Zamlar, Kötü Yönetimin Faturasıdır... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Köşe Yazarları

Zamlar, Kötü Yönetimin Faturasıdır…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Haberin başlığı “Hükümet yine faturayı vatandaşa kesti”…

E, kime kesecekti?


Vatandaş odaklı bir sistemimiz yok ki…

Devlet mekanizması orasından burasından bozulunca, gelir gider dengesi alt üst edilince, karşılaşılacak sorunlar için önceden tedbir alınmayınca, olacağı budur.

Tüm bunlar vatandaşa zam, pahalılık, kalitesiz hizmet olarak geri döner…

Mesela, elektrik neden zam rekorunu sürekli egale eder?

Çünkü Kıb-Tek ekonomik akılla yönetilmez… Her gelen parti adamcıklarını yerleştirir, yükünü arttırır. Giderlerden tasarruf asla akla gelmez. Sonra sendika kapıya dayanır…

Finansmanı düşürecek, verimliliği arttıracak plan projelere bakılmaz, çünkü zaten yapacak kaynak yoktur.

Dayanırsınız zama…

Kamuyu da aynı kafayla şişirirsiniz, kalitesini düşürürsünüz, bütçenin en büyük gider kalemi memur maaşı olur…

KİT’leri aynı sebepten batırırsınız, ekonomik değerleri yok edersiniz, çalışanlarını kamunun üstüne yıkarsınız…

İşte önceki gün geçen “mağduriyetleri giderme yasası”nın maliyeti ilk yıl 4,5 milyon lira… Yıllar içinde de giderek artacakmış…

Çıkan yasanın  adı Özelleştirme Yasası… Ama siz oraları özelleştirmediniz ki, batırdınız. Yaptığınız da batırdığınız kurumların çalışanlarını devlete yamamak…

Mağdurları bizzat siz yaratır, sonra mağduriyetleri gidereceğim diye bedelini günahsız insanlara ödetirsiniz…

Kamuda tasarruf da asla akla gelmez. Orası dipsiz kuyudur nasıl olsa, bir sonraki seçimi nasıl garanti edeceksiniz…

Dayanırsınız dolaylı vergiye. Harçları arttırırsınız, akaryakıta zam yaparsınız…

Yol, hastane, okul, hiç önemi yoktur onların…

Tarımda teşvik derler, siz bilmezsiniz neler döndüğünü. Bütün o verimsiz, gereksiz, dostlar alış verişte görsün misali üretimin bedelini siz ödersiniz. Desteklerle, teşviklerle, kuraklık tazminatlarıyla… Üretim piyasası bir kaç ağanın zenginliği üstüne kurulmuştur. Sizin bundan haberiniz yoktur…

Sanki ülkenin tüm yurttaşları memurmuş gibi bakar siyasiler fotoğrafa…

Ama o açlık sınırındakiler, sözleşmesiz, geleceği belirsiz olanların vergileriyle yapılır bu hovardalıklar…

Memurun maaşını da onlar öder, elektrik zammını da, benzin zammını da, pahalı harçları da…

Ama bu onlara sadece daha da perişanlık getirir, başka bir şey değil…

Asgari ücret senede yüz, iki yüz lira artar, o kadar…

Daha da sıkışırlarsa, elde avuçta ne varsa satar savarlar…

Geçitkale gibi bir havalimanı bugün neden yoktur… Ya da Ercan, neden bir kamu ortaklığı olarak çağdaş bir şekilde işletilmemiş, geliri bir kişiye bırakılmıştır…

Şöyle bir baktığınızda, yolların bozukluğundan mı şikayetçisiniz, hastanenin durumundan mı, okulların yetersizliğinden mi, zamlardan mı, kamudaki kalitesiz hizmetten mi, şikayet ettiğiniz ne varsa, hepsi ama hepsi tek bir sebepten kaynaklanır.

O da popülizmdir, partizanlıktır…

Buna çare bulunmadığı sürece, her icraat size zam, kötü hizmet ve kötü yaşam koşulları olarak geri dönecektir…


 

YERİN KULAĞI VAR

NASIL UMUTLANALIM:

“Lefkoşa Üniversitesi” IMR tarafından Simerini gazetesi için Güney Kıbrıs’ta yapılan bir anket Ocak ayında Cenevre’de yapılacak zirve için önemli ipuçları veriyor. Rumların kırmızı çizgileri olarak gördükleri birçok konu, bizim için olmazsa olmazlar arsında. Örneğin garantiler, asker, dönüşümlü başkanlık gibi konuları Rumların olmazsa olmazları arasında. Böylesi bir ortamda Cenevre zirvesi için ne kadar umutlu olabiliriz ki..? Taraflar kırmızı çizgilerinde direttiği sürece çözüm hayaleden öteye geçmeyecek…

ÜNİTER DEVLETMİŞ:

Yine Simerini’nin anketinde daha bir çok soru ve çeşitli yüzdelikler var… Ancak bir sonuç var ki, diğerlerinin hiç bir önemi kalmıyor. O da şu; “federasyon değil de üniter devlet isteyenler, yüzde 55”… En olmayacak, Kıbrıs Türklerince asla kabul edilmeyecek, gerçekçi olmayan bir hedef yüzde 55 tarafından destekleniyorsa, hassas dengeler üzerinden, karşılıklı tavizlerle bulunacak bir uzlaşmaya “evet” nasıl çıkabilir…

BÜYÜK ADALETSİZLİK:

Önceki gün çıkan Özelleştirme Değişiklik Yasası aslında Anayasa’ya aykırı. Nasıl olmuş da Başsavcılık ya da personel Dairesi veya Kamu Hizmeti Komisyonu onay vermiş anlamak mümkün değil. KİT’lerden gelenlere, bulundukları hizmet sınıfının topuna kadar çıkma hakkı veriliyor. Oysa kadrolu memurların böyle bir hakkı yok. Onlar yükselmek için sınava girmek zorundalar. Hem yasalara aykırı, hem de adaletsizlik. Üstelik, kadrolu memuru nasıl motive edeceksin şimdi..?

2017 HAREKETLİ GEÇECEK:

Hükümetin 2017 ajandasında yer alan özelleştirme kararı yeni yılla birlikte tartışmaları da beraberinde getirecek. Elektrik dağıtım altyapısının özelleştirilmesi, Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi, telefon işlemlerinin tümünün özelleştirilmesi kararıyle önümüzdeki yıl da sokakların yine hareketleneceğini, eylem ve grevlerin yeniden yükseleceğini söylemek yanlış olmaz…

SEÇİME HAZIR OLUN:

“Ben UBP’liyim, aday adayı olacağım, kararı üyeler verecek” diyen bağımsız milletvekili Hasan Taçoy,  “2017 yılı seçim yılı olacak. Erken seçim var gibi. Temmuz’ a kadar dayanılırsa iyi” sözleriyle erken bir seçimin sinyalini verdi. Zaten son yapılan anketin de amacı, bu algıyı toplum geneline yaymaktı…

İNŞALLAH YAPARLAR:

UBP-DP hükümetinin 2017 yılına yönelik hedefleri arsında yer alan, “Girne dağları özel çevre koruma alanı ilan edilecek” maddesi oldukça önemli. Taşocaklarının yıllardır yarattığı tahribata son verebilecek bu maddenin hayata geçirilmesi nasıl sağlanacak bilemeyiz ama, sanki kağıt üzerinde kalacak gibi görünüyor. Halen faaliyette bulunan onlarca taşocağı ne olacak, nasıl bir önlem alınacak veya o dağlar nasıl koruma altına alınacak. Bekleyip göreceğiz…


ZİRVEDEKİLER

Candaş Özer: “Katil kim? Saat mi? Katil, insanlarımızın ölümüne sebep olan, rezil yolları zamanın acımasız akışına, aşımına bırakan mıdır? Yoksa, katil 1975 yılından günümüze, kara yollarına ayrılan mali bütçeyi, kendi siyasi çıkarları uğruna kullanan herhangi bir siyasi partinin mensupları olanlar mıdır? Kimdir gerçek katil? Yoksa, sadece zamanın ta kendisi midir katil?!!!”.

DİPTEKİLER

Eğitim Bakanı Özdemir Berova:

Eğitim Bakanı, tarihi Girne Anafartalar Lisesi’ni taşıyacaklarını açıkladı. Vatandaşın tepkisi büyük. Lise, Girne için bir eski eser gibi, korunması gereken bir simge… Her türlü eksiğine rağmen, öğretmenlerinin özverileriyle korunuyor. Aldığımız duyumlar, 23 Nisan ilkokulunun bir bölümünü liseye taşıyacaklarmış. Yani demek ki, okulun yetersizliği değilmiş sorun. İlkokulun yetersizliğiymiş. Tıp doktoru eğitim bakanı, böyle bir huzursuzluğa sebep olmadan önce, bilenlere danışmalı, ona göre karar vermeli…

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar