Narenciyede uzun vadeli strateji şart - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Narenciyede uzun vadeli strateji şart

Narenciye, KKTC’nin en önde gelen ihraç ürünlerinden biridir. Güzelyurt ilçemizin en önemli geçim kaynağıdır. Ülkeye yılda 25-30 milyon dolar gelir getirmektedir. Toplam ihracatımızın yaklaşık %20-%25’ini oluşturmaktadır.

Gerçekleşen yıllık yaklaşık 100-120 bin ton narenciye hasadının yaklaşık 80-90 bin tonu ihraç edilmektedir. Geri kalanı da sıkmaya gitmektedir. Hasadın %70-%80 civarı Valensiya cinsi portakaldır. Valensiya ürününde dünyada yoğun bir rekabet yaşanmakta ve Pazar sıkıntısı bulunmaktadır.
Bu yıl,ülkemizde Valensiya portakalda sıkıntılar yaşanmış ve yaklaşık 11 bin ton dalda kalmıştır. Yani 93 bin ton toplam hasadın %10’dan fazlası ağaçta kaldı. Yaklaşık 3.3 milyon TL gelir kaybı yaşandı. Bunu ekonomideki çarpan etkisini de düşünürsek, yaklaşık 3 kat fazla bir kayıptan söz edebiliriz. Üreticinin zararını elbette devletin sorumlu kurumları karşılayacaktır. Ancak, önemli olan, sorunun nedenlerini iyi etüt edip, bir daha yaşanmasını önlemektir.
Sektörde yaptığım araştırma neticesinde, narenciyenin bir miktar dalda kalması ile ilgili birtakım bilgilere ulaştım. Bunların başlıcaları şunlardır:
KKTC’nin en büyük narenciye ihraç noktalarından biri Kuzey Irak pazarıdır. Bu pazardaki diğer ülke ürünlerinin bolluğu ve bizden düşük fiyatla satışı bizim ürünlerimizin satışını olumsuz etkiledi. Bu yüzden, tüccarlarda KKTC’den eskisi kadar mal almadılar. Ayrıca Türkiye pazarındaki rekoltenin artması da fiyatları aşağı çekti. Bizdeki fiyatlar alıcılara pahalı geldi.
Diğer bir neden olarak da, Güzelyurt’taki işleme, sıkma tesisinin verimliliğinin biraz daha yüksek olması, ürünün dalda kalmasını engelleyebilirdi diye düşünüyorum. Bu tesisin makine parkını daha verimli bir hale getirmeliyiz ki, daha hızlı ve verimli bir kapasite kullanımına ulaşabilsin ve daha çok ürün işleyebilsin.
Bir miktar ürünün dalda kalması, bize eksikliklerimizi görmemiz açısından da öğretici olmuştur. Hızlı bir şekilde eksikliklerimizi tamamlamalıyız ki, yine aynı sıkıntılar yaşanmasın.
Sonuç olarak, narenciye sektörümüzün dünya piyasaları ile rekabet edebilmesi için, atılması gereken birçok adım vardır. Bu adımların da en önemlisi, mevcut ürünü kaliteli ve ucuz olarak piyasaya nasıl sürebileceğimizdir. Sektördeki girdi maliyetlerini aşağıya çekmemiz şarttır. Su, gübre, ilaç, elektrik maliyetleri yüksektir.
Dünya narenciye üretiminde, ıskarta ürün oranı, toplamın %5-%8’lerde seyrederken, bizde bu oran nerdeyse %50’lerdedir. Bu oranlarla iyi gelir elde etmek ve bu ürünleri pazarlamak çok zordur. Bu kalitesiz ürünler, piyasada ülkenin imajını da bozmaktadır.
Bundan dolayı, bahçelere doğru bakım yapılmalı, ağaçlar gençleştirilmeli, sofralık, pazarı olan, erkenci ürünlerin dikilmesine önem verilmelidir. (Mandora başarılı bir örnektir) Ayrıca profesyonel üretici sayısı artmalıdır.
Narenciye sektörünün daha verimli olabilmesi için, doğrudan gelir desteği ve ihracat teşviki ödemeleri zamanında gerçekleştirilmelidir. Ayrıca doğrudan gelir desteği ödemelerinde mutlaka kalite faktörü ön planda tutulmalıdır.
Türkiye den yakında gelecek olan suyun, narenciye sektöründe etkili ve verimli kullanılması için, plan ve projelerin hazırlıkları süratle tamamlanmalıdır.


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar