2007 yılında mesleğinin başında tanıdığım ve birlikte güzel işlere ( Yeşilyurt Özel Eğtim Merkezinin açılışı ) imza attığımız Esma İneci ,16 yıldır mesleğine ayni heyecanla devam eden ve sürekli kendini geliştiren bir Özel Eğitim öğretmeni. Ülkemizdeki tüm özel Eğitim öğretmenlerine tüm çabaları için ve nezaket gösterip sorularım cevaplayan Esma İneciye teşekkür ederim.
Bize kısaca kendini tanıtır mısın?
Adım Esma İneci 24 Haziran 1985 yılında Güzelyurt’ta gözlerimi dünyaya açtım. İlkokulu Serhatköy İlkokulu’nda, ortaokulu Şehit Turgut Ortaokulu’nda ve liseyi Kurtuluş Lisesi’nde pek iyi derecelerle tamamladım. Lise yıllarımda herkes benim bir doktor, bir avukat olmamı beklerken ben o dönem ismi Zihin Engelliler Öğretmenliği şimdilerde ise özel eğitim öğretmenliği olan bölüme merak saldım. Güzelyurt Bölgesi’nde bu bölümü okuyan ilk kişiyim. 17 yaşımda Marmara Üniversitesi Zihin Engelliler Öğretmenliği Bölümü’nü dereceyle kazandım. En iyi şekilde üniversitemi tamamladım. İstanbul bana bölümümle ilgili çok imkanlar sağladı. Üniversite 1. sınıftan itibaren gönüllü staja ve gözleme başladım. Hocalarımın hep desteğini gördüm. Merakım ve öğrenme hevesimin bana hayat boyu katkısı oldu. Üniversite 3. Sınıf yazında Almanya’ya gittim. Orda gönüllü olarak bir kreşte çalıştım. Bana çok faydası oldu. Ufkumu açtı. Üniversite 4. Sınıfta akademisyenlik hayalimi gerçekleştirmek için o zamanlar adı Les şuan Ales olan sınava hazırlandım. Amacım İstanbul’da kalmak ve kendimi daha çok geliştirmekti. Annemin ‘Bu ülkenin sana ihtiyacı var’ cümlesi ile kendimi doğup büyüdüğüm güzel adamda buldum. 2006 yılında mezun olduktan sonra Kıbrıs’a dönüş yaptım. 2006 yılının yaz ayında Özev’de çalıştım. 2006-2007 yılında Özgürlük İlkokulu’nda kaynak sınıf öğretmenliği yaptım. 2007 yılında o dönem yeni açılan Yeşilyurt Özel Eğitim Merkezi’nde sorumlu öğretmenlik görevi verildi. 16 yıldır sorumluluk görevini yürütmekteyim. 2014 yılında Avrupa Birliği Bursu ile Cambridge’de LSI ingilizce dil okuluna gittim. 2015 yılında Lefke Avrupa Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği Yüksek Lisans programına başladım. Yüksek lisans tezimde Prof. Dr. Ayşegül Ataman ile çalıştım. Tezim Lefke Avrupa Üniversitesi’nin ilk tek denekli araştırmasıdır. Şuan aynı üniversitede Prof Dr. Ayşegül Ataman ile birlikte Özel Eğitim Öğretmenliği doktora programının tez yazım aşamasındayım.
Yeşilyurt Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu’nun kuruluş hikayesi neden ve bölge için öneminden bahseder misiniz?
2006- 2007 yıllarında dönemin Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Dairesi Müdürü Hatice Düzgün’ün ve Milli Eğitim Bakanı Canan Öztaprak’ın çalışmaları ile 1 Ekim 2007 yılında Yeşilyurt Özel Eğitim Merkezi açıldı. O dönemde böyle bir okulun açılması çok büyük bir adımdır. Okul binası Cengiz Topel Hastanesi’ne bağlıydı. Bina okula çevrilerek Sağlık Bakanlığı’ndan Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildi. Okulun konumu ile doğa harikası bir alana sahiptir. Okul deniz kenarında, ağaçlar altında, kuş sesleri ve mimoza çiçekleri içinde doğal bir terapi alanı oluşturmaktadır. Yeşilyurt Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu’nun Cengiz Topel Hastanesi’ne beş dakikalık yürüme mesafesi kadar yakındır. Özel gereksinimli öğrencilerimiz için okulun konumu ve hastaneye yakın oluşu okulumuzu ayrıcalıklı kılmaktadır. Okul konumu itibari ile hem Güzelyurt hem de Lefke Bölgesi’ne hizmet vermektedir. Bu açıdan okul iki bölge içinde önemlidir.
Şu an KKTC de özel Eğitim ne durumdadır ?
2006 yılından bugüne kadar özel eğitim alanında önemli gelişmeler meydana gelmiştir. 2000’li yılların başında sadece Lefkoşa ve Girne’de olan Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulları şuan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her ilçesinde bulunmaktadır. Sırasıyla Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarımız Lefkoşa Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu, Girne Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu Gazimağusa Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu, Yeşilyurt Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu, Ziyamet Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu, Ötükent Özel Eğitim ve İş Eğitim Okulu ve Rauf Raif Denktaş Görme Engelliler Okulu olmak üzere 7 okulumuz özel gereksinimli öğrencilerimize hizmet vermektedir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Komisyonu ile üzerinde uzun yıllar çalıştığımız Özel eğitim Yasa’sı ise bu yıl meclisimizden geçmesi ülkemiz için olumlu bir gelişmedir. Şuan ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Dairesi’ne bağlı 105 ilkokul ve anaokul bünyesinde 55 tane kaynak odada 583 özel gereksinimli öğrenciye özel eğitim desteği özel eğitim öğretmenleri tarafından sağlanmaktadır.. Hem anaokul, hem ilokul hem de ortaokul ve lise bünyesinde özel gereksinimli öğrencilerimiz kaynaştırma programından yararlanmaktadırlar. Bu gelişmeler umut vericidir. 2021-2022 eğitim öğretim yılında tüm özel eğitim merkezlerimizin isimleri değiştirilerek İş Eğitim Okulu’na çevrilmiştir.
Özel Eğitim ile ilgili dünyada ne gibi yenilikler oluşturulmuştur ?
Özel Eğitim İlkeleri olan
1) Özel eğitim gerektiren tüm bireyler, ilgi, istek, yeterlilik ve yetenekleri doğrultusunda ve ölçüsünde özel eğitim hizmetlerinden yararlandırılır.
2) Özel eğitime erken başlamak esastır.
3) Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden mümkün olduğu kadar ayırmadan planlanır ve yürütülür.
4) Özel eğitim gerektiren bireylerin, eğitsel performansları dikkate alınarak, amaç, muhteva ve öğretim süreçlerinde uyarlamalar yapılarak diğer bireylerle birlikte eğitilmelerine öncelik verilir.
5) Özel eğitim gerektiren bireylerin her tür ve kademedeki eğitimlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için her türlü rehabilitasyonlarını sağlayacak kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapılır.
6) Özel eğitim gerektiren bireyler için bireyselleştirilmiş eğitim planı geliştirilmesi ve eğitim proğramlarının bireyselleştirilerek uygulanması esastır.
7) Ailelerin, özel eğitim sürecinin her boyutuna aktif katılmalarının sağlanması esastır.
8) Özel eğitim politikalarının geliştirilmesinde, özel eğitim gerektiren bireylerin örgütlerinin görüşlerine önem verilir.
9) Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireylerin toplumla etkileşim ve karşılıklı uyum sağlama sürecini kapsayacak şekilde planlanır.
Özel eğitim ilkelerini yerine getirmek bizi dünyadaki yeniliklere yakınlaştırmaktadır. Dünya multidisipliner sistemi esas almaktadır. Özel gereksinimli bir çocuğun var olan durumunun korunması ve var olan durumunu geliştirmek için özel eğitim uzmanı, sınıf öğretmeni, psikolog, ilgili doktor, fizyoterapist, dil terapisti, ergo terapist gibi ilgili tüm terapistlerin kişilerin işbirliği içerinde karşılıklı iletişim halinde birlikte çalışması bizi dünya standartlarına yaklaştırır. Özel gereksinimli çocuklarımızın gelişimi doğrultusunda ayrıştırmak yerine bütünleştirmeye daha çok ihtiyacımız vardır. Erken tanı ve erken müdahale programları ile özel gereksinimli çocuklarımıza daha hızlı ve daha yoğun eğitim vererek topluma kazandırılabilecek ve bağımsız yaşam becerileri desteklenecektir. Bulunduğumuz sokakların, kamu binalarının özel gereksinimli bireylere göre düzenlenmesi de yaşamı kolaylaştıracaktır. Hiçbir çocuk geride bırakılmamalı. Her çocuk keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir.
