[dropcap style=”circle” bgcolor=”#0065ad”]T[/dropcap]ürkiye Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun MKYK darbesiyle teşkilatları atama yetkisinin elinden alınmasından sonra ‘pelikan dosyası’ndaki iddiaların ortaya atılmasıyla birlikte grup toplantısında istifa sinyalini vermişti. Bugünkü Erdoğan – Davutoğlu zirvesinin ardından AKP’nin kongreye gitme kararının ve Davutoğlu’nun aday olmayacağının öğrenilmesi ‘pelikan dosyası’nın doğru olduğunu ortaya koydu.
Davutoğlu, pelikan dosyasının gün yüzüne çıkmasından sonra “AK yürekli kadronun üzülmesine asla izin vermem. Bugün herkes imtihandadır. Bir faninin vazgeçeceği her makamdan vazgeçerim ama bu kutsal davanın zarar görmesine izin vermem” çıkışıyla akıllara istifa sorusunu getirmişti.
Başbakan’ın o sözleri Ankara kulislerinde “istifa” mesajı olarak yorumlanmıştı.
AKP MKYK’daki atama yetkisi ise Genel Başkan Ahmet Davutoğlu’ndan alınmış yeniden MKYK’ye devredilmişti. Bu durum “Saray’ın mudhalesi” olarak kamuoyunda yankılanmıştı.
PELİKAN DOĞRU ÇIKTI
MKYK kararıyla, Davutoğlu’nun il ve ilçe teşkilatlarına atama yapma yetkisinin alınması AKP’de kriz çıkardı. Bu sürecin ardından Saray’a yakın bir kaynaktan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki krizi anlatan Pelikan Dosyası patlak verdi. Davutoğlu, son grup toplantısında, Pelikan Dosyası’ndaki iddialara tepki göstererek istifa sinyali verdi. Bugün Saray’da gerçekleşen Erdoğan – Davutoğlu zirvesinin ardından alınan olağanüstü kongre kararı da Pelikan Dosyasındaki iddiaları doğruladı.
İŞTE PELİKAN DOSYASI:
TEMAYÜLDE GÜL ÇIKTI: Temayül yoklamasında 1. Gül, 2. Yıldırım, 3. Davutoğlu çıktı. Buna rağmen Reis hocayı parti başkanı yaptı. Neden mi? 1-) Reis, hocanın Suriye ve Filistin politikalarından hareketle, kendini devirmek isteyen Batı’yla uzlaşmayacak bir politikacı çıkacağını umuyordu. 2-) Başkanlık sistemine geçerken argüman üretir, akademik karizmasını, taze politikacı kimliğini bu yolda işlevsel hale getirir diye düşünüyordu. Kendisinden bu iki konuda söz aldı. “Temayül yoklamalarını biliyorsun, seni BEN başkan yapıyorum! Ama bu iki konuda söz vermen şartıyla” dedi. Hoca kabul etti. Fakat etrafındaki muhteris danışmanlar kabul etmediler. Bunu biliyorum. Ali Sarıkaya, Osman Sert, Taha Özhan, Hatem Ete ve Ertan Aydın başlıcaları. Herkesle barışacaklar, REİS’i kurban edecekler.
OYLAMADA YOKTU: 17- 25 Aralık üzerinden 4 bakanı Yüce Divan’a gönderme oylaması sırasında bir konuşma bahanesiyle İngiltere’ye gitti, meclis grubunun başında durup liderlik etmedi. Ardından Davos’a gitti. Mesele 4 bakan meselesi değildi, reisti. Önce bunlar Yüce Divan’a gönderilecekler, sonra da reis. Yüce Divan oylamasından bir gün önce 4 bakanın partiye çağrıldı. Hocanın kurmayları kendilerine mecliste aklanmaları gerektiğini söyler. Hoca, “Bu bizzat Cumhurbaşkanımızın talimatıdır” der. Egemen Bağış, reisi arar. Reis, kendisine yönelik kumpasın farkına varır, sonra hocaya zılgıtı çeker. Yüce Divan oylaması ertelenir.
‘ÇÖZÜM’ÜN KAYMAĞI: Hoca, Reis’in 10 seneden fazladır ince ince işlediği çözüm sürecinin kaymağını yemek ister. Dolmabahçe’de HDP’lilerle Yalçın Akdoğan, Efgan Ala ve Mahir Ünal bir araya gelir. Fakat asıl konuşan taraf HDP’dir. Reis, bir ay boyunca PKK tarafının azgınlıklarına rağmen İzleme Komitesi kurulacağı manşetlerde yer alınca, kendisiyle istişare edilmeden Dolmabahçe açıklamasının yapıldığını söyler.
BAŞKANLIĞA KARŞI: (7 Haziran sonrası) Başkanlık meselesini neredeyse ağzına hiç almamıştır seçim kampanyalarında. Koalisyon hükümetinden başkanlık sistemine “olur” vermesini beklemek imkansız olduğu için hoca “koalisyon da koalisyon” diye tutturur. Seçimden hemen sonra “başkanlığı getirmek istedik, halk yetki vermedi” açıklaması yapar.
MKYK KRİZİ: MKYK’yı baştan sona kendi şekillendirmek isteyen hocaya karşı, Reis’in talimatıyla Binali Yıldırım devreye girdi. 1353 delegenin 900’ünün imzasını topladı. Reisçi pek çok isim MKYK’ya girdi, Gül’ün ekibi safdışı edildi.
MEDYASINI KURUYOR: Hoca yavaş kendi medyasını kurmaya başlar. Mustafa Karaalioğlu, Etyen Mahçupyan, Hakan Albayrak, Yıldıray Oğur, Ceren Kenar, İbrahim Karagül, Abdülkadir Selvi, Akif Beki ve (Hoca’nın Alkım ziyareti sonrası) Taraf’ın tamamı köşesinden Reis’e yağdırmaya başlar. Reis meydanlara indiği, “Başkanlık” dediği için seçim kaybedilmiştir. Hoca itiraz etmez. Hakan Albayrak “artık konuşma reis!” “artık köşene çekil reis!” yazıları kaleme alır. Hoca itiraz etmez. Bu ekip kendi medyalarında iki seçim arası dönemde tam yüzden fazla haber ve köşe yazısı yazar reis karşıtı. Hoca artık kendisine ait müstakil bir medya kurma vaktinin geldiğine KARAR verir. Basın danışmanı Osman Sert’in desteğiyle KARAR’ı kurar. KARAR’ın finansmanı “örtülü” olarak halledilir.