SAT sınavı… Son zamanlarda eğitim hayatımıza girmeye başlayan bir sınav. Peki nedir bu SAT? Scholastic Aptitude Test(SAT) Amerika’da hem Amerikan vatandaşlarının hem de yabancı öğrencilerin üniversiteye girişte kullandıkları bir sınav. Dünyanın birçok yerinde de geçerli… Özellikle de Türkiye’deki üniversiteler yabancı öğrencileri bu sınavla almayı tercih ediyorlar. Hatta KKTC’deki bazı üniversitelerin de bu sınav sonuçlarına göre öğrenci aldığını da biliyoruz.
“Peki bu konu bizi neden ilgilendiriyor?” diye sorabilirsiniz. KKTC’de de son yıllarda bu sınava giren öğrenci sayısı her geçen gün artıyor. Bu sınav Amerika’da bağımsız bir kuruluş olan “The College Board” tarafından yapılıyor ve her yıl ortalama 2 milyon 200 bin kişi bu sınava giriyor.
KKTC’de öğrenim gören öğrencilerin bir kısmı Türkiye’deki üniversitelere A Level sınavları yanında, şimdi de SAT sınavı ile de girebildiklerine tanık oluyoruz. Özellikle Türkiye’deki üniversiteler bu SAT sınavına A Level’dan daha fazla önem verdiğini yaşayarak öğreniyoruz. KKTC Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı ile YÖK arasında imzalanan bir protokol ile bir süredir Kıbrıslı Türk öğrenciler A Level sınavları ile Türkiye’deki üniversitelere girebiliyor. Buna rağmen sayıları 200’ü aşan Türkiye’deki üniversiteler arasında bu anlaşmayı bilen ve bunu uygulayan üniversite sayısı 20’yi geçmez. Bu konuda üniversitelerin bilgi eksikliği olduğu kesin.
2020-21 öğretim yılı sonrasında İngiltere’nin AB’den çıkması ile birlikte İngiltere’de öğrenim görecek Kıbrıslı Türk öğrenci sayısında ciddi bir düşüş yaşanacak. Her yıl yaklaşık 200 öğrencinin gittiği İngiltere kapısı artık kapandı gibi… Yurt dışında öğrenim görmek isteyen öğrenciler diğer AB ülkelerini denemek zorunda… Bunun dışındaki diğer önemli kapı elbette ki Türkiye. YKS koridoru dışında Türkiye üniversitelerine girmenin yolu ya A Level ya da SAT sınavları…
Tam da bu noktada önemli bir başarı hikayesine değinmek istiyorum. Seçim tartışmaları arasında basına çok da fazla yansımayan bir SAT sınavı başarısı var. TMK öğrencileri Özden Özhür ve Arif Özhür kardeşlerin başarısı… Özden Özhür SAT Matematik sınavında 800/800 tam puan alarak dünya birincisi oluyor. Kardeşi Arif de yine Matematik’te 800/770 puan alarak dünya üçüncüsü… Bu çocuklar bu puanlar ile isteselerdi Amerika’nın en önemli üniversitelerinde burslu öğrenim görebileceklerdi. Ancak onlar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni tercih ettiler. Ankara Üniversitesi de bu başarılı gençleri elbette kaçırmak istemezdi ve kaçırmadı da… Üniversite için de çok önemli bir prestij çünkü…
Gelelim esas meseleye. Düşünün ki revize edilmeye ihtiyaç duyan bizim ülkenin Burs Tüzüğü bu başarılı çocuklara burs imkanı vermiyor. Bu çocukların başarısının çok altında birçok çocuk burs alabilirken bu çocuklar burs alamayacak. Umarım en erken bir zamanda Burs Tüzüğü revize edilir ve bu tür başarılı çocukların “başarı bursu” almaları sağlanır. Başka ülkelerde olsa, bu çocuklar el üstünde tutulur ve gerekli destek sağlanırdı.
Öyle görünüyor ki SAT sınavı artık eğitim sistemimiz içerisinde daha çok konuşulur olacak. Özellikle devlet kolejlerinde ve İngilizce eğitim veren özel kolejlerde SAT sınavı ile ilgili dersler konulmalı veya önümüzdeki yıllarda A Level sınıfları gibi SAT sınıfları da oluşturulmalıdır. Bazı uygulamalar bilindiği gibi ihtiyaçtan doğar. Gelinen noktada bunun bir ihtiyaç olduğu görülmektedir. Eğitimi yönetenlerin ülkedeki bu konudaki hareketliliği dikkate alarak politika geliştirmesi ve eğitim sisteminde bu yönde değişiklik yapması gerekmektedir. Aksi taktirde “doğa boşluk tanımaz” kuralı devreye girer ve bu konuda farklı bir yapı ortaya çıkar… Burada görev bakanlığa düşüyor.
