Geçtiğimiz hafta İstanbul’da yaşayan Kıbrıs Türkleri ile yapılan
toplantının sonunda, ‘’seçim sonucu koalisyon çıkarsa tercihiniz
ne olur’’ diye bir soru soruldu Özersay’a.
Koalisyona girer misiniz sorusuna doğal olarak istekli
yaklaşmadı.
Gerekçelerinde haklı ve mantıklı.
‘’Düzenin değişimi ve iyi yönetim iddiası için bu siyasi hareketi
başlattık. Son 4 yılda sırayla yönetimde olanlarla koalisyon
kurarak söylediklerimizi başarmamız pek mümkün olmaz’’
mealinde bir cevap verdi.
Koalisyona gerek olmayacağını da anlatırken verdiği iki örnek
oldu ki sonrasında düşününce, o kadar da naif olunmaması ve
farkındalık yaratmak adına bunun da üzerinde durma ihtiyacı
hissettim.
_______________________________________________________________________________
Özersay, bir önceki seçimde toparlanıyoruz hareketinin ‘’karma
oy’’ verin çağrısına 22%’lik bir karşılık verildiğini söyledi. Bu
oranın geçmiş seçimlerde averajda 8% civarında olduğunu da
ekledi.
_______________________________________________________________________________
İkinci örneği de kendisinin aday olduğu başkanlık seçimlerinden
verdi. Çok düşük oy oranı alacağı anketlerde ve birçok siyaset
yorumcusunda hakim görüşken 20% civarında oy aldığını
söyledi.
Bu iki örneğin toplumda değişime karşı büyük bir istek
olduğunun en somut göstergeleri olduğunun altını çizdi.
‘’Toplum kendine güvenir ve inanırsa iktidar oluruz ve olacağız’’
diye sözlerini sonlandırdı.
_______________________________________________________________________________
Özersay’ın verdiği örnekler, değişim adına çağrı yapıldığında
seçeneklerin kişilerle ilgili olması durumunda değişime yönelik
bir eğilimi doğruladığı bir gerçek.
_______________________________________________________________________________
Bu açıdan bakıldığında yapılan son seçimler değişim adına
olumlu sinyal veriyor ama bunun değişim adına ciddi şekilde bir
partiye mühür vurma noktasına gelip gelmediği ise hala daha
ispata açıktır.
_______________________________________________________________________________
Yapılacak olan seçim partiler arasında bir yarış olduğu kadar
seçmenin değişim istemesi ile kendisi dahil değişip değişmek
istemesinin de bir yerde seçimidir.
Diğer bir deyişle 7 Ocak yalnızca bir seçim değil ayni zamanda
değişim ve değişmek istenip istenmemesi ile ilgili bir
referandumdur da.
Toplumun değişime yönelik iştahının eski düzene karşı kurulan
bir partiye yönelik mühür vurdurtacak seviyeye gelip gelmediği
bu seçimlerde gözükecektir.
Değişim sinyali vardır ama bunun gücü değişimi yapmaya
yeterli olacak şekilde bir partiye nasip olacak mı ciddi şekilde
ortadadır.
Bu değişim isteğinin sandığa HP’ye mühür vurup tercih yapacak
derecede olması da toplumun tanıdığı ve değişimi yapabilme
yetkinliği olan kişilerin aday gösterilip gösterilemeyeceği ile
direk ilişkilidir.
Sonuç olarak Özersay bu seçimde ada çapında oy rekoru
kırabilir ama partisinin içinde ondan sonra oy alacak olan
adaylar ile arasındaki farkın ne kadar az ya da fazla olacağı
partinin başarısını ve siyasette ne kadar kalıcı olabileceğini de
direk etkileyecektir.
_______________________________________________________________________________
Toplantının sonunda ilk defa tanışıp ayaküstü kısa sohbetimizden ayrılırken Özersay’a söylediğim üzere ‘’yolları geniş ve açık olsun’’.
Görünen tek umut onlardır, çünkü bu gidişat ve düzenden
memnun olmayanların başka deneyeceği çare yoktur.
Değişim adına yakalanan fırsatı değerlendirmenin tüm ağır
sorumluluğunu almış durumdadırlar.
Başaramazlarsa arkadan gelecek olan bir sonraki değişim
hareketinin hem gecikmesini hem de işlerinin daha da
zorlaşmasına sebep olacaklar. Küçümsenecek bir sorumluluk
değildir bu.
Özersay’ın toplantıda birkaç kez hatırlattığı üzere ‘’doğa boşluk
kabul etmez’’
Bu toplum bu hareketin en azından şimdilik söylemde ifade
ettiklerine ciddi şekilde ihtiyacı vardır ama son düzlükte yine de
değişim ve değişmek için cesaretlendirilmeye de ihtiyacı vardır.
Bunun için Halkın Partisi tüm aday ve aday olmayan kadroları
ile Özersay’ın arkasına saklanmadan ön plana çıkıp hem
kendilerini hem de seçmeni referandum havasına sokmalarında
ve seçim stratejilerini bunun üzerine inşa etmelerinde büyük
yarar vardır.
Aksi takdirde görüntü ve tehlike odur ki Özersay’ın öncülüğünde büyük bir karma oy patlamasının yaşanacağı, sonucunu yorumlamakta zorlanacağımız bir seçim yaşarız.