Halkın Partisi(HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Cenevre’de düzenlenecek olan gayrı resmi Kıbrıs toplantısına HP’yi temsilen katılamayacaklarını sosyal medya hesabı üzerinden dile getirdi.
Özersay’ın açıklaması o şekilde:
“Geçtiğimiz Pazar akşamı Milletvekilimiz Erek Çağatay’ın Covid olduğunun saptanması ertesinde olağan olarak kendisiyle temas ettiğim tarihten itibaren 14 gün boyunca kendimi izole etmem gerekiyordu. İlk 6 günü geride bıraktım test sonuçlarım hep negatif ancak önümüzdeki günlerde halen daha pozitife dönme ihtimalim var. Biz kendisi de eski bir Dışişleri Bakanlığı diplomatı olan sayın Erek Çağatay ile birlikte geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanlığından gelen davet üzerine Cenevre 5+BM toplantısı için gerekli ayarlamaları yapmış, uçuş biletlerimizi almış, pasaport işlemlerimizi de başlatmıştık. Ancak başımıza bu talihsiz olay gelince Cenevre’ye gidişimizi iptal etmek zorunda kaldık. İstisnai de olsa 9. Günden sonra pozitifleşmem halinde İsviçre’de fazladan en az bir 14 gün daha kalmam gerekebilecekti, bu riski göze alamazdık.
Geçtiğimiz haftalarda Halkın Partisi olarak Cumhurbaşkanlığına davet edildik ve görüşlerimiz soruldu, detaylı olarak bu toplantıda nelere dikkat edilmesi gerektiğini, kendi tecrübemiz çerçevesinde paylaştık, bazı somut öneriler yaptık. Ardından Eski Dışişleri Bakanları Cumhurbaşkanlığına davet edildi, ben de o toplantıda yerimi aldım ve görüşlerimizi o ortamda da dile getirdik. Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı sayın Çavuşoğlu’nun da katılımıyla Cumhurbaşkanlığında yapılan değerlendirme toplantısında da bu kez Türkiye heyeti ile görüşlerimizi doğrudan paylaşma imkanı bulduk, kendimize göre müzakere sürecine ilişkin bazı uyarılarda da bulunduk.
Bugün ayrıca Cumhurbaşkanı’nın Özel Temsilcisi sayın Ergün Olgun ile de bir telefon görüşmesi yaparak Cenevre’de herhangi bir biçimde katkımız olabilecek bir durum olursa 24 saat ulaşılabilir olduğumuzu, ihtiyaç olursa her zaman katkı koymaya hazır olduğumuzu belirttik.
Özetle Cenevre toplantısına katılamayacak olsak da ulusal/toplumsal bir mesele olarak gördüğümüz Kıbrıs sorununun çözümü konusunda şu ana kadar olduğu gibi bundan sonra da katkı koymaya devam edeceğiz. Bu toplantıyla ilgili olarak beklentimiz çok yüksek değildir ancak umarım her şeye rağmen başarılı bir toplantı olur.”
