Yıllardır süren dava sonuçlandı. Mahkeme, Serbest Çalışan Hekimler Birliği, Sağlık ve Maliye Bakanları aleyhine açtığı “Mandamus” davasını kazandı ve yetkililere kamuda çalışan hekimleri yasal zeminde çalıştırmaları için gerekli tedbirleri almak üzere altı ay süre verdi. Mevcut şartlarda, bu sürenin sonunda kamuda çalışan hekimlerin özelde çalışmaları mümkün olmayacaktır.
Bu süre Sağlık Bakanlığı yetkililerinin ateşle imtihanı olacaktır. Bu kısa sürede sağlığı organize edecek tüm yasa ve tüzükleri hazırlatıp Meclis ile Bakanlar Kurulu’ndan geçirecek ve sistemi yeniden oluşturmaya çalışacaktır.
Sayın Bakan ve ekibine bu yolda başarılar dilerken, beyin ve iş gücü kaybının önlenmesi için Maliye Bakanı ve ekibinin de sıkı performans göstermeleri gerektiğini anımsatmak isterim.
Ancak mademki iş bu safhaya geldi, “ Bundan böyle ikinci iş sadece hekimlerin yasağı olmamalıdır” diye düşünüyorum. Telefon veya elektrik dairesindeki teknisyen de özel iş yapmamalıdır. Kamu okullarında görevli Öğretmenler de artık özel ders vermemelidir. Devlet dairelerinde çalışan işçiler hayvancılıkla, polisler tarımla uğraşmamalıdır. Yine devlet dairesindeki şube amirleri mesai dışındaki zamanlarını eşleri adına açtıkları cep telefonu dükkânlarında geçirmemeli, devlet memurları envayi çeşit ticari faaliyetlerde bulunmamalıdır. Belediyede memur ya da işçi olarak çalışan sporcu, bir kulüpte para karşılığı ter dökmemelidir. Bayrak Radyo Televizyon kurumunda çalışan bir programcı, boş zamanlarında taksi şoförlüğü yapmamalıdır. Müşavir olup devletten maaş çeken ancak devlete değil de özel sektörde bulduğu işten kazanç sağlayanlarda unutulmamalıdır. Hatta ve hatta milletvekilleri de kendilerine gelir getirecek diğer işlerden soyutlanmalıdır.
Sağlıktaki bu devinim “kelebek etkisi” tarzında tüm sektörlere bir şekilde yayılacaktır.
Kısacası ok yaydan çıkmıştır. Sadece Sağlık Bakanı değil, tüm bakanlar bu işe yönelmeli, söz verdikleri kamu reformu içinde ikinci iş sorununu köklü bir şekilde hâl etmelidirler. Çok önceden halka verilmiş olan bu söz yerine getirilmelidir.
Zaten bu yapılmazsa artık gidilecek yol belirlenmiştir. Örneğin Öğretmenlerden sadece özel çalışanlardan bir grup kalkar gider mahkemeye başvurur ve işi bitirir. Onlar yapmazsa hayatını sadece hayvancılık ve onların ürünlerinden kazanan birisi çıkar, gider hem bu işi hem de kamu da görev yapan birini bulur dava eder, yasaların uygulanmasını ister.
Özel sektörde çalışa memurların “Serbest Çalışan Memurlar Birliği” kurup dava açması tabii ki beklenemez ama, yegane işi tarım olan bir kaç çiftçinin, mevcut pastadan yeterince faydalanamadıklarını iddia edip, memur-çiftçileri ihbar ve dava etmeyeceğini kim garanti eder? O zaman böyle bir hamleyi beklemek niye?
Mesele başlamak. Tamam işte hekimlerden başlandı. Kamu reformu da şart. O zaman arkası gelmeli. Hükümet mutlaka gerekli hamleyi yapmalı. Artık çok sağlam bir örnek, kestirmeden gidecek bir de yol var. Emin olun bu yoldan zorlama yapmak isteyecek “Serbest Çalışan Memurlar Birliği(!)’ne “üye çok insan çıkacaktır. Kamuya ihbar mekanizmasının en başında da kendilerini bu yolda mağdur hisseden doktorlar olacaktır.
BANA GÖRE HAFTANIN EN ÖNEMLİ OLAYLARI
- Asgari ücretin belirlenmesi
- Tüp Gaza bir kez daha zam yapılması
- Futbol maçında yedek kulübesine dürüm çağırılması
ANLAYAMADIKLARIM
Avrupa Birliği Ülkelerinde cep telefonlarındaki roaming uygulaması, 15 Hazirandan itibaren kullanım ve süre sınırı olmaksızın kaldırılıyor. Yahu adamlar hangi aşamaya geçti biz hâlâ daha neredeyiz? Bu devirde hâlâ karşı tarafa geçildiğinde adanın kuzeyinde ya da güneyinde cep telefonlarımızı sadece fotoğraf makinesi olarak kullanıyoruz. Anlayamıyorum …
