Futbolda bu sezon Radyo Havadis’in yayın hayatına geçmesiyle birlikte 26 hafta boyunca her hafta sonu “FUTBOL SAATİ” programında Radyo Havadis stüdyolarından futbol heyecanını sizlere canlı canlı yaşatmaya çalıştım.
Bu nedenle bu sezon maçları yerinde izleme fırsatı bulamadım. Ancak geçtiğimiz hafta liglerde normal sezonun tamamlanmasıyla birlikte yeni sezona kadar tatile girmeyi fırsat bilerek Lefkoşa Atatürk Stadı’nın hiçbir zaman tam olmayan çim kokusunu almaya gittim.
Gençlerin finalindeydim. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Ahmet Sami Topcan Kupası finalinde.
Bir tarafta A-2 Süper Lig şampiyonu Mağusa Türk Gücü diğer tarafta A-2 1. Lig şampiyonu Türk Ocağı.
İki takımda sezon boyunca iyi işler çıkararak bu finali oynamayı sonuna kadar hak ettiler.
Tribünlerde Mağusa gençlerini destekleyecek pek biri yokken, Türk Ocağı gençlerini izlemeye yaklaşık 100 kişilik grup gelmiş. Onlar için iyi bir motivasyon.
Bunaltıcı sıcağa rağmen mücadelenin ilk devresinde oyun temposu daha yüksek olsa da, iki takımın da uzun toplarla çıkmaya çalışması onları çok yordu. Halbuki gençler topu yer koyup ayağa pas yapabilecek yetenekteler. Zaman zaman da bunu gösterdiler. Sezon yorgunluğu, kupa finali heyecanı ve birazda iki farklı lig ekibi olmaları sanırım bunda etken oldu. Nitekim ilk 15 dakika içerisinde karşılıklı gelen gollerle devre 1-1 eşitlikle geçildi.
İkinci devrede oyun temposu iyice düştü. İki takımda kaleye gitmekte çok zorlandı. Neredeyse pozisyon bile yoktu. Futbol adına ikinci devre çok sıkıcı geçse de karşılaşma penaltılara gider mi? düşüncesindeyken, müthiş bir frikik sersemletti bizi. Ocak 89’da ceza alanı dışından serbest vuruş kazandı. Topun başına geçen genç Orhan hiç düşünmeden kaleyi düşündü. Ben size Hagi-Sergen deyim siz anlayın. Öyle bir frikik işte! Meşin yuvarlak uzak köşeden ağlarla buluşunca Ocak gençleri de ilk kez 1. Lig takımının bu kupayı kazanmasının sevincini yaşadı.
