Reis bunu mu istedi? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
Köşe Yazarları

Reis bunu mu istedi?

basaran duzgun banner

Utanç verici bir gündü.

Sadece bir açıdan değil, tümüyle.


Görmeye alışkın olamadığımız, kültürümüze uymayan ve bu topraklara yabancı bir dizi rohbanlık.

Afrika gazetesinin “işgal” söyleminin yeni olmadığını herkes biliyor.

Recep Tayyip Erdoğan’ın her yaptığına da itiraz edeceği de herkesin malumudur.

En kritik dönemlerde, en virajlı dönemeçlerde ilgiyi kendi üzerine çekecek kadar uzmanlaşmıştır.

Yok, yok yanlış anlaşılmasın bunları sıralayarak Afrika’nın yaptığını sıradanlaştırıp, dolaylı yoldan onaylayacağımız anlamını kimse çıkarmasın.

Geçmişte 20 Temmuz’u kutsayan ve 20 Temmuz’un ürünü KKTC’yi “Kıbrıs Türkünün self determinasyon hakkı” sayıp da onaylayan, şimdilerde de “istila ve işgal” söylemini ön plana çıkaran onlardır.

Öfkelensek de bu tarihi gerçeği bilerek ve kesinlikle demokrasi kültürü çerçevesinde yaklaşmalıyız konuya.

Afrika gazetesi bir görüş serdetti. Eleştirilir, hatta kınama eylemleri bile yapılır. (Geçmişte Havadis’in önünde de benzer eylemler yapıldı)

Fakaaaat, gazetecileri linç etme, gazete binalarını tahrip etme noktasında kim olursa olsun orada dur demek gerekir.

“Reis’ten işaret aldık, yürüyün arkadaşlar, yakalım-yıkalım hadlerini bildirelim” şeklindeki vandallığa kesinlikle engel olmak lazım.

Evet, yasal olarak  engel olması gereken polis kesinlikle görevini yapmadı.

Kendinden geçmiş müptezi eylemcilerin Cumhurbaşkanı Akıncı’ya saldırmalarını bizim Hüseyin Ekmekçi’nin de aralarında bulunduğu sağduyulu vatandaşlar engelledi.

Ve mecliste yaşananlar utançtan da öteydi.

Halk iradesinin teveccühü olan milletvekillerin yemin gününde, meclis genel kurulunu eylem alanına çevirmek, dahası ve en kötüsü sanki de düşman meclisiymiş gibi çatısına çıkıp aşırı milliyetçi bayrak sallama hadsizliği hiçbir şekilde onay görmemelidir ve lanetlenmelidir.

Kırmızı mont giyen provokatörün önce Afrika binasına çıkıp tahrip etmeye çalışması, sonra meclis çatısında bayrak sallaması ve polis tarafından da serbest bırakılması yaşanan utancın en katmerlisiydi diye düşünüyorum.

 

***

 

 

Doğuş Derya’nın açıklamalarına gelince;

Fikirlerle değil, basma-kalıp sloganlarla kendini ifade etmesi elbette kendi sorunudur.

Aynı zamanda milletvekili olduğu Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin de.

Türkiye’nin Afrin operasyonunu eleştiren sadece Doğuş  Derya değildir.

Belki de en sonuncusudur.

Ama, “kan emiciler” gibi Kıbrıs Türkünün kültürüne uygun olamayan söylemler de herkes emin olsun ki kabul görmez.

Üstelik parti başkanı Tufan Erhürman hukuksal bir dille Afrin operasyonunu tanımlarken aslında geri kalanlara (milletvekillerine ve parti yetkililerine) başkanlarına uymak düşer.

CTP’nin görüşü “kan emiciler Afrin’i işgal etmeye başladı” ise bunu karar altına alıp ilan etmelidir.

Yoksa aksi ise Genel Başkan’ın yaptığına uymaktır.

Bu konu CTP’nin artık temize havale etmesi gereken bir konuya dönüşmüştür.

Üstelik takiye yapmadan…

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar