Kimler geldi, kimler geçti... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

Kimler geldi, kimler geçti…

KKTC’nin kuruluş tarihi olan 15 Kasım 1983’ten bugüne kadar Sibel Siber hükümeti dahil tam 28 kez hükümet kurulmuş. Yani 31 yılda tam 28 hükümet. Neredeyse ortalama yılda bir kez hükümet kurup, hükümet bozmuşuz. Yine 1983 yılını başlangıç olarak alırsak, genel seçimler için toplam 11 kez sandık başına gitmişiz…
UBP 17 kez hükümet olurken, bunun 13’ünde tek başına iktidar olmuş, biri TKP ile, 3’ü de DP ile olmak üzere 4 kez de koalisyonun büyük ortağı olmuş…
UBP 1983’ten bugüne tek başına 3. Çağatay hükümetiyle başlamışız (Şubat 1982- Aralık 1983). Sonra sırasıyla 2. konuk hükümeti (13.12.1983- 19.07.1985) ve ardından da 19 Temmuz 1985 tarihinde ilk kez Başbakanlık koltuğuna oturan Dr. Derviş Eroğlu hükümeti. 1 Ocak 1994 yılında koltuğu DP lideri Hakkı Atun’a devredene kadar Eroğlu tam 9 yıl icranın başında oldu. Bu süre zarfında kabine değişiklikleri de dahil, 6 değişik kabineye Başbakanlık yaptı… 
1993 yılında yapılan seçimlerin ardından, 1 Ocak 1994 yılında göreve başlayan DP-CTP koalisyon hükümetinin Başbakanı Hakkı Atun, Başbakan Yardımcısı ise Özker Özgür oldu. 1996 yılına kadar 4 farklı kabineyle yola devam eden DP-CTP hükümetinin Aralık 1995- Ağustos 1996 tarihlerinde Başbakan yardımcılığı görevini Mehmet Ali Talat yürüttü…
Ve 1994 yılında Eroğlu, terk ettiği Başbakanlık koltuğuna, bu kez ortak olarak aldığı DP ile yeniden oturdu… Başbakan Yardımcılığı görevinde DP kanadından Serdar Denktaş vardı…
30 Aralık 1998 yılına kadar devam eden UBP-DP koalisyonu 1998 seçimleri sonrası ortaya çıkan yeni Meclis artimetiğiyle bu DP gitmiş, yerine TKP gelmiş ve Başbakan Yardımcılığı koltuğunda Mustafa Akıncı oturmuştu… Eroğlu Başkanlığındaki koalisyon, Haziran 2001 yılına kadar devam etti ve Akıncı’nın “Çizme” krizi ile sona erdi… Ve Eroğlu yine eski ortağı ile nikah tazeledi. 2001 Haziran ayında kurulan UBP-DP hükümeti 2003 yılında yapılan seçimlere kadar sürmüş, o yıl yapılan seçimlerde birinci parti çıkan CTP, 13 Ocak 2004 tarihinde ilk kez Mehmet Ali Talat’ın Başbakanlığı ile hükümetin büyük ortağı olmuştu… Ancak hükümeti tek başına kurmak için yeterli sayıya ulaşamayan CTP, kendine ortak olarak DP’yi seçti ve Talat’ın Başbakanlığında kurulan hükümet 2 kez bozuldu. 2005 yılında Talat’ın Cumhurbaşkanı olmasıyla Başbakanlık görevini Ferdi Sabit Soyer üstlendi (Nisan 2005)… Ancak Soyer Başkanlığındaki CTP-DP hükümeti Eylül 2006’ya kadar zar zor devam etti… Bu tarihte UBP’den koparılan ve daha partileşmeden, CTP ile pazarlığa girip koalisyon ortağı olan ÖRP kuruldu…
Eylül 2006’da Soyer Başbakanlığında kurulan CTP-ÖRP hükümeti, Mayıs 2009 yılında sona erene kadar 3 kez kabine değişikliğine gitti ve hükümeti, 2009 seçimlerinde tek başına iktidarı yakalayan Eroğlu başkanlığındaki UBP’ye teslim etti…
Mayıs 2009-Mayıs 2010’a kadar Başbakanlık görevini yürüten Eroğlu, Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Başbakanlık görevini İrsen Küçük’e devretti. 2010 yılında Başbakanlık koltuğuna oturan İrsen Küçük, Eylül 2012’de hükümeti, Sibel Siber geçiş hükümetine devredene kadar parti içerisindeki krizler ve kurultay kavgaları nedeniyle 3 kez kabinesinde değişiklik yapma gereği duymuş ve bugün DP içerisindeki UG kanadında yer alan bazı bakanları görevden almıştı…  
Ve bundan sonrası bildiğiniz şeyler… Siber hükümeti ile birlikte yıllardır kaybolan güven ve istikrar, geçici bir süre için tekrardan kazanıldı ve Haziran 2013 yılında teknokrat ağırlıklı 3’lü koalisyon, temmuz seçimlerinin ardından, 31 Ağustos’ta görevi Özkan Yorgancıoğlu Başbakanlığında kurulan CTP-DP-UG koalisyon hükümetine devretti… 
Bunları niye mi yazdım; daha kurulalı 6 ay bile olmayan bir hükümete ömür biçildiği için. Yani sanmayın ki bu yeni bir olay. Bakın hep böyle olmuş.
Eğer 31 yılda 28 kez hükümet kurup 11 kez sandık başına gitmişsek ve hala daha siyaset ve siyasetçiye olan güven yerlerde sürünüyorsa, seçtiklerimiz toplumu değil de, kendi geleceklerini düşünüyor ve biz de inadına bu insanları hala daha seçiyorsak, o zaman sorun onlarda değil, bizdedir diye düşünüyorum… Yıllardır bu suça ortak olanları arıyorsak, aynaya bakmamız yeterli…
Biz kendi kendimizi yönetme işini çok da ciddiye almamışız ne yazık ki…

 


YERİN KULAĞI VAR
YETKİ ANAYASA MAHKEMESİ’NDE:
Havadis’in dünkü ve bugünkü manşetini okudunuz, uzun yıllar bu ülkede iktidar olmuş bir partinin içine düştüğü durum… Ama ne ilk ne de son. Üstelik tüm partiler için geçerli. Çünkü bugüne kadar hiç biri için denetim yapıldığı duyulmamış. Oysa Siyasal Partiler Yasası’na göre partiler gelir ve giderlerini Anayasa Mahkemesi olarak Yüksek Mahkeme Başkanlığı’na sunmak zorundalar. Anayasa Mahkemesi de gerekli görürse ya kendisi, ya da Başsavcılık eliyle inceleme yapar. Kayıtlar tutulmamışsa, ya da bozulmuşsa, yasada para ve altı aya kadar da hapis cezası da var. Şimdi bu aşamada Yüksek Mahkeme bir denetim başlatır diye düşünüyorum…

ÇELER’E BAKANLIK SÖZÜ:
TDP Girne milletvekili Zeki Çeler’in geçtiğimiz günlerde Derviş Eroğlu’nun ikametgahında ağırlanması, TDP içerisinde tepkilere neden olmuş. İddiaya göre, Eroğlu ailesinin de yer aldığı buluşmada, TDP milletvekili Zeki Çeler’in yakın çevresine, kendisine “bakanlık” sözü verildiğini söylediği iddia ediliyor. Ancak bakanlık sözünün neye karşı verildiği ise öğrenilemedi…

YAPMAYIN SAYIN BAŞBAKAN:
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, Vakıflar Bankası’nda yapılan durdurmalarla ilgili yaptığı açıklamada, kararın tamamen yönetim kurulu tarafından alındığını vurgulayarak, “Bankada benim yetkimle durdurma yapılmadı” dedi. Oysa listenin partide belirlendiği ve ona göre işlemlerin başlatıldığı konuşuluyor. Öyle olunca da bu açıklamaya kimse inanamıyor.

ÖNEMLİ OLAN NİYETTİR:
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, “ülke yangın yerine dönmüş, hükümet her adımında bu yangını körüklemektedir. Halkımızın başı belada. Öncelikli gündem bu beladan kurtulmaktır” diyor ama bilmiyor ki, bel bağladıklarının bu “beladan” kurtulma gibi bir niyetleri yok. Hem size, hem ortağına mavi boncuk verip, gününü gün etmeye bakıyor…

HOŞ OLMADI:
Fileleftheros dün Ortak Metin çıktı dedi ve yayınladı. Cumhurbaşkanlığı önceki akşam acele bir açıklamayla yalanladı. Sabahına metin Türk tarafına ulaştı. Bu kez Cumhurbaşkanlığı BM tarafından kendilerine bir taslak ulaştığını söyledi. En azından metin ilk ortaya çıktığında BM ile temas edilseydi. Demek ki Fileleftheros’un verdiği bilgi doğruymuş ve ortada bir metin varmış. Hoş olmadı…

GERÇEK POLİTİKA HER ZAMAN AÇIKLANAN OLMAZ:
Kıbrıs konusunda bir anlaşma için “uluslararası toplumun isteksizliği” eleştirilerine ABD’den yanıtlar geliyor. Dışişleri Bakanı Kerry’nin “Sessizce çalışıyoruz” sözlerinden ve Yardımcısı Nuland’ın ziyaretinden sonra, bu kez de Bakanlık Sözcüsü açıklamasında, “Adanın bütün diğer kaynakları gibi petrol ve gaz kaynaklarının da topyekun bir anlaşma çerçevesinde iki toplum arasında adilane bir şekilde paylaşılması gerektiğini düşünmeye devam ediyoruz” dedi. Sözler güzel de, müzakerelerin eli kulağında, ne kadar gerçekçi olduğunu süreçte göreceğiz…

ZİRVEDEKİLER
Asım Akansoy:  Yerel seçimlerde UBP-DP işbirliğini değerlendiren CTP milletvekili Akansoy, hükümet ortağı olan bir partinin muhalefette olan bir partiyle hareket etmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Akansoy, “Bence DP-UG yerel seçimlerde UBP ile hareket ederse hükümetin sürdürülmesinin anlamı kalmaz” ifadelerini kullandı. Desenize yaza yeni hükümetle gireceğiz…

DİPTEKİLER
Tuz Kokmuş: Birisi dönemin Maliye Bakanı, diğeri İçişleri Bakanı… Partileri, Gelir ve Vergi Dairesi’ne bildirilmemiş bilet basıp satıyor. Hiç haberleri olmuyor!!! Ama sonra araştıran kurulda yer alıyorlar ve rapor çıkartıp, hayali birilerini suçluyorlar. Akıl alacak gibi değil…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar