Trabzonspor için kadro açıklandığı zaman “Sol bek nasıl” olacak endişesi vardı maça başlarken…
Neden?
3 stoperli bir on bir açıklandı ve içerisinde tek bir defa bile sol bek oynayan yok.
Haklı bir endişeydi. Daha iyi organize olan ve sol kanadı da kullanarak gelen bir takım karşısında bu defans tehlikeli olabilirdi.
Bamba mı? Aykut mu? Mustafa Yumlu mu?
Aykut Demir ile başlandı sol bekte. 90 dakika boyunca yüreğim ağzımda Trabzonspor’un sol tarafında takılı kaldım.
Olcan’ın en verimli olduğu ofans hattında maça başlaması da pozitifti… Nitekim ilk yarı boyunca Malouda ile birlikte en istekli isim Olcan oldu.
Atağa katıldığı ilk pozisyonda geri dönerken sarı kart gördü Aykut… Sağ ayağı ile sol tarafta ezildi durdu…
Stoper oynayan Bamba sanki ilk kez sahaya çıktı.
Kademe hatası, top kaybı derken…
17’nci dakikada öyle bir penaltı yaptı ki… 300 metreden görseniz “penaltı” dersiniz.
Aykut solda, Bamba stoperde… Maç boyu Trabzonspor’un en büyük zaafı oldu.
Yıldız futbolcu bir takım için en büyük zenginliktir. Malouda gibi. Attığı gol, usta golcülerin işiydi. Orta saha oyuncusu olmasına rağmen, 19’uncu dakikada attığı golle Trabzonspor’u şoka girmekten kurtardı.
İlk yarı boyunca da Malouda kalitesi ile Trabzonspor’u öne taşıyan isim oldu. Henrique, Apollon stoperleri ile tek başına boğuşup durdu. Adrian da Colman da saman alevi gibi ileri çıkış yaptılar ama Trabzonspor’un gol bulmasına katkı sağlamadılar.
İlk yarıdan akılda kalan Bamba’nın hataları, Trabzonspor’un saman alevi gibi yükselip düşen oyun temposu ve kalecilerin neredeyse tek kaleci vuruşu, degaj kullanmadan yedikleri birer goldü.
Mustafa Reşit Akçay, ikinci yarıya Colman-Aykut Akgün’ü alarak başladı… Oysa beklenen Bamba’nın dışarıya alınması, Aykut Demir’in stopere, Olcan’ın sol beke, Adrian’ın ise forvete yakın bölgeye alınmasıydı. İlk yarıda sorun yaratan oyun düzeni aynı kaldı. Orta saha çıktı, orta saha oyuncusu girdi… Anlamsız değişiklik, ilerleyen dakikalara nasıl yansıyacak, merak edip durdum.
Nitekim ikinci yarının ilk 10 dakikasında Trabzonspor ilk yarıdan farklı bir görüntü sergilemedi.
Son lig maçında yıldızlaşan Yusuf, Akçay’ın gol hamlesi olarak 76’da oyuna alındı.
Akçay’ın Colman- Aykut değişikliği ikinci yarıda hiçbir işe yaramadı. Colman ilk yarıda hücuma katkı sağlarken, Aykut Akgün aynı hamleleri yapamadı.
Mustafa Reşit Akçay’ın geciken Yusuf hamlesi, Trabzonspor’un golü bulmasını 85’inci dakikaya kadar erteledi.
Trabzonspor taraftarı öldü öldü dirildi. Tam bir taktik ve oyuncu tercihi felaketi yaşandı. Akçay, haddim değil ama Maloudalı, Bosingwalı, Adrianlı bu takımı halen 1461 sanıyor.
Maçın son dakikasında Trabzonspor kalesi önünde yaşanan karambol kaleci Onur’un başarılı kurtarışı ile son bulurken, adeta yürekler ağza geldi.
Trabzonspor gruplara 3 puanla başladı. Yarı amatör bir Rum takımı karşısında “denk futbol” oynadı. Gelecek açısından bu üzücü. Gruptaki diğer iki takım Varşova ve Lazio asla bir Apollon değil… Bu anlayışla gruplardan çıkmak oldukça güç.
Yine de “hüsranla” bitmesi muhtemel bir gece, galibiyetle son buldu…
Son pozisyonlarda Apollon’un beraberliği bulması içten bile değildi.
Bu futbolla Trabzonspor’un galip gelmesi şans…
Yusuf için uzun bir yolun başlangıcı takımına kazandırdığı 3 puanla taçlandı…
