Kıbrıs konusundaki müzakere süreci liderlerin vardıkları mutabakatlara uygun bir şekilde yürütülüyor.
Cenevre’de Ocak ayında nasıl bir görüşme yöntemi izleneceği konusunda da liderlerin 1 Aralık 2016 gecesi vardıkları bir anlaşma var.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Lider Nikos Anastasiades arasında varılan uzlaşma BM Sözcüsü tarafından yazılı olarak tüm medya kuruluşlarına iletildi.
O metinde Cenevre’de nasıl bir takvim ve yöntemle görüşmelerin yapılacağı konusunda şöyle deniliyordu:
In line with their joint resolve to reach a comprehensive settlement as soon as possible, they further decided that they will meet in Geneva on the 9th of January 2017. On the 11th of January, they will present their respective maps. From the 12th of January, a Conference on Cyprus will be convened with the added participation of the guarantor powers. Other relevant parties shall be invited as needed.
Bunun Türkçeye çevrilen resmi metni ise şöyleydi:
Liderler, 9 Ocak 2017 tarihinde Cenevre’de bir araya gelmeyi kararlaştırdılar. 11 Ocak 2017 tarihinde liderler, kendi taraflarının haritalarını sunacaklar. 12 Ocak’tan itibaren, Garantör ülkelerin de katılımıyla, bir “Kıbrıs Konferansı” düzenlenecek. Diğer ilgili taraflar, gerekmesi halinde davet edilecek.
Durum bu kadar açık ve anlaşılır olmasına rağmen son günlerde Güney Kıbrıs’ta beşli toplantı değil de BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ile AB’nin de katılacağı bir toplantının yapılacağı iddiası gündeme getirildi.
Belli ki Rum Lider Nikos Anastasiades’in de oluru alınarak belirlenen yol haritası Güney Kıbrıs’ta rahatsızlık yarattı.
Güney Kıbrıs kaynaklı benzer rahatsızlıklar daha önce de yaşanmış, bunlar Mont Pelerin zirvesinin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olmuştu.
Dileyelim Güney Kıbrıs’ta beşli toplantıyı sulandırmaya dönük başlatılan tartışmalar Cenevre toplantılarını torpilleyecek bir hal almasın.
1 Aralık akşamı çözüm yönünde oluşan umutları yok edecek gelişmeler yaşanmasına zemin yaratmasın.
Gelinen aşamada BM kayıtlarına da giren uzlaşı neyin, nasıl, ne şekilde ve hangi sıraya göre yapılacağını belirlemiştir.
12 Ocak’ta yapılması konusunda uzlaşıya varılan ve kamuoyuna duyurulan, Kıbrıs Türk ve Rum taraflarının yaptıkları müzakerelere garantörlerin de katılması ile Kıbrıs konferansının oluşmasıdır.
Bu da bir beşli toplantıdır. İhtiyaç duyulması halinde ilgili diğer taraflar da bu toplantıya davet edilebilecektir. Ama bunların Kıbrıs konferansında başlangıçta yer almaları söz konusu değildir.
Varılan uzlaşmayı bozmaya kalkışmak pişmiş aşa su katmaktır.
Bu konuda ısrar süreci koparacak gelişmelere yol açar.
Bunun da telafisi bundan sonra zor olur…
