Küçük: Başbakanlığı bırakmaya hazırım - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Mart 19, 2024
Kıbrıs

Küçük: Başbakanlığı bırakmaya hazırım

Küçük: Başbakanlığı bırakmaya hazırım

 KAŞİF YUVASINA DÖNDÜ… Başbakan Küçük,  UBP’den istifa eden, Ahmet Kaşif için, “Yuvasına döndü. Bize geliş nedeni Sayın Eroğlu ile dünür olmasından dolayıydı. Dolayısı ile Ahmet Kaşif’e üzülmedim” ifadelerini kullandı 

EROĞLU BENİ RAKİP GÖRDÜ… Sözlerinde Cumhurbaşkanı Eroğlu’nu da hedef alan Küçük, “İcraatları haksız bir şekilde eleştirmesi, kurultay çalışmalarımızda ve öncesindeki müdahaleleri biliniyor. Adaylık açıklamamdan sonra bana rakip çıkarmak için çok çaba harcadı. Cumhurbaşkanı adayı olacağımı da düşünmüş olabilir” dedi


BASKIYI SİNDİREMEDİM… Küçük, “Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen her baskıya evet deseydim, UBP Tüzüğü’ne uymasaydım 2014’e kadar Başbakandım. Bunu içime sindiremedim. Parti içinde yasal zemin çerçevesinde davranmam şart. Bizim yapmamız gereken buydu” diye konuştu

Gizem ÖZGEÇ
UBP Genel Başkanı ve Başbakan İrsen Küçük, süreç sonunda, Başbakanlığı bırakmaya hazır olduğunu söyledi. Erken zamanda erken seçime gitme kararı alırken, “ülkenin kaosa düşürülmemesi ve hükümetsiz kalmamasını” düşündüğünü ifade eden Küçük, “Cumhurbaşkanı Eroğlu, yaptığı planla ülkeyi kaosa sürükleme gayretinde” dedi.
Başbakan İrsen Küçük, sekiz UBP’li milletvekili ile yaşanan gelişmeler ve erken seçimle ilgili, Havadis’e önemli açıklamalarda bulundu.
Başbakan Küçük, ülkenin hükümetsiz kalmaması gerektiğine vurgu yaptı ve görevi bırakmaya hazır olduğu içine erken seçim önerdiğini söyledi. Küçük, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve sekiz milletvekilini “ülkeyi hükümetsiz bırakma hesabı yapmakla” suçlayan Küçük, herkesi dikkatli olmaya çağırdı.

“DP ve TDP’yi anlamak zor”
Küçük, seçim tarihine ABD’de karar verdiğini söyledi ve “Bundan daha erken seçim olmaz. UBP olarak seçime hazırız. Bizim tabanımız her zaman seçime hazır bir tabandır” dedi.
Küçük,  diğer partilerin durumuna bakmadığını,  zaten TDP ve DP’nin seçimle ilgili ciddi bir şok yaşadıklarını kaydetti. Küçük, TDP ve DP’nin iki kez güvensizliği erkene almak için öneri yaptıklarını anımsatarak, şöyle konuştu:
“Tuhaf değil mi? Dünyada muhalefet partilerinin erken seçime hayır demesi görülmedi. Oysa esas muhalefetin erken seçimi istemesi gerekiyor. 2010 yılından bu yana hazır olmaları gerekirdi. Destek vermek yerine bozmak için girişim yaptılar.”

“Bırakmaya hazırım”
Küçük, Başbakan kalma düşüncesi olsaydı seçim istemeyeceğinin altını çizerek, “Başbakanlığı bırakmaya hazırım. Ama ülkenin hükümetsiz kalmaması da gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı ve sekiz vekilin hesabı parlamentoyu işlevsiz bırakmaktır. Sayın Cumhurbaşkanı yasa ve anayasalara uygun hareket etmezse, büyük bir kaos doğacak ve ülke hükümetsiz kalacak. Sayın Cumhurbaşkanının hazırladığı senaryo içindeki kaos da gerçekleşecek. Herkesin dikkatli olması lazım. Ülke hükümetsiz kalmamalı. Buna konsantre olmalıyız. Ben devlet adamlığı sorumluluğum da seçimi düşünmemi gerektirdi. Zira Sayın Cumhurbaşkanı Anayasa ve yasalara uygun hareket etmeyeceği zaman olacaklar belliydi. Bunun için seçimi erkene aldım” ifadelerini kullandı.

“Eroğlu beni rakip görmüş olabilir”
“Beni kimse Başbakan yapmadı. Eğer olaya öyle bakacaksak, Eroğlu’nun parti başkanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı olmasında benim büyük katkım vardır” diyen Küçük,  kendisini UBP tabanının parti başkanı yaptığını ve kişisel bir kavgası olmadığını vurguladı. Küçük şunları ifade etti:
“Ancak devamlı icraatları haksız bir şekilde eleştirmeye başlaması, gerekse kurultay çalışmalarımızda ve öncesindeki müdahaleleri biliniyor. Benim adaylık açıklamamdan sonra bana rakip çıkarmak için çok çaba harcadı.
Cumhurbaşkanı adayı olacağımı da düşünmüş olabilir. Halbuki ben öyle uzun süreli bir plan yapmadım. Bu andan bile 2 yıl var. Sayın Cumhurbaşkanı hep 2015 hesapları içerisindedir.
Böyle olmasını istemezdim. Hele de UBP’nin 30 vekille parlamentonun en büyük partisinin seçime gitmesi kolay değildir. 24 vekille aldım ve 30 vekile çıkardım. Bu kolay olmadı.
Parti içinde her adımda güçlü muhalefetle karşılaştım, baktığımda da parti içi muhalefette de Sayın Cumhurbaşkanı’nın izlerini gördüm.
Kurultayda bana rakip çıkması, saraydaki toplantılar, bölge yemekleri, bana rakip kişilerle bu yemeklere katılması ve taraf olan sözleri ortadadır.”

“Partiye iki başlılık dayatıldı”
Küçük, ayrıca parti içerisindeki dayatmalara demokrasi adına karşı çıktığını söyledi. “Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen her baskıya evet deseydim, UBP tüzüğüne uymasaydım 2014’e kadar Başbakandım. Bunu içime sindiremedim. Parti içinde yasal zemin çerçevesinde davranmam şart. Bizim yapmamız gereken buydu” diye konuşan Küçük, parti içinde iki başlılığı dayatıldığını ve  bazı görevlerin ayrılan sekiz kişiye verilmesinin istendiğini kaydetti.

Kaşif genel sekreter olmak istedi
UBP’nin tüzük gereği seçimle yaptığı işlerin dağıtılmasının istendiğini de açıklayan Küçük, şunları söyledi:
“Anti demokratik yöntemlerle ben genel sekreter atayamazdım. Ya da Genel Yönetim Kurulu üyelerini geri çekip, birini atamam mümkün mü? Bir kez kendilerini karşıma aldım. Bunda da kendilerine genel sekreterlik ve genel yönetim kuruluna atama yapamayacağımı söyledim.
Seçimsiz genel sekreterliğin doldurulması mümkün değil. Talepleri açıktı. Bana resmen Hasan Taçoy’u genel sekreter olarak kabul ettirmemi, olmazsa, İlkay Kamil beyi, son tahlilde ise kendisini genel sekreter yapmamı talep etti.
Ahmet Eti, Necdet Numan isimlerini ise reddetti. Ben Sunat Atun isminde uzlaşmayı da önerdim. Kaşif adını da benimsemedi kimse.”

“Taçoy’un üzerinde emeğim çok, Kaşif yuvasına döndü”
Küçük, Hasan Taçoy’un üzerinde çok emeğim olduğunu düşündüğünü vurgularken, 1998’deki seçimlerde el ele parlamentoya girdiklerini anımsattı.
Küçük şöyle devam etti.
“Ahmet Kaşif yuvasına döndü. Bize geliş nedeni Sayın Eroğlu ile dünür olmasından dolayıydı. Dolayısı ile Ahmet Kaşif’e üzülmedim.
Hasan Taçoy, İlkay Kamil, Türkay Tokel, Ergün Serdaroğlu… Bu isimler çok genç politikacılar değil. Tabii mi bakanlık yapanlar da var. Benim karşımda olmaları bakanlıktan kendilerini almam. Kaybedenler kulübü gibi bir yapı oldu karşımda. UBP çok geniş bir parti. UBP kadroları içinde yer almak kolay değil. Yer alanlar da parti menfaatini düşünmeli.
Yer alanlar çok dikkatli olmalı. Hasan Taçoy benim için her koyun kendi bacağından asılır dedi. Aslında bu tabir kendisine daha uygun” şeklinde konuştu.

“Serdar Bey hayal görüyor”
Küçük, DP Başkanı Serdar Denktaş’ın tek başına iktidar söylemlerinin de hayal olduğunu savundu ve şöyle konuştu:
“Serdar Denktaş Bey hayal görüyor. UBP’den oy almak kolay değil. Bunu en iyisi kendisi biliyor. Kendisi de UBP’den ayrıldı. Ne oldu? UBP her zaman bu kayıpları süratle telafi eder. UBP’den ayrılmalar köklü oy götürmez.
Arkadaşların bu kararlarının açıklanmasının arından biz de tabanla birlikteyiz. Güzelyurt, İskele, Mağusa’da genişletilmiş toplantılar yaptım. Buralarda gördüğüm net. Mağusa’da oy kaybı olacağı söyleniyor.
Yaptığım temaslarda gördüm ki, UBP’nin gerçek sahipleri oradadır ve partisine sahip çıkıyor. Bu ayrılıklardan sonra partiye dönüşler de oldu. UBP’ye son bir haftada hızlı katılımlar da başladı.”

“Yoğun bir adaylık talebi var”
Başbakan Küçük,  isimleri belirleme ve sıralama yapma noktasında tek başıma olmayacağını kaydederek, bir ekiple hareket edeceğini dile getirdi. Küçük, genel kanı erken seçim olduğu için zamanı iyi kullanmak gerektiğini de vurguladı ve merkez tespiti ile adayların belirlenmesi eğiliminin var olduğunu ifade etti.
İkinci görüşün de sıralamayla ilgili olduğunu söyleyen Başbakan, “Sıralamada delegeye gidilmesi isteniyor. Delege zaman alan bir konudur. Sırayı seçici kurulun oluşturulması da isteniyor. 22 milletvekilinin yeniden aday olması doğaldır.  Yeni arkadaşlar da olacak. Üç görüş var. Birincisi adayların seçici kurul tarafından seçilmesi. Sıralamanın delege tarafından yapılmasını faydalı görenler var. Yoğun bir adaylık talebi var.”

“Tancer ve Dürüst’e kırgın değilim”
İrsen Küçük, Mehmet Tancer ve Kemal Dürüst’e bir kırgınlığı olmadığını da dile getirdi ve sözlerini şöyle noktaladı:
“Bir süre farklı düşünmüşlerdir. Son tahlilde sağduyulu davranarak, UBP’nin yanında yer aldılar.  Yetkili organlarda görev yapıp da parti için çalışmayanlar ya da UBP’li görünüp iş birliği yapanlar varsa, ihraç yoluna gideceğiz.
UBP’ye mühür vurmaktan imtina edenlerle bu yolu yürüyemeyiz. Parti içerisinde çalışmayacak olanlar varsa, olabilir. Ama hem UBP’li görünüp hem de UBP’yi sabote edenler olacaksa, parti gerekli kararı alacaktır.”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar