Maskeler düştü. Arkasındaki çirkin, kirli, sahte, eski yüzler deşifre oldu.
Siyah-beyaz ayrımından, griye dönüşmeyi kabullenmezken, yetmedi, sapsarı olup çıktınız.
Hala daha da konuşmaya devam ediyorsunuz. Konuştukça daha çok batıyorsunuz.
Bozacının şahidi şıracı, konumuna düşmekte bir sakınca görmüyorsunuz (aynı düşüncede ve aynı yapıda olan insanlar birbirlerini korurlar, kollarlar) anlamında kullanılan bir söz (TDK).
Aylar önceki malumu ilan etmekte zerre sekteye uğramadınız. Hedeften şaşmadınız. “Nitelikli dış ilişkiden” ne anladığınızı çok güzel deşifre ettiniz. Planlandığı şekilde, verilen talimatları yerine getirdiniz. 2012 yılında yazıp da altına imza attığınız ne varsa yerle yeksan ettiniz.
Haklarında karne hazırladıklarınıza, şimdi de mezuniyet diploması verdiniz. Akladınız. Muteber kıldınız. Görünce, sandalyeleri ters çeviriniz, dediklerinizle koltukları karşı karşıya sıra dağlar gibi dizdiniz. Yüzlerine, gözlerine, gönüllerine bakarak devrim niteliğinde işler başaracak, tevdi edilen her türlü görevi birlikte başaracaksınız.
Gram vicdanınız olsa idi, hiç mi sızlamayacak, diye sormak isterdim. Ama belli ki yokmuş!
Bu yıl ikincisi yayınlanan, Ömer Gökçekuş ve Sertaç Sonan tarafından hazırlanan, 2018 Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Endeksi yayınlandı. Değerli araştırmacıları kutluyorum. Raporun devamını diliyorum.Neyse falimiz çıkıyor halimiz. Her yıl geriliyoruz. Büyük iddialarla kurulan 4’lü Koalisyon Hükümeti zamanında algılar daha da kötüleşmiş. Dünya sıralamasına kıyaslayacak olursak durum daha da kötüleşmiş. 4’lü Koalisyon Hükümeti’nin yolsuzlukla mücadelesini çok başarılı bulanların oranı üzüntü verici. Sadece %7.
Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi’nin her üç ayda bir tekrar ettiği kamuoyu yoklamasında da, siyasiler, siyasi partiler ve meclis sonunculuğu hiçbir kuruma kaptırmıyor.
Neden? Çok açık ve net!
İnsanları aptal, enayi, ahmak yerine koymanın bedeli bu! Söylediklerinizin tersini yapıyor ve hiç utanmadan kılıf uyduruyorsunuz. Ateşten gömlek deyip, ipekten gömlek giyiyorsunuz.
Bu toplum, kıyakçıları, peşkeşçileri, işbirlikçileri asla unutmamalı. Günü geldiğinde hak ettikleri yere mutlaka göndermeli.
Tarihin derinliklerine gömmeli!
