Son Ana Kadar Öğrenen ve Öğreten İnsan: Turhan Korun - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Poli

Son Ana Kadar Öğrenen ve Öğreten İnsan: Turhan Korun

Lefkoşa İlçe Yönetim Kurulu üyeliği, Parti Meclisi üyeliği, MYK üyeliği, milletvekili adaylığı, Lefkoşa Belediyesi Belediye Meclisi üyeliği, Lefkoşa Belediye Başkan adaylığı, Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı, DAÜ VYK Başkanlığı, Yenidüzen gazetesi yayın kurulu üyeliği ve daha pek çok görevi, “küçük” mü “büyük” mü diye bakmadan, aynı sorumluluk bilinciyle üstlenmiş bir sorumluluk ve görev insanı.

Üstlendiği her görevde deneyimini, yaratıcılığını ve hiç durmadan okuyor ve araştırıyor olmasından kaynaklanan engin bilgisini çevresiyle paylaşan cömert bir çalışma arkadaşı. Örgütlenmeye ve örgütüne yürekten inanan, kırılsa da, üzülse de, örgüt bilincinden ve disiplininden asla uzaklaşmayan, en zor dönemlerde dahi örgütlenme çalışmalarını kararlılıkla sürdüren yılmaz bir örgütçü. Bunlar, kendisiyle konuşma ve birlikte düşünme şansını DAÜ günlerinden başlayarak vefatından bir hafta önceye kadar yaşamış ve bundan onur duyan bir insan olarak benim, Doktor için, sevgili Turhan Korun için kullanabileceğim onlarca olumlu sıfattan sadece bazıları…

Vefatından on gün kadar önceydi. Sevgili Öntaç Düzgün aradı. “Doktor mutlaka seni görmek istiyor. Paylaşmak istediği deneyimleri, düşünceleri var” dedi. Çok sevindim. Hemen üç gün sonrası için sözleştik. Ama o gün diyaliz günüydü. “Gelebilir mi diye sorayım, olmazsa başka gün ayarlarız” dedi Öntaç Düzgün. “Tamam” dedim. Çok kısa bir süre sonra geri döndü ve “tamam Pazartesi akşamı yemekte buluşuyoruz” dedi. Yemekte hiç öyle hasta ya da diyaliz yorgunu falan gibi görünmüyordu. Keyifsiz de değildi, umutsuz da. “Yeni CTP” için, çocuklarımıza yüzümüz kızarmadan miras bırakabileceğimiz bir gelecek yaratabilmek için neler yapabileceğimizi konuştuk. Evet, asla azımsanamayacak bir deneyimi ve engin bir tarih bilgisi vardı. Ama onları anlatırken de aslında geleceği konuşuyordu Doktor. Tarihten süzülen ışıkla geleceği nasıl aydınlatabileceğimizi anlatıyordu. Uzun bir süreden beri uzağında kalsa da, örgütlenmeye de, örgütüne de, dünya görüşüne de inancını hiç yitirmemişti.


O akşam sadece bunları konuşmadık bu arada. Türk sanat müziğinden, edebiyattan da söz açtık. Araştırmak istediği konulardan, okumak istediği kitaplardan bahsetti. Yirmili yaşlarında olan birçok gençten çok daha fazla planı, düşüncesi vardı geleceğe dair. Ve bir de yaşadığı onca kötülüğe karşın bitmez tükenmez bir insan sevgisi. Ona hiç söylemedim ama DAÜ’de tevazu gösterip randevu alıp odama geldiği o ilk günden beri o benim için, aileden biri, benim Doktor Amcamdı. Onu öyle sevmiş ve nedendir bilmem, onun da beni öyle sevdiğini hissetmiştim.

Şimdi, o sorumluluk, görev, örgüt ve düşünce insanının, son nefesine kadar okumaktan, öğrenmekten ve öğretmekten vazgeçmemiş, umudunu ve geleceğe olan inancını, belki de en önemlisi, merak duygusunu asla yitirmemiş o ışıltılı aydının, Doktor Amcamın buralardan göç ettiği bilgisiyle baş başayım. Yokluğunun beni azalttığını saklayamam ama eminim bunu ona söylesem duyduğundan hiç hoşlanmazdı. Geçmişten yararlanmayı bilmeyi ama esas itibarıyla geleceğe bakmayı doğru bulurdu. Onun için geleceğe bakacağım ben de onu düşünerek; ve o gittikten sonra artık geleceği doğru kurmak için her birimizin bugünkünden iki kat fazla çalışmamız gerektiği bilinciyle…

Tufan Erhürman – CTP Genel Başkanı

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar