.

 

Bunun da cevabı, “geçmişte neden böyle bir cüret gösteremediler” sorusunun cevabında yatıyor.

 

Anladınız siz onu…

 

 

SUCUOĞLU’NU DUYAN VAR MI…

 

Türkiye kaynadı, KKTC de öyle. Bankacılar telaşta, vatandaşlar da…

 

Son iki tebliğden bahsediyorum. Bankada TL’si bulunanların, dövizden dolayı meydana gelen zararlarının ödenmesi meselesi. Önce tamamı sandık, Hazine ödeyecek sandık, hemen sonra bir tebliğ daha, parasını dövizden TL’ye çevirene ödenecekmiş, o da Merkez Bankası tarafından…

 

Her neyse, bir durum var. Millet şaşkın, bakıyor, acaba bize de uygulanır mı? Kim karşılar? Hükümet ne yapacak? Var mı duyan? Bir tek Sunat Atun, o da Ticaret Bakanı’yla görüşmeye gidiyormuş. Hükümetten “Vatandaşım sakin olsun, temas ediyoruz” falan diye bile bir açıklama yok…

 

Bankacılar Birliği bakmış görmüş, ölü gözünden yaş gelmiyor, aynısının bizde de uygulanması için girişim yapmış, Türkiye’deki yetkililerden talepte bulunmuş.

Olması gereken bu mudur? “Sektörler, sektörler” dediklerinde merteklerden toz dökülür, koskoca bankacılık sektörünü başsız bırakmak ne demek?

Tabi, tabi onların meşguliyetleri çok daha önemli. Kazanacaklar mı, kazanmayacaklar mı? Sizin kazandığınızın ya da kaybettiğinizin onlar için bir önemi yok!

 

YERİN KULAĞI VAR

VATANDAŞ OLMANIN BEDELİNİ ÖDEME ZAMANI:

Dün bir okurum aradı, yakında vatandaş olmuş. Aramızda söyle bir konuşma geçti; “Sabah beni İçişleri Bakanlığından aradılar. Arayan kişi memur, elimde telefon numarası var. ‘Önümüzde bir seçim var, sayın Bakan da adaydır. Desteğinizi bekleriz’ dedi. Adını sordum söylemek istemedi, ‘Abi adımı boş ver, biz de emir kuluyuz, ne dedilerse onu yapıyoruz’ dedi. Ben de ona cevap olarak, ‘Bakanına selam söyle oyumu değil, günahımı bile vermem onlara’ dedim”… Sabah sabah ne diyeceğimi bilemedim sadece “iyi yaptın” deyiverdim. Vatandaş yaptıklarından karşılık olarak oy istiyorlar. E, tabii şimdi ödeme zamanı…

 

UBP “KAYNAK” LAFINI NEDEN AĞZINA ALMAZ:

Asgari ücret olması gereken kadar arttı. Devlet, özel sektöre bu artışı karşılayabilecek destek vermeyi vaat etmiş. İçerlikli arkadaşlar memur maaşlarına da yüzde 34 zam yapılacağını sızdırıyor. Peki, kaynak ne? Bütçe geçer geçmez, gelecek yılın hesabından ilk borçlanmayı 93 milyon olarak yapıyor. Böyle mi gidecek? Borçlanma limiti ilk birkaç ayda bitecek, bu açık.  Sonra? Seçime giden iktidar partisinin ağzına almadığı tek konu, “kaynak”… Muhalefet kalem kalem gelir artırma planı anlatıyor, bunların öyle bir derdi yok. Ne yapacak da sürdürecek, orası belli değil.

 

5 ÖLÜM, 2 OMİCRON, BAKAN SEÇİM GEZİSİNDE:

Sağlık Bakanlığından dün servis edilen haberi gördünüz, Bakan Pilli sınır kapılarını ziyaret etmiş. Sözde sınır kapılarındaki sağlık önlemlerini denetlemiş. Sanki denetleyecek başkası yokmuş, sanki kendinin yapacak başka işi yokmuş gibi. Resmen seçim gezisi, adını denetleme koymuş. Tam da o gün ülkede 2 tane Omicron vakası tespit edilmiş, covidden de tam 5 tane de ölüm var…

 

GEÇMİŞTE DE YAPMIŞLAR VE HÜSRANA UĞRAMIŞLARDI:

Henüz yakın geçmiş, 1993 ve 2003 seçimlerinde de UBP, seçimi kazanmak adına bolca istihdam yapmış, önüne gelene kredi dağıtmış, vatandaşlık vermişti. Ve bu iki seçimin sonucu hezimetti. seçimlerin sonunda UBP tarihinin en ağır yenilgisini almaktan kurtulamamıştı. Ya İrsen Küçük’ün binlerce istihdamdan sonra sandıkta kalması? Bugün de oynadıkları aynı oyun. Geçmişten de ders almazlar.

 

VATANDAŞIN DEĞİL, KENDİ GELECEKLERİNİN DERDİNDE:

Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezinin yaptığı son ankete göre, katılımcıların ezici çoğunluğu yolsuzluğun yaygın olduğuna, suçun yapanın yanına kar kaldığına, kimlik ve aidiyet duygusunun zedelendiğine inanıyor. Tatar ve UBP ile “geleceğe yürüyen” KKTC’nin geldiği durum ortada. Birisi her gün “Torosların net göründüğü” paylaşımı yaparken, diğerleri ise vatandaşın değil, kendi geleceklerinin derdinde…

 

ATUN RESMEN DALGA GEÇİYOR:

Sunat Atun yine büyük büyük laflar etmiş, sütün biradan pahalı olması kabul edilemezmiş. Tamam, kolayı var, biranın fiyatını yükselt bitsin. O zaman süt biradan ucuz olur. Sizin ideolojiniz bu değil mi? Zam yapmaktan korkmazsınız siz. Vallahi bize şikayet edeceğine gitsin Ekonomi Bakanı kimse ona şikayet etsin. Çiğ süt fiyatlarına bir ay içinde 4 kez zam yapan babam mıydı, yoksa bizzat kendine bağlı Süt Endüstrisi Kurumu mu?

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar