Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, bugünkü Meclis birleşiminde başta erken seçim konusu olmak üzere gündemdeki konulara yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Erken seçim konusunun yanı sıra Anayasa Mahkemesi’nin kararına yönelik saldırıları da normalde Meclis’te geçen hafta konuşulması gerektiğini ancak hükümetin Meclis’i toplamaması nedeniyle buna olanak tanınmadığını belirten Özyiğit, Anayasa Mahkemesi’nin Kur’an kurslarıyla ilgili kararı sonrasında Türkiye Cumhuriyeti yetkililerden yapılan tehdide varan açıklamaların kabul edilemez olduğunu söyledi. Adaletin tesis edilmesinde çok önemli görevi olan yargımıza yönelik yapılan saldırıların aynı zamanda demokrasimize de saldırı niteliğinde olduğunu belirten Özyiğit, “Unutulmamalıdır ki, yargının bağımsızlığı, demokrasinin ve özgürlüklerin temelidir” dedi.
Bir taraftan egemen eşitlikten bahsedirken, Cenevre’de masaya bunun konacağı söylenirken diğer yandan bu ülkenin bağımsız kurumuna yönelik saldırılar yapıldığını belirten Özyiğit, “Evet burası Fransa değil, ama Türkiye’nin vilayeti de değil ve olmayacaktır” dedi.
“Kendi Sözlerine Sadık Kalmıyorlar”
TDP Başkanı Özyiğit; UBP-DP-YDP azınlık hükümetinin Ekim 2021 tarihinde erken seçim öngörüsüyle kurulduğunu, Başbakan Saner’ın Ocak ayında muhalefete erken seçim tarihini belirleyiniz dediğini ancak erken seçim tarihi belirlenince Başbakan’ın yine sözünü tutmadığını belirtti. Hükümetin ‘Biz bu koltukta ne kadar fazla otururuz” hesabı içinde olduğunu belirten Özyiğit, bu uğurda kendi verdikleri sözleri bile tutmadıklarını kaydetti.
Pandemi koşullarına herkesin hassas olduğunu, bu konuda da zaten sürekli öneri ve uyarılarda bulunarak ekin denetim ve kontrolün yapılmasına vurgu yaptıklarını belirten Özyiğit, ancak hükümetin pandemi koşullarının arkasına saklanarak erken seçimden kaçma niyetinde olduğunu ifade etti.
Seçim tarihini Hukuk ve Siyasi İşler Komitesine götürmesi gereken hükümetin komitede eşitlik olduğu için çoğunluğu elde etmek amacıyla bir Ad- Hoc Komite kurma önerisi getirdiğini belirten Özyiğit, “Hükümetin görevi konuyu Hukuk ve Siyasi İşler komitesine götürmektir. Zaten İç Tüzük de buna işaret etmektedir. Yapılmak istenilen İç Tüzüğe aykırıdır” dedi. Özyiğit, yapılanların hem hukuka hem de demokrasiye saygısızlık olduğuna vurgu yaptı.
Ara seçimin yapılmaması için erken seçim tarihinin belirlenmesi gerektiğini, zaten kimsenin de bu şartlarda bir kişi için seçim yapma niyetinde olmadığını belirten Özyiğit, hükümetin muhalefetle anlaşarak ilerlemek yerine, ayak oyunları ile tam bir karmaşa ve kaosa yarattığını, bir kişilik seçim olacaksa da bunun tek sorumlusunun görev ve sorumluluğun yapmaktan kaçan hükümet olacağını kaydetti.
Ekim ayında erken seçim yapılacağı sözüyle kurulan ve halka bu yönde söz veren hükümetin gelinen aşamada koltukta ne kadar fazla kalırız hesabıyla erken seçimi mümkün olduğunda ötelemeye çalıştığına dikkat çeken Özyiğit, “Bu hükümet zaten ölü doğmuştu, görevde bulundukları sürece de zaten toplumun sorunları yerine kendi kurultay ve seçimleri ile zaman geçirdiler. Halkın büyük çoğunluğunun ekonomik olarak ciddi mağduriyet yaşadığı bir dönemde dahi öncelikleri koltuk kavgaları ve atamalar olmuştur. Bu hükümetin toplum yararına icraat yapması neredeyse imkansızdır, dolayısı ile pandemi koşulları da dikkate alınarak sağlık üst kurulunun uygun göreceği en erken tarihte seçime gidilmelidir” ifadelerini kullandı.
Gelinen aşamada hem hükümet hem de muhalefetin erken seçim önerisinin ikisinin birden kabul edilerek komiteye götürme yönünde bir uzlaşı olduğunu belirten Özyiğit, “Umarım komitede uzlaşı arayışına girerek demokratik teamüller yerine getirilir. Toplumun beklentisi de budur” diye konuştu.
