Laklak - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

Laklak

Mehmet Moreket’le dün Radyo Havadis’te laklak ettik…


Bizim laklağımız çoktur…

Laklak kelimesinin anlamı leyleğin gagası ile çıkardığı sesmiş.
Boşuna leyleğin ömrü laklakla geçer dememişler.
Bir baktık.
Mehmet’le 1968’li yıllardan beri tanışığız.
O yıllardan beri yaptığımız iş laklak…

Bir başka anlam daha var:
Ara vermeden söylenilen saçma sapan söz dizisi, gevezelik.

En çok Lefkoşa üzerine konuştuk.
Tam bir laklak.
Kalktık, neredeyse Lefkoşa’yı kurtaracağız.
İkimiz de Lefkoşa kaçağı.
Nostaljisinden başladık, mimarisine kadar uzandık.
Sonra hayret ettik.
Hadi biz laklak ediyoruz da, elinde onca yetkisi olanlar, yaptırım gücü olanlar niye laklak ediyor?..

Meselemiz budur…

Genellikle Kıbrıslılar hakkında “tembel” denir.
Bir köşede, kahvede otururlar laklak ederler.
Eski gezgincilerin, Kıbrıs’a geldiklerinde not ettikleri ilk şey, Kıbrıs ahalisinin kahve köşelerinde ayaklarında birkaç sandalye olmak üzere laklak etmeleriydi.
…,
1878’de adaya gelen Bn. Scott-Stevenson Lefkoşa izlenimlerinde şöyle der:
“Dükkanlar küçüktür ve sahibi Türk ise, dükkanın bir köşesindeki kilimin üzerinde bağdaş kurup oturmakta ve nargilesini içmektedir.
Dükkan sahibi Rum’sa, kapısının önündeki bir sandalyede oturmuş, komşusuyla çene çalmaktadır…”

Yok birbirinden farkları…

Laklak alışkanlığımız siyasallaşmıştır.
Gelen giden laklak ediyor.
Kıbrıs meselesi 40 yıldır sürüyor.
Geriye laklak kaldı…

Cumhurbaşkanımız New York’a gitti.
Ban’la görüştü.
Çıkışta çözüme hazırız dedi.
Sonra geldi.
Ama Rum önkoşul koyuyor dedi…

Birimiz nargile içiyor, diğerimiz çene çalıyor.
Kıbrıs meselesi işte!
Buyuz…
Ayaklarımızda sandalyeler…
Birimizin arkası Trodoslar, birimizin Beşparmaklar.
Dağlara yaslanmış laklak yapıyoruz…

Leyleğin ömrü efendim…

Ne olacak şu Lefkoşa’nın hali?
Moreket soruyor.
Sonra dalıyoruz.
O giriyor ben çıkıyorum.
Moreket meydanlara taktı ben bahçelere…
Ha bire yükleniyoruz.
Ama boş bir hazine aldık diyorlar.
Hazinesiz dönemler de vardı diyoruz.
Çağlayan Parkı’nı benzettiler falan. İn cin top oynuyor! Geceler korku filmleri.
Neydi o park. Sadece bir bahçıvanla tertemizdi. Aha o dönemleri de gördük diye iç çekiyoruz…

CTP’de huzursuzluk…
DP’de karışıklık…
Önemli değil arkadaşlar.
Devam…
Eminim siz ne huzursuzluklar gördünüz…

Eve giderken önümdeki arabalı durdu.
İçinde bir genç.
Karşıdan gelen arabalı ile kısa sohbette.
Laklak.
-Napan be hayvan.
-İyi be hayvan.
-Bu gece buluşuyoruz ha.
-Tamam be hayvan, kızlara da söyle…

Why high one why!..

Türkiye’de paket açıklandı.
Şimdi demokratikleşme işi tamam…
Artık herkesler birbirine günaydın diyecek, mini etek giyenlere, başı kapalılara yan gözle bakılmayacak, tecavüz taciz filan olmayacak, ramazan aylarında tütün içenler tekmelenmeyecek, trafik kazaları tekmil önlenecek, kan davaları bitecek, partiler memnun mesut olacak, gösterilerde gaz yerine gülsuyu atılacak, üniversitelerde artık bilim olacak, AB’ye girilecek filan…
Bu işlerin olması için bu paket bekleniyordu.
İşte o da oldu…

Neymiş?
Leyleğin ömrü laklakla geçermiş…


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar