CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat DİSİ Politik Bürosu’na konuk olarak Kıbrıs sorununa ilişkin parti görüşlerini anlattı:
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, dün akşam Güney Kıbrıs’ın iktidar partisi DİSİ’nin davetlisi olarak DİSİ Politik Bürosu’na katılarak üyelere hitap etti. DİSİ Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantı yaklaşık 1 saat sürdü. Genel Başkan Talat’a DİSİ ziyareti esnasında Dış İlişkilerden Sorumlu MYK üyesi Muhittin Tolga Özsağlam ve komite üyeleri Armağan Candan, Fazilet Özdenefe ve Çiçek Göçkün Bayramoğlu eşlik etti.
DİSİ Genel Başkanı Averof Neofitou’nun, Talat ve ekibini kapıda sıcak karşılamasının ardından iki parti heyeti ilk olarak kendi aralarında yarım saatlik görüşme gerçekleştirdi. Parti heyetlerinin görüşmesinin ardından Neofitou’nun takdim konuşmasından sonra Talat, üyelere hitap etti. Talat’ın konuşmasının ardından soru cevap kısmına geçildi.
KIBRIS SORUNU KRİTİK AŞAMADA
Kıbrıs sorununun geldiği aşama hakkında görüşlerini ortaya koyan Genel Başkan Mehmet Ali Talat, görüşmeden sonra değerlendirmelerde bulundu. Müzakerelerde çok kritik bir aşamaya gelindiğini ifade eden Talat, 2016 yılının doğal bir takvim oluşturduğunu ifade etmek için DİSİ Politik Bürosu’na katıldığını söyledi. DİSİ Genel Başkanı Averof Neofitou’nun önceki aylarda CTP Parti Meclisi’ne katılarak hitap ettiğini de hatırlatan Talat, bunun iade-i ziyaret niteliğinde olduğunu da belirtti.
TARİHİ BİR TOPLANTI
DİSİ Politik Büro üyelerinin toplantıdan çok memnun olduğunu ifade eden Genel Başkan Talat, ilk kez bir Kıbrıslı Türk siyasi parti liderinin DİSİ Politik Bürosu’na katıldığı için üyelerin bu görüşmeyi tarihi ve cesaret verici olarak nitelendirdiğini kaydetti. Talat, DİSİ üyelerinin 2016 yılının sonuna kadar varılacak bir çözümü desteklediklerini ifade ederken, CTP’nin de Kıbrıs Sorunuyla ilgili yürütülen süreci desteklediğini ve desteklemeye de devam edeceğini vurguladı.
“TARİHİ AŞAMAYI KAYBETMEMELİYİZ”
Adada gösterilecek karşılıklı esnekliğin çözümü mümkün kılacağını belirten Mehmet Ali Talat, müzakerelerde gelinen tarihi aşamayı kaybetmemek gerektiğini, kaybedilmesi halinde ise sürecin başka yerlere sürükleneceğini, bunun da ciddi bir hayal kırıklığı yaşatacağını dile getirdi.
