Kriz, bir kan damarının tıkanmasının sonucunda meydana gelen aşırı ve uzun süreli ağrı olarak kendini gösteriyor.

Bey, Taveta’da, daha iyi tedavi talebiyle yerel hastanede protestolar düzenleyen bir gruba da katıldı.

Burada bir kadın, bir ilaç kutusunu göstererek, “Bize son kullanma tarihi geçmiş ilaçlar verildi” dedi.

Başka bir kadınsa, “Doğru tedavi edilmedikleri için çok sayıda insan öldü” diye konuştu.

Bir başkası, “Bir arkadaşıma çocuğuma ilaç verdiğimi söyledim ama gözleri hâlâ sarıydı. İlacın son kullanma tarihinin geçtiğini fark etti” dedi.

Sarılık, orak hücre anemisinin yaygın bir semptomu. Bu kasabada sarı gözler yaygın bir özellik.

Grubun lideri 50 yaşındaki Albert Loghwaru’nun iki çocuğuna orak hücre anemisi teşhisi konmuştu.

Taveta’da hastalıkla yaşayan pek çok kişi olmasına rağmen yaftalandılar.

Loghwaru, “Buradaki insanlar bize iki şey diyor: Ya çocuğumuzdan kan emen iblislerimiz var ya da biz HIV pozitifiz” diyor.

Loghwaru, herkes için tedaviye erişim imkanı sağlama mücadelesinde kararlı görünüyor:

“Bu insanlara yardım etmenin bir yolunu bulmalıyız.”

Kampanyalarının bir sonucu olarak, ilçelerinde ortak bir hemofili ve orak hücresi kliniği açıldı.

Ancak bu, Lea Kilenga Bey için yeterli değil:

“Daha yeni başlıyoruz. Bu bir maraton değil. En hızlı koşan kazanmayacak. Bu bir bayrak yarışı.”