Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın kız kardeşinden boşalan “Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü görevine, eşinin atanması için başlatılan girişim sert tepki gördü.
GÖREVİ DEVLETİN PARASINI KORUMAK: Havadis’e konuşan siyasi ve sendika yönetiminde bulunanlar, Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ı eleştirdi. Korahan’ın “devletin her kuruşuna sahip çıkması gereken kişi” olduğunu belirtilirken, “Aksine ailesine avantaj sağlayacak atamalara çanak tutması” yanlış bulundu
DP SUSTU, UBP “NORMAL” DEDİ: Demokrat Parti, konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. UBP izse olaya, “etik” açıdan değil, “yasal” açıdan baktı ve atamanın “normal” olduğunu savundu. Muhalefet ve sendika yöneticileri ise atamaya ateş püskürdü
AL GÜLÜM VER GÜLÜM: Maliye eski Bakanı Birikim Özgür, Sayıştay Başkanlığı ile hükümet arasında bir “Al gülüm- Ver gülüm” ilişkisinin devam ettiğini söyledi. TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli, ise Sayıştay Başkanı’nın istifasını istedi, “Bu kadar da olmaz” diyerek tepki gösterdi
TUZ KOKTU: HP Genel Sekreteri Tolga Atakan: Yamalı bohça hükümeti UBP-DP kurulduğu günden beri hem yandaşlara hem de hükümet mensubu ve destekçilerinin aile bireylerine sağlanan kıyaklar ve makamlar konusunda oldukça başarılı bir performans sergiliyor. Artık ‘tuz koktu’
ELCİL SORDU: NEDEN KORAHAN? KTÖS genel Sekreteri Şener Elcil, kimine kredi kimine makam mevkii verilerek KKTC’de sürekli olarak birilerinin devlet eli ile zengin edildiğini, bu gibi olayların son dönemlerde Sayıştay Başkanı Osman Korahan etrafında yoğunlaşmaya başladığını söyledi
Duygu ALAN
Göreve gelir gelmez ilk icraatı Sayıştay Başkanı ve üyelerinin maaşını arttırmak olan UBP-DP hükümeti, Sayıştay başkanı Osman Korahan’a “torpil” geçmeyi sürdürüyor.
Hükümeti denetlemek ve vatandaşın her kuruşunu korumakla görevli Sayıştay Başkanı’bnın “ailesine yönelik avantajlı atamalara” ses çıkarmaması sert tepki gördü.
Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın apar topar istifa eden Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürü kız kardeşinin yerine, eşi Ayşen Korahan atanıyor.
UBP-DP hükümetinin Sayıştay Başkanı Osman Korahan’a bu son kıyağı kamuoyunda ciddi ses getirdi.
Muhalefet partiler ve kamuda yetkili sendikalar, adeta ateş püskürdü.
DP yetkilileri, yorum yapmaktan kaçınırken UBP, olayı gayet normal karşıladı, Ayşen Korahan’ın atamasının prosedüre uygun olduğunu savundu.
Muhalefet eleştirdi
Muhalefet partiler Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne Ayşen Korahan’ın atanacak olmasına sert sözlerle tepki gösterdi.
Maliye eski Bakanı, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Birikim Özgür, UBP-DP Azınlık Hükümeti’nin kurulduğundan beri Sayıştay Başkanlığı ile hükümet arasında bir “Al gülüm. Ver gülüm” ilişkisi olduğunu söyleyerek Ayşen Korahan’ın atamasının da bunun bir örneğini olduğunu kaydetti.
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Hüseyin Angolemli, haberi duyduğunda hayretler içerisinde kaldığını kaydederek “Bu kadar da olmaz” diye tepki verdi.
Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Tolga Atakan ise “UBP-DP azınlık hükümetinin kurulduğu günden beridir hem yandaşlara hem de hükümet mensubu ve destekçilerinin aile bireylerine sağlanan kıyaklar ve makamlar konusunda oldukça başarılı bir performans sergiliyor. Yaşanılan son örnek de bunun yeni bir yansımasıdır” diye konuştu.
DP yorumsuz UBP rahat
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın eşi Ayşen Korahan’ın atanacak olmasına ilişkin Demokrat Parti (DP) Lefkoşa Milletvekili Dr. Mustafa Arabacıoğlu, yorum yapmaktan kaçındı.
Maliye eski Bakanı, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar ise “Bakan öyle istedi” diyerek olayı oldukça normal karşıladı.
Sendikalar tepkili
Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın apar topar istifa eden Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürü kız kardeşinin yerine, eşi Ayşen Korahan’ın atanacak olması kamuda yetkili sendikalar tarafından tepki ile karşılandı.
KTAMS, KTÖS ve KAMU-SEN yetkilileri, hak edenin mevki, makam alması noktasında bir itirazları olmadığını ancak partizanca yapılan atamaların ve her türlü uygulamanın karşısında olduklarını kaydetti.
Bengihan: Reformu önce zihniyetlerinde yapsınlar
Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Genel Sekreteri Güven Bengihan, hiçbir niteliğe, bilgi ve beceriye dayanmayan, siyasilerin partililerine ve arkadaşlarına menfaat sağlama üzerinde yapılan tüm politikalara karşı olduklarını kaydetti.
Güven Bengihan, UBP-DP Hükümetinin sürekli olarak kamuda verimlilikten bahsedip, kamuda reform yapılacağından söz ettiğini ancak söylemleri ile icraatlarının hiçbir zaman örtüşmediğini dile getirdi.
UBP-DP Hükümetinin “tamamen partizanca, ahbap çavuş ilişkisi” şeklinde kamuda idari yönden kararlar alıp, tüm yandaşlarına ve arkadaşlarına kamunun imkanlarını sonuna kadar kullanma hakkını tanıdığını kaydeden Bengihan, “Hükümet, hiçbir şekilde kamunun yararını düşünmeden partililerini ve arkadaşlarını mutlu etme üzerinden idari kararlar alıyor. Kamuda reformların yapılabilmesi ve verimliliğin arttırılabilmesi için öncelikle bu zihniyetlerin değişmesi, reformu önce zihniyetlerinde yapmaları gerekir” dedi.
Güven Bengihan, “Bizim kişilerle bir sorunumuz yoktur, bizim sorunumuz bu şekildeki düşünce yapısı ile ilgilidir. Ülkemizin şuan içinde bulunduğu bu kötü statüko, bu düşünce yapısının eseridir” diye konuştu.
“Hangi niteliği yeterli bulundu?”
Bengihan, “Edindiğimiz bilgiye göre Sayın Ayşen Korahan, Sivil Havacılık Dairesi’nde üçüncü derece meydan işletme memurudur. Lise mezuniyeti kadrosundadır. Hangi niteliği müdürlük yapma noktasında yeterli bulunmuştur? Yoksa Sayın Osman Korahan’ın eşi olması mı müdür olmasında yeterli görülmüştür?” diye sordu.
Elcil: Böyle rezillik görülmedi
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) genel Sekreteri Şener Elcil, kimine kredi kimine makam mevkii verilerek KKTC’de sürekli olarak birilerinin devlet eli zengin edildiğini ancak bu gibi olayların Sayıştay Başkanı Osman Korahan üzerinde yoğunlaşmaya başladığını söyledi.
Elcil, “Hak edenin görev alması noktasında itirazım yoktur. Ancak avantaj verilmesi doğru değildir” dedi.
Şener Elcil şunları söyledi:
“Kimisine kredi verilip kimisine mevki, makam verilerek devlet eli ile bu memlekette sürekli birileri zengin ediliyor. Ancak özellikle Sayın Osman Korahan özelinde bu olaylar yoğunlaşmaya başladı. Hatta bir dönem de Sayın Korahan’ın ve ailesinin Sayıştay başkanlığı bütçesinden denetleme maksatlı Almanya’ya gittiği iddiaları vardı ve bunu araştıran da olmadı. Sayıştay üyelerinin ve çalışanlarının saat kaçta mesai yaptıkları da sorgulanmıyor.
Edindiğim bilgiye göre, saat 11.00’den önce işe gitmiyorlar. Yine şahsen şahit oldum, Sayıştay Başkanı Sayın Osman Korahan, Gönyeli’de bir meyhaneye makam aracı ile geldi. Kısacası devlet aile şirketine dönüştü. Böyle bir rezillik görülmedi. Hak edenin görev alması noktasında itirazım yoktur. Ama avantaj verilmesi doğru değildir.”
Atan: Damdan düşercesine atamalar doğru değil
Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası(Kamu-Sen) Başkanı Metin Atan, “damdan düşercesine” yapılan atamaların doğru olmadığı görüşündü savunduğunu söyledi.
Atan, “Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın istifa eden Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürü kız kardeşinin yerine, eşi Ayşen Korahan’ın atanması, benim görüşçümce etik olmamakla birlikte doğru bir yaklaşım da değildir” diye konuştu.
Özgür: Al gülüm ver gülüm ilişkisi
Maliye eski Bakanı, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Birikim Özgür, UBP-DP Azınlık Hükümeti’nin kurulduğundan beri Sayıştay Başkanlığı ile hükümet arasında bir “Al gülüm. Ver gülüm” ilişkisi olduğunu söyledi.
Hükümet ile Sayıştay Başkanlığı arasında olması gerekenden farklı bir ilişkimi biçimi olduğu yönünde algıların oluşmasına sebebiyet veren birçok tecrübeler yaşandığını kaydeden Özgür şunları söyledi: “Hükümetin geçirdiği ilk yasa, Sayıştay Başkanı ve üyelerinin maaşının arttırılmasına ilişkin oldu. Akabinde önceki hükümetlere 47/2010 sonrası istihdam edilen öğretmenlere geçmişte yapılan öğretmen hazırlık ödeneğinin maaşlarından kesinti yoluyla geri alınması ile ilgili zorunluluğuna ilişkin yazılar yazan Sayıştay Başkanlığı, hükümetin bu konuda popülizm yapmasına olanak sağlayacak şekilde bu öğretmenlere de hazırlık ödenmeği verilebileceği şeklinde yazılar yazdı. Yine önceki hükümetler döneminde denetlenmeden ödenmesi halinde bu ödemenin altında imzası bulunanların hapse gireceği şeklinde görüşler veren Sayıştay Başkanlığı UBP-DP hükümetine; ‘Siz bu ödemeleri yapın, bir sorun olmaz. Biz bilahare denetimlerimizi yaparız’ şeklinde görüşler sundu. Başbakanın kamuoyunda sorgulanan İstanbul seyahatine ilişkin görüşü sorulan Sayıştay Başkanlığı bu konuda kararın Bakanlar Kurulu’ndan oy birliği ile alındığını ve mevzuata uygun olduğu şeklinde Başbakan’ı kollayıcı yazılar yazdı ve bunlara benzer birçok tecrübe yaşandı.”
“Gereği yapılmalıdır”
“Kuşkusuz bu ilişki biçiminin bir yansıması olarak da sadece Sayıştay Başkanı ve üyelerinin maaşlarının arttırılması değil aynı zamanda Sayıştay Başkanı’nın aile üyelerine dönük de çeşitli imkanların hükümet tarafından gündeme getirildiği kamuoyunun bilgisindedir” diyen Özgür, Anayasa’ya göre, Sayıştay Başkanlığı’nın Cumhuriyet Meclisi’ne karşı sorumlu ve bağımsız bir devlet kurumu olması gerektiğini dile getirdi.
Bütün bu yaşananların Sayıştay Başkanlığı’nın siyasallaştığı yönünde ciddi endişelere sebebiyet verdiğini belirten Birikim özgür, “Bu çok ciddi bir sorundur ve bu ülkede yaşayan herkesin bu ciddi sorunu değerlendirerek bu sorunun ortadan kaldırılmasına dönük gereğini yapması bana göre şarttır” dedi.
Angolemli: Bu kadarı da olmaz
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Hüseyin Angolemli, Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın kız kardeşinin yerine eşinin Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne atanacak olmasını hayretler içerisinde karşıladığını belirterek, “haberi duyunca açıkçası hayret ettim. Bu kadar da olmaz dedim” diye konuştu.
Bunun kabul edilecek bir durum olmadığını ifade eden Angolemli, “Dünyanın başka bir ülkesinde böyle bir olay yaşansaydı o hükümet veya ilgililer hemen istifa ederdi. Hele de bu Sayıştay Başkanı ise. Tabiki bu, Sayıştay Başkanı’nın ailesinin bir takım haklardan mahrum olması anlamına gelmez ancak Sayın Korahan’ın ailesini kayıran bir olaya izin vermesi çok düşündürücüdür” dedi.
Sayıştay Başkanlığı’nın devleti denetleyen yolsuzlukları inceleyen bir kurum olduğunu söyleyen Angolemli, “Siz önce bu makamın maaşını arttırıp sonra da ailesine ayrıcalık tanırsanız bu olmaz. Bu Sayıştay Başkanlığı’nın görevini tam olarak yapamayacağının göstergesidir” diye konuştu.
Tatar: Bakan öyle uygun görmüş başarılar
Maliye eski Bakanı, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar, prosedürde Bakanların özel kalem müdürlerini kendilerinin seçtiğini ve UBP içerisinde bakanların özel kalem taleplerine müdahalede bulunulmadığını söyledi.
Tatar, “Bakanlar, özel kalem müdürü olacak kişiyi kendisi talep eder. Bakan isteyince diğerleri de onaylar. Bu bakanın hakkıdır. Dolayısıyla Sayın Ayşen Korahan’ı da Sayın Bakan uygun görmüş. Kendilerine başarılar diliyorum. Bize bunun ötesinde yorum düşmez. UBP’de özel kalem müdürlüklerinde bakanın talebine müdahalede bulunulmaz. Adı üstünde; özel kalem müdürü” diye konuştu.
Arabacıoğlu: Yorum yapmak istemiyorum
Demokrat Parti (DP) Lefkoşa Milletvekili Dr. Mustafa Arabacıoğlu, Sayıştay Başkanı Osman Korahan’ın kız kardeşinin yerine eşinin Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne atanacağını basındaki haberlerden öğrendiğini ancak bu hususta yorum yapmak istemediğini ifade etti.
Atakan: Yamalı bohça hükümeti
Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Tolga Atakan, yaşananlar karşısında çok da şaşırmadıklarını belirterek, “’Yamalı bohça hükümeti’ olarak tabir ettiğimiz UBP-DP azınlık hükümeti kurulduğu günden beridir hem yandaşlara hem de hükümet mensubu ve destekçilerinin aile bireylerine sağlanan kıyaklar ve makamlar konusunda oldukça başarılı bir performans sergiliyor. Yaşanılan son örnek de bunun yeni bir yansıması. Artık ‘tuz koktu’ dedirten bir atama silsilesi izliyoruz. Bahse konu kişilerin adı geçen mevkiinin yeterliliklerine haiz olup olmadıklarından ziyade hangi aileye mensup olduklarının önem taşıyor olması ülkeyi yöneten zihniyeti de ele veriyor” dedi.
Atakan şunları söyledi:
“Devlet yönetme ciddiyetinden uzak, hanedan misali aile bireylerinin arasında paylaştırılan makam ve mevkiler, yaklaşan erken seçim öncesi nemalanma yarışı, rant yaratma yarışı yönetenlerin gözünü kör etmiş durumda.
Ne var ki bunlar son kıyaklar, halkımız tüm bu pervasızca atılan adımları, çocuklarımızın geleceğinden çalan bu uygulamaları görüyor ve biliyor. Günü geldiğinde bu uygulamalara taraf olan, sessiz kalanlardan da hesabını soracaktır.”
