Yeni hükümetin işi zor.
Fiyat İstikrar Fonu’ndaki para tükenmiş.
Dolayısı ile akaryakıt sübvanseye edilemiyor.
Dolar da aldı başını gitti.
Yani akaryakıt fiyatları sürekli yükseliyor.
Görünen odur ki ilk yapacakları icraat akaryakıta zam olacak.
Akaryakıta zam yapılırsa artık vatandaşı kim tutar.
Basacak küfrü.
“Fasulyenin yahnisi gitti geldi aynisi” tekerlemesi dillere dolanacak.
Sadece akaryakıt mı?
Fiyat İstikrar Fonu’nun demirbaş gelir kaynağı içki ve sigara da zamlanacak.
Hade sigara neyse.
İçki zamlanacak, vatandaş çıldıracak.
“Bir içkimiz var ona da mı göz diktiniz” diye homurdanacak.
İçki masalarında yeni hükümetin bakanlarının kulaklarını bol bol çınlatacak.
***
Yeni hükümetin işi zor.
Üreticiler kapıda bekliyor.
Herkes “derdim var dağlar kadar” diyor ama bütün talepler paraya dayanıyor.
Hayvancıya 50 milyon.
Süt üreticisine 60 milyon.
Hellim ihracatçısına 40 milyon.
Arpacıya 100 milyon.
Milyonlar da milyonlar sıra sıra dizildiler, yeni kabineyi bekliyorlar.
***
Yeni hükümetin işi zor.
Koltuğa oturur oturmaz paket gündeme gelecek.
Nazikleştirilmiş ismiyle “TC-KKTC Ekonomik İşbirliği Protokolü.”
Ver Allah Allah.
Çünkü UBP imza attı, kafa salladı ama protokolün birçok maddesini uygulamadı.
Suda bile yan çizdi de ses eden olmadı.
Şimdi artık, su dağıtımı Türkiye’den gelecek bir şirkete devredilecek, elektriğin kablolusu gündeme gelecek. Limanların özelleştirilmesi. Telefonun derhal satılması.
Gelecek de gelecek.
Sol partilerin sinirleri gerilecek.
Parti içi kavgalar başlayacak.
Eee haliyle para akışı duracak.
Para akışı durunca da “kendi yağımızla kendi ciğerimizi kavuralım” “modeli” yeniden devreye sokulacak.
Vatandaş bas bas bağıracak.
Çünkü her “yağ-ciğer” söyleminde ilk el atılacak yer vatandaşın cebi olduğunu vatandaş tecrübeyle iyi biliyor.
***
Daha sendikaları saymadım.
Aman, aman.
Yükselen dövizle birlikte fırlayan fiyatlar, enflasyon aldı başını gidiyor. Maaşlar açlık sınırında.
Maaşlara zam da zam.
***
Yeni hükümetin işi gerçekten çok çok zor.
Örgütlü gericilik had safhada.
Kıbrıs Türkünün yaşam biçimini değiştirmek için dört koldan saldırıyorlar.
Artık pervasızca kırıp döküyorlar da.
Yeni hükümet hangisi ile ilgilenecek?
“Para para” diye bağıracak olanlarla mı yoksa bu ülkeyi altımızdan çekip almak isteyenlerle mi?
Eee bunun kararını da vatandaş versin artık…
