Kıb-Tek, dipsiz kuyu!.. - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mayıs 9, 2024
Köşe Yazarları

Kıb-Tek, dipsiz kuyu!..

Toparlanıyoruz Hareketi toplumsal bir görev yerine getirdi ve Kıb-Tek’in Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Akim’le sosyal medyada anında yayınlanan bir söyleşi yaptı. Bu arada Sayın Akim’i de doğruları çekinmeden söylediği için kutlamak gerek…

Söyleşiden benim en çok ciddiye aldığım başlıklar şunlar:
“Kurum bugün itibarıyla sattığı elektriğin parasını alsa, siyasiler işe karışmasa kurum yaşar hatta uçar… AKSA yönetiminin yaklaşımı maalesef ülke çıkarlarının ters yönünde hareket ediyor… İhalede yüksek fiyat verilmesine rağmen Eroğlu hükümeti AKSA’yı seçti… 20mw için yapılan ihale bir gecede aniden 40mw’a çıktı. Bu kabul edilemeyecek bir hata oldu… Bir Sayıştay üyesi olarak o dönem yazdığım rapor halen daha meclisin tozlu raflarında durur, dönemin Başbakanı Eroğlu’na anlatamadım… Kurumda kayıtlarda olan, sigortası ve harçları ödenen ancak ortada olmayan 25 araç olduğu tespit edildi… Kurumdan alacaklı olduğunu iddia eden ancak kurum kayıtlarında yer almayan kişiler tespit edildi… Denetime göre bu kurumun 5,5 milyon ‘harcama yapıldığı ancak bu harcamanın nereye ve kim tarafından yapıldığı meçhul… Depodan çıkan ürünlerin ne olduğu, nereye gittiği meçhul… Geçmişte 446,000 dolar borcu olan bir yerden 25,000 dolar peşin 100,000 dolar çek alındığı ve bu çeklerin sonradan iade edildiği tespit edildi… Bu işlemi yapan personeli soruşturalım dedik aynı gün siyasiler telefon yarışına girdi… İşe gelmediği için maaş kesintisi cezası verdiğim personel için devletin en tepesinden telefon aldım’…
Kıb-Tek battı diye dövünüyoruz… İşte sebeplerinden bazıları… Ama bugüne kadar ne yönetim, ne sendika bize bu gerçeklerden bahsetmedi…
Sayın Akim’in söyledikleri çarpıcı. Bildiklerimiz, duyduklarımız vardı… 8 bin lira alan sekreterleri, eş dost ahbap ilişkileriyle işlemler yapıldığını duymuştuk da, bu kadarını bilmiyorduk. Ancak bütün bunlardan sonra yine de hesap sorulamadığı anlaşılıyor. Baksanıza İsmet Akim, Maliye’nin denetim için ‘gereksiz’ dediğini iddia ediyor.
Kıb-Tek’e acilen neşter gerekli. Bunu yapacak olan da siyasiler. Popülizmden sıyrılıp, o cesareti, o iradeyi gösterebilirlerse, Kıb-Tek, KTHY olmaktan kurtulur. Hatta bence konu Meclis’te soruşturulmalı. Suçlular bir bir ortaya çıkarılmalı. Gerekirse bedel ödemeliler. Yoksa bunun da sonu felaket…”


Sertoğlu değil, UBP kaybetti…
UBP ile DP-UG arasında varılan ittifakın bozulmasından sonra UBP Lefkoşa Belediyesi başkan adayı Hasan Sertoğlu’nun adaylıktan çekilme kararı, oldukça dikkat çekicidir. UBP de, DP-UG de, Sertoğlu gibi bir adayla seçimi zorlayacaklarını, hatta kazanabileceklerini çok iyi biliyorlardı. Ama bu istifa, hem CTP adayı Kadri Fellahoğlu’nu, hem de UBP içerisindeki, başta Lefkoşa İlçe Başkanı olmak üzere bazılarını çok sevindirdi. Çünkü onlar için kazanacak aday değil, kendi hanelerine yazılacak kazançlar önemliydi…
Hatırlayın, Sertoğlu’nun adaylığının gündeme gelmesiyle birlikte UBP içerisinde bazı homurdanmalar başlamış, bahaneler üretmek, Sertoğlu’nu kötülemek için, adeta fırsat kollanmıştır. Vay efendim Sertoğlu’nun KOP ile imzaladığı protokole “sağ kanattan” tepkiler varmış, yok Sertoğlu’nun belinde sorun varmış, Sertoğlu çıkıp KOP ile imzaladığı protokolü reddetsinmiş ve buna benzer birçok uyduruk bahaneler… Bu arkadaşlar Hasan Sertoğlu’ndan da, kendisine destek vermeleri karşılığında, “KOP ile imzalanan anlaşmadan vazgeçtiğini açıklamasını” veya bu konuda “özür dilemesini” istemişler…
Bunları Sertoğlu’ndan talep edenler, siyasi hayatlarında onur, gurur ve ilkeli davranış konusunda sınıfta kaldıklarından ve bukalemun gibi renkten renge girmeyi hayat felsefesi olarak kabul ettiklerinden, insanların yeri geldiğinde dik durabileceklerini ve ilkelerinden ödün vermeyeceklerini bilemezler. Çünkü onların lügatlerinde, böyle bir şey yoktur…
Daha önce yine yazmıştım, iki dönem Lefkoşa belediye başkanlığı yapan Şemi Bora’nın, üçüncü dönemde tekrar aday olmasından rahatsızlık duyan üst düzey bazı UBP’lilerin arabalarına, o dönem DP’den Lefkoşa Belediye Başkan adayı olan Cemal Bulutoğluları’nın afişlerini astıkları birçoğumuzun hala belleklerinde…Şimdi Sertoğlu’na karşı belki böyle açıktan bir cephe açmayacaklardı ancak, adaylığına daha ilk günden karşı çıkan Faiz Sucuoğlu başkanlığındaki Lefkoşa İlçesi’nin seçimlerde Sertoğlu için çalışacaklarını kim garanti edebilirdi ki?.. Aynı şey DP’nin içindekiler için de geçerliydi. Geçmişte yaptıklarını, bu kez Sertoğlu’na pekala yapabilirlerdi.
Eminim UBP yönetimi yarın çıkıp hiç sıkılmadan, “Hasan Sertoğlu bizim adayımızdı, ancak bizden kaynaklanmayan nedenlerden dolayı adaylıktan çekilmiştir. Kararına saygı duyuyoruz” derlerse hiç şaşırmayın… UBP’nin mevcut genel başkanı ve ekibi, göreve geldikleri tarihten itibaren hata üstüne hata yapıyor. Bırakın doğru dürüst aday çıkarmayı, mevcut hükümetin onca yanlışını bile, kamuoyuna anlatmakta zorlanıyorlar. Partide otorite boşluğu ve çok başlılık aldı başını gidiyor. Şunun şurasında seçimlere iki ay kalmış, hala daha birçok bölgede aday bulma sıkıntısı çekiyorlar veya daha önce adaylıklarını açıklamış bağımsız adaylardan medet umuyorlar. Kasasında para olmayan, aday bulmakta zorlanan, tabanla uyuşmayan bir yönetimle UBP, bu seçimlerde yine bir parçalanma yaşayacak gibi…

YERİN KULAĞI VAR
EROĞLU’NU ANLAMAK ZOR:
New York’a giderken “Rumlarla aramızda dağlar kadar fark var” diyen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, BM Genel Sekreteri Ban ile yaptığı görüşme sonrası ise,  “Bu yıl içinde çözüme varmak mümkün. Yılsonuna kadar referanduma gidebiliriz” diyerek yine herkesi şaşırttı. Sayın Cumhurbaşkanı’nı anlamak için gerçekten çok zorlanıyoruz…

NÖBETÇİ ADAY ARANIYOR:
Her seçimde DP’nin “nöbetçi adayı” olan Mustafa Arabacıoğlu, bu kez bakan olması nedeniyle “nöbetçi adaylıktan” yırttı. Bir yandan Arabacıoğlu’nun olmayışı, diğer yandan ittifakın da bozulmasıyla birlikte DPUG, Lefkoşa’yla birlikte birçok yerde kendine aday aramaya başladı. Lefkoşa için Rauf Denktaş ve Serhat Kotak isimleri öne çıkarken Rauf’un, Serdar Denktaş’ın oğlu olması nedeniyle Kotak karşısında pek şansı olmadığı iddia ediliyor…

ŞU MEŞHUR AKILLI SAYAÇLAR:
Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Akim’in söylediği bir şey daha var: Diyor ki, “Geçmişte yapılan akıllı sayaç ihalesi zarardan başka bir şey getirmedi. 5000 sayaç bozuk çıktı”… Hatırlarsanız 2011’de bir firmanın sırf bu iş için Sunat Atun’u İtalya’ya götürmesi olayı vardı. Hani tepkiler gelince bilet parası geriye dönük bir şekilde Bakanlar Kurulu’ndan çıkartılmıştı. İşte o sözde akıllı sayaçlar işe yaramadığı için şu anda binlerce insan saatsiz elektrik kullanıyor ve kullanmadığı elektrik için de para ödüyor. Ya devlete verilen maddi zarar?

KİM KİMİ YARGILAYACAK:
Eski bir KTHY çalışanı hükümet ve milletvekillerine mektup göndermiş ve KTHY konusunda “Biz gelirsek yargılayacağız” dediklerini hatırlatıp, suçluların yargılanmasını talep etmiş. Kim kimi yargılayacak? KKTC siyasi tarihinde kimi yargıladılar ki bugüne kadar? KTHY konusuna gelince, şu an Meclis’te bulunan tüm partiler, KTHY konusunda en az diğeri kadar suçlu. Seninkisi boş hayal…

SORUNLAR DA ASKIYA ALINDI:
Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası ile KTAMS, dün yapılacağını duyurdukları süresiz grevi askıya almışlar. Bu durumda sağlıkta var olan sorunlar, özellikle de hemşire eksikliği de mi askıya alınmış oluyor? Sağlık hata kabul etmez, siz seçim öncesi Bakan’ın ricasını kırmayıp grevi askıya alabilirsiniz ama vatandaşın hastanelerde çektiği çile ne olacak?

“YALAN SÖYLEMEYİN”:
Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bu nedenle dün, devletin tüm makamları çocuklara devredildi. Hepsi masum ve sevecen. Politika, partizanlık, adam kayırma gibi siyasi manevraları bilmiyorlar. Baksanıza, Meclis Başkanı’nın koltuğuna oturan çocuğumuz, siyasilerden halka yalan söylememelerini istemiş. Bilmedikleri bir başka şey ise oturdukları o koltukların, kendileri kadar masum olmadığı.

 

ZİRVEDEKİLER
Hasan Sertoğlu: Aylardır UBP Lefkoşa Belediyesi başkan adayı olarak açıklanan ve Lefkoşa’da seçim sonucunu değiştirebilecek biri olan Hasan Sertoğlu, parti içinden bazı güçlerin tehditlerine boyun eğmek yerine, ilkelerinden ödün vermeyerek, adaylıktan çekildiğini açıkladı ve bazılarına güzel bir ders verdi. Sertoğlu bu davranışı ile kaybetmedi, kaybeden UBP oldu…

DİPTEKİLER
Yol Geçen Hanı Gümrük: Sigara kaçakçılığı olaylarında zamanın Maliye Bakanı Ersin Tatar, sandalla gidip gemi basarken de söylemiştik “Gümrüğe bakın” diye. Şu son konteyner dolusu sigaranın kaybolması olayı, malumun ilanı oldu. Güç-Sen, tutuklanan kişinin “memur” değil, geçici işçi olduğunu söylüyor. Ne fark eder ki, o dairede görev yapıyor mu, yapmıyor mu…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar