Kıbrıs konusundaki müzakere süreci en önemli dönemeçlerinden birinden geçiyor.
New York’ta geçtiğimiz günlerde BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in liderlerle görüşmesi sonrasında yaptığı açıklama, bu kritik dönemece tarafların hangi şartlarda girmeyi kabul ettiklerini göstermesi açısından çok önemli.
New York’taki üçlü görüşmede Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Lider Nikos Anastasiades’in onayı ile yayınlanan açıklama, öyle görünüyor ki Rum Lider Anastasiades’i zora soktu.
Güney Kıbrıs ve Yunanistan’da eleştirilere maruz kalan Rum Lider Anastasiades ve ekibi bunun üzerine yapılan açıklamayı farklı yorumlama gayreti içine girdi.
Halbuki, BM Genel Sekreteri Guterres tarafından yapılan açıklama hiçbir farklı yoruma yer bırakmayacak şekilde çok açık ve net bir açıklama.
Açıklamada Kıbrıs Türk tarafının üzerinde ısrarla durduğu Kıbrıs Konferansı sonuç bildirgesi ve 11 Şubat 2014 belgesine atıfta bulunulurken, hiçbir başlığın önceden görüşülüp kapatılmayacağı da net bir şekilde ortaya konuldu.
Bu açıklamaya göre bütün başlıklar paralel olarak bir birine bağlı bir şekilde görüşülecek.
Kısacası bu açıklama Cenevre’deki Kıbrıs Konferansı’nın devamında izlenecek yol haritasını özetliyor.
Ancak Rum Lider Anastasiades bu kadar net olan bir açıklamayı bile farkı yansıtma ve farklı gündem oluşturma peşinde.
Ama bu uğraşları şu ana kadar kabul görmedi.
Anastasiades Rum tarafındaki genel algıyı değiştiremedi.
Güvenlik ve garantilerdeki ön koşulunu geri çekmesi nedeni ile Anastasiades Rum tarafında iki taraflı bir eleştiriye maruz kalırken, bu kez Genel Sekreterin açıklamasının içinde cümlenin bir tanesinde toprak, mülkiyet, yönetim ve güç paylaşımı konularının da ağırlıkla görüşüleceğini yazan cümleyi kullanmaya çalıştı.
Rum Liderliği bu ifadeyi alarak, sanki konular o sıra ile görüşülecekmiş gibi aktarma ve kamuoyu oluşturma uğraşı içine girdi.
Rum Liderliğinin yapmaya çalıştığı şey kendi halkını yanıltmaya çalışmaktan başka bir şey değil.
BM’ye yakın kaynaklar bu cümlenin farklı bir şekilde yorumlanabileceği konusunun New York’taki üçlü görüşme sırasında Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından gündeme getirildiğini söylediler.
New York’taki bu kaynaklara göre Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bu cümle yazıldığında BM Genel Sekreteri Guterres’i uyardı ve ‘böyle bir algıya sebebiyet verebileceğini” söyledi. Akıncı, “Biz böyle bir öncelik sıralamasını kabul etmeyiz” dedi. BM Genel Sekreteri Guterres de bunun üzerine “Bu cümle aynen sizin anladığınız şekilde yazılmıştır. Herhangi bir önceliği veya sırayı belirtmek için yazılmamıştır. Bu mana da çıkmamalıdır” anlamına gelen şeyler söyledi.
Bunun üzerine üçlü görüşmede bir kez daha bu cümlenin bir sıra ya da öncelik belirtmek üzere yazılmadığının altı çizildi ve herkes bu konuda mutabık kaldı.
Ama gelin görün ki Anastasiades bu mutabakat yokmuş gibi davranarak diğer konularda yaptığının bir benzerini burada da yapma ve halkını yanıltma gayretinde…
Cenevre’deki Kıbrıs Konferansı’nın devamına çok az bir zaman kala bu tür yanıltma gayretleri artık terk edilmeli, kamuoylarını doğru bilgilendirme ve olası bir çözüme fikren alıştırma uğraşlarına yerini bırakmalıdır.
Tabii ki niyet çözümse…
