| “Hristiyanlık, eski kültürün mirasını bizden çaldı. Sonra da bizi, İslam kültürünün mirasından yoksun bıraktı. Temelde bize, Grek ve Roma‘dan daha yakın olan ve doğrudan duyu ve zevkimize hitap eden İspanya‘nın muhteşem Magribi kültürü ayaklar altında çiğnendi. Neden? Çünkü soyluydu, çünkü kökenlerini insanca içgüdülerden alıyordu…” | |
| “Hristiyanlık süslenip, ona elbise giydirilmemelidir. O, yüksek insan tipine karşı savaş açtı. Bu tipin tüm içgüdülerini yasakladı. Şeytanı, şeytan olanı bu içgüdülerden damıttı. Güçlü insan ayıplandı ve toplum dışına itildi. Hristiyanlık, zayıf, adi, kötü yapılı olan her şeyin yanında oldu ve güçlü bir yaşamın aksini sağlayacak içgüdüleri idealleştirdi…” |
| “Yaptıklarımla bir sonuca vararak yargımı açıklıyorum; Hristiyanlığı lanetliyorum! Hristiyan kilisesinin karşısına, bir savcının şimdiye dek ortaya sürdüğü en büyük suçlamayı ifade ediyorum. Bana göre Hristiyanlık, yozlaşmanın en uç biçimidir ve algılanabilecek nihaî bir yozlaşmanın istemine sahiptir!” |
“Anladınız mı beni? Beni ben yapan, beni insanlığın geri kalanından ayıran, Hristiyan ahlâkının maskesini düşürmüş olmamdır…” … Yukarıda yaptığımız alıntılar Friedrich Wilhelm Nietzsche’e ait. Özellikle “üstinsan” kavramı üzerinde kafa patlatmış bir filozof. 1884-1900’lü yılları arasında yaşadı. Son dönemlerinde zihinsel sorunlarla boğuştu. Öne sürdüğü görüşler zaman zaman anlaşıldı, zaman zaman anlaşılmadı tepki topladı… … Ünlü eseri “Böyle Buyurdu Zerdüşt”te “Ben size üstinsanı öğretiyorum” diyen düşünür, belli ki insanı kirlenmiş görüyor ve temiz kirlilikten arınmış erdemli insanı hedef göstererek “üstinsan yeryüzünün anlamıdır” diyordu. Onun için, “Tanrı ölmüştür.”
… Yukarda Hıristiyanlığa karşı yapılan çarpıcı eleştiriler yanında ”devlet”e de acımasız eleştiriler getirir aynı filozof: “Devlet mi? O da ne? Peki! Şimdi bana kulak verin, size ulusların ölümünden söz açacağım. Bütün soğuk canavarların en soğuğuna devlet denir. Soğuk soğuk yalan söyler o ve ağzından şu yalan sürüne sürüne çıkar: Ben devlet-ulusum…” Devam eder ve der ki: “…Fakat devlet bütün iyilik ve kötülük dilleriyle yalan söyler; ve ne söylese yalandır-ve nesi varsa hepsi çalmadır…” … Ne söylerse yalandır, Nesi varsa çalmadır… … Birçok düşünür “devlet ve din” üzerine çok kafa patlatmışlardır. Anlaşılan bu süreç daha çok uzayacak…
|
|
