Kravat, davul, gitar, keman ve senfoni orkestrası - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Pazartesi, Mayıs 6, 2024
Köşe Yazarları

Kravat, davul, gitar, keman ve senfoni orkestrası

Çin’de KİN hanedanının ilk imparatoru Kin Şhi Huang’ın mezarı kazılıp içinde insan boyunda binlerce asker heykeli bulunduğunda,

Görüldü ki her askerin boynunda boyun bağı vardı.

Kravatın kökleri milattan öncesine kadar dayanır mı?

Modern kravatın yolculuğu Hırvatlardan başlar.
Fransızlar 1635’de 30 yıl savaşları sırasında Hırvat askerlerle karşılaşmışlar.
Bakmışlar ki, askerlerin boyunlarında boyun bağı var.

Fransız Kral Louis giyime kuşama meraklı biriymiş.
Hırvatlardan örnek alınan boyun bağı, kravat biçiminde bağlanıp Louis tarafından kullanılınca, moda haline gelmiş.
O dönemlerden beri kravatın da modern yolculuğu başlamış.

Bir dönemler kravat renginin anlamları da vardı.
Beyaz muhafazakarlığı, siyah ise liberalliği simgelerdi.
Alman ve Fransız devrimcileri ise kırmızı rengi tercih ederlerdi.
Kırmızı kravat, Bolşevik devrimciler tarafından da kullanıldı.
Ancak, bir gün Lenin halka seslenirken, boynunda siyah bir kravat vardı.
İngilizlerin ise siyah renk kravatı yas anlamında kullandıkları söylenir.

Neticede kravat modern hayatın vazgeçilmez bir aksesuarı haline çoktan geldi.
Görüldüğü gibi kravatın da bir hikayesi vardır.

Bu arada kravata dini nedenlerle karşı olanlar da var.
Radikal İslamcılar modern giysinin bu aksesuarını reddederler.

Kıbrıs’ta böyle sorunlar yaşanmamıştır denebilir.
Sarık giy dediler.
Giydiler.
Fes giy dediler.
Giydiler.
Şalvar giy,
Dizlik giy dediler,
Giydiler.
Sonunda,
İşte bu şapkadır,
Denince,
O da reddedilmedi.

Dünyadaki gelişmelere at başı koşan Kıbrıs Türkü, modern olan her şeyi kendisine içselleştirmesini bilmiştir.

Geçenlerde Telsim’in Liselerarası Müzik Yarışması vardı.
On altı okulun yarışmacı gruplarını izledik.

Gençlerin yeteneklerini ve modern duruşlarını izledikçe gururlandım.
Gençler başta öğretmenlerinin öncülüğünde ve hayat içinde kendi özel çabaları ile edindikleri yeteneklerini sergilerken, aynı zamanda hüzünlendim de.

Bu yeteneklerin çoğu kaybolacak.

Asgari ücreti tespit eden hükümetler, okullarda asgari olarak bulunması gereken yaylı, nefesli ve vurmalı çalgıları da tespit ediyorlar mı?
İlgili Bakanlık her yıl önüne böyle bir liste alıp inceliyor mu?
Müzikte veya diğer sanat dallarında, devletin motive edici katkıları nelerdir?
Bu konularda kafa patlatan; durumdan memleketi haberdar eden herhangi bir yetkili var mı?

O gençlerin ellerinin altındaki davul, gitar, keman, klavye, trompet kendi cep harçlıklarından mı alınıyor?

Okullarımızda bu kadar yetenek varken, okullar arası bir düzenleme yapılarak, bir senfoni orkestrası düşünülemez mi?

Bunların olmadığını biliyoruz.
Anlaşılan kravat yetkililerin boyunlarını fena sıkmakta…


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar