KIBRIS'IN DERELERİ - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Pazar, Nisan 28, 2024
Köşe YazarlarıSürmanşet

KIBRIS’IN DERELERİ

hasan sarpten kıbrıs dere
Hasan Sarpten
Yağışlar alabildiğine sürerken, yıllardır önemini anlatmaya çalışmamıza rağmen Kıbrıs’ın dereleri nedense hep böyle zamanlarda akla geliyor.
Hal böyle iken, başta Kıbrıs’ın en büyük deresi olan Kanlı Dere olmak üzere derelere yaptıklarımız ise hep görmezden geliniyor! Trodos Dağları’nın kuzeydoğu eteklerinden başlayan Kanlı Dere’nin, Lefkoşa’nın kuzeybatısından itibaren yaklaşık 90 derecelik bir açı ile doğuya Mesarya Ovasına doğru yöneldiğini ve Girne Dağlarından beslenen bazı küçük derelerle (Asi Dere, Bakır Deresi, Çınar Deresi gibi) de birleşerek Mağusa’nın kuzeyindeki Tuzla köyü yakınlarından bir zamanlar denize döküldüğünü biliyor muydunuz? Evet, 1970’lere kadar durum tam olarak böyleydi.
Kanlı Dere, harita üzerindeki mavi çizgiyle belirtildiği şekilde yaklaşık 90 Km yatak uzunluğuna sahip olan ada üzerindeki en uzun akışlı deredir. Kanlı Dere yatağı jeomorfolojik etkenlere bağlı olarak 5-30m arasında değişen bir genişliğe sahiptir. Debisi ise (birim zamanda geçen su miktarı) oldukça değişkendir. Yağışın olmadığı dönemlerde çoğunlukla kuru veya sızıntılar şeklinde kayda değmeyen bir akışa sahiptir. Ancak, geçmişte de benzer örnekleri olduğu gibi iklim şartlarının sonucu olarak yağışlı dönemlerde hızlı bir akışa geçer. Ne var ki, bizler yıllarca böyle bir gerçeklik yokmuş gibi davrandığımız için dereleri hep yapılaşmaya engel, çöplerin fütursuzca atılabileceği yerler olarak algıladık ve bu şekilde davrandık.
Oysa ki, dereler barındırdığı canlılar yanında şehir içerisindeki yağmur sularını şehir dışına çıkaran doğal kanallar olması nedeniyle son derece önemlidir. Bu nedenle daha 1930’lu yıllarda dönemin İngiliz idaresi tarafından yasa ile koruma altına alınmışlardır. Ülkemiz dereleri halen fasıl 82 denilen 2 sayfalık bu basit yasa ile koruma altındadır. Bu yasaynın 4. maddesine göre; ‘‘kimse, herhangi bir derenin kenarlarını veya duvarlarını yıkamaz, kesip deviremez veya onların içini veya altını kazamaz veya başka biçimde onlara zarar veremez veya onları tahrip edemez. Bu maddenin herhangi bir kuralına aykırı davranan herhangi bir kişi suç işlemiş olur ve mahkumiyeti halinde üç aya kadar hapis cezasına cezasına çarptırılabilir.’’ Gelin görün ki, KKTC tarihinde böyle bir ceza verilmiş değildir!
Peki ne yapmak gerekir? Kesinlikle yapılması gereken, derelerin içini dozerlerle sıyırmak olmamalıdır. Bu soruna çözüm olmayacağı gibi, suyun daha da hızlı bir debiyle akmasına yol açacak bir uygulamadır. Yapılması gereken herşeyden önce dere yataklarının güzargahlarının haritalardan belirlenerek kamışlar dahil içerisindeki doğal yaşamı da koruyarak mevcut yatakların eski hallerine döndürülmesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla, İvedilikle derelerin kenarları yerleşime kapatılarak kamu yararına istimlak edilmeli, önceden dere kenarına yapılan ve su baskınlarının yaşanmasına neden olan izinli/izinsiz tüm yapılar yıkılmalıdır. Ayrıca, yetersiz yapılan köprüler yenilenmeli ve içerisine dökülen molozlar ve çöpler kaldırılmalıdır.
Bir harita ve şunu diyen bir yazı 'Kanlı Dere ve Asidere' görseli olabilir
Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
1
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
1
Hayran Kaldım
Facia
1
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar